Denizhan Güzel
Bu kadar inşaat nasıl oluyor, bunlara kim izin veriyor diyorsanız rotayı Ankara'ya çevirmemiz gerekiyor. Burada birileri adamını bulduğu zaman gerisi çorap söküğü gibi...
Geçtiğimiz hafta gündeme getirdiğimiz bir rezidans hikayesi vardı. Başlığımız da 'Denizin içine Rezidans yaptılar' diye. Geçmiş dönem belediye başkanının sattığı araziye öyle bir bina çaktılar ki akıllara zarar. 1980'li yılların nazım imar planına göre izinler alınmış. O dönemde ne kıyı-kenar kanunu ne de başka bir şey.
Sizin anlayacağınız tam bir çakallık...
Şimdi gündemde olan başka bir Rezidans var! Adı da çok afilli...
Alaçatı turizm teşvik bölgesinde hızla inşaatlarına devam ediyorlar. Etsinler bunda bir sıkıntı yok! Sıkıntı her zaman olduğu gibi başka...
Sıkıntı, Turizm Tahsis Alanına Turizm Tesisi yapacağım diye ruhsat alıp, rezidans yaparsan orada sıkıntı başlıyor.
Kültür ve Turizm bakanlığı 27.Mart 2022’de 'otel kılıflı villalar' için 81 ilin valiliğine yazı göndererek, belediyelerden, turizm tesisi olan yapıların devre mülk, kat mülkiyeti veya kat irtifakına konu olamayacağına ilişkin tapu siciline bildirim yapmasını ve yapı kullanım izin belgesi (iskân) vermemesini istemişti.
Kültür ve Turizm bakanlığı yazısında, devre mülk, kat irtifakı ve kat mülkiyeti terimlerine vurgu yapılırken şu ifadeler kullanıldı:
“Son zamanlarda ilgili mevzuat hükümlerine ve onaylı imar planlarının ruhuna ve amacına aykırı şekilde karma kullanım ya da tercihli kullanım alanlarında ilgili belediyelerden turizm tesislerinin yüksek emsal ve yapılaşma koşullarından yararlanılarak yapı (inşaat) ruhsatı alınmasına rağmen bu alanlarda konut kullanımına yönelik yapılar inşa edildiği ve sonrasında ise bu yapılar üzerinde devre mülk, kat irtifakı ve kat mülkiyeti kullanarak üçüncü kişilere bağımsız bölüm olarak konut satışı gerçekleştirildiği anlaşılmıştır.
Bu durumun, yüksek yapılaşma hakkının kötüye kullanımına ve haksız menfaat yaratılmasına sebep olduğuna işaret edilen yazıda, turizm tesisi ruhsatı almış olan yapıların daha sonra konut olarak kullanılmasının engellenmesi istendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı, belediyelerden, turizm tesisi olan yapıların devre mülk, kat mülkiyeti veya kat irtifakına konu olamayacağına ilişkin tapu siciline bildirim yapmasını ve yapı kullanım izin belgesi (iskân) vermemesini istedi. Tapu müdürlükleri de turizm tesisi olarak inşa edilen yapılara devre mülk, kat irtifakı ve kat mülkiyetli tapu verilmemesi konusunda uyarıldı.
Bakanlık müfettişlerinin hazırladığı raporda, “Turizm emsali kullanılarak konut amaçlı binalara dönüştürüldü ve satışa çıktı. Turizm yapılarının ayrı ayrı bağımsız bölüm olarak gösterilerek kat irtifakına konu edildiği ve üçüncü şahıslara satışının önünün açıldığı tespit edildi” deniyor.
Raporda belirtilen hususlar
Ruhsata aykırı olarak bodrum katları açığa çıkarılarak iskâna konu edildi. Emsale dâhil olması gereken bodrum katlar emsal harici gösterilerek fazladan emsal kazanıldı, fazla villa, konut, turizm tesisi yapıldı.
Turizm emsali kullanılarak konut amaçlı binalara dönüştürüldü ve satışa çıktı.
Kıyı kanununa aykırı olarak ilk 50 metrede yapılaşma görüldü.
Plana aykırı istinat duvarları ve dolgular yapılarak kıyıda alanlar ve villa bahçeleri oluşturuldu. Plansız ve ruhsatsız iskele, dolgu, kıyı düzenlemeleri, asansör kuleleri yapıldı ve kıyının tahribatına yol açıldı.
Günübirlik tesis ruhsatı alınmasına rağmen, bu tesislerin konut amaçlı kullanımlara dönüştürüldüğü görüldü.
Turizm yapılarının ayrı ayrı bağımsız bölüm olarak gösterilerek kat irtifakına konu edildiği ve üçüncü şahıslara satışının önünün açıldığı tespit edildi.
Turizm tesislerini teşvik etmek için getirilen avantajların konut kullanımı şeklinde kullanılarak turizm yatırımcıları arasında haksız rekabet oluşturduğu belirlendi.
Peki bu kadar rapor ve Bakanlığın uyarı yazılarına rağmen nasıl oluyor da bu inşaatlar devam edebilitor. Bu Çeşme'de bunlara dur diyebilecek bir makam yok mu?
Kimse bunlarla ilgili bir açıklama yapmayacakmı? Yoksa herkesin keyfi yerindemi?