Dördünün Antalya'da, sonuncusunun ise Ocak ayında İstanbul'da yapılması planlanan seminerlerde yaklaşık 700 yerel gazeteci bilgilendirilecek.
Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü ve Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD) işbirliği, İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) ve Uluslararası Göç Örgütü (IOM) temsilcilerinin yaptıkları sunumlarla, medyada mülteci algısının doğru biçimlendirilmesi ve göç yönetimi konusunda doğru terminoloji kullanımının yanı sıra doğru haber yapımının önemine dikkat çekildi.
"Yerel gazetecilerin sorumluluğu büyük"
4-5 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilen toplantının açılışında bir konuşma yapan Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü Enformasyon Dairesi Başkanı Mahmut Şevket Bayram, basın mensupları ile bir araya gelmeyi önemsediklerini vurgulayarak, "Bu tür toplantılarımız önümüzdeki dönemlerde de devam edecek. Özellikle Suriye'den olan sığınmacı akını ile ülkemizin birçok yerinde, mültecilerle, sığınmacılarla karşılaşıyoruz. Hiçbirisinin güle oynaya geldiklerini düşünmüyorıuz, ama zaman zaman sıkıntılar yaşandığına da müşahade ediyoruz. Yerel gazeteciler olarak özellikle sizler, sıkıntının kaynağındaki insanlar olarak, büyük bir sorumluluk taşıyarak aktarma göreviniz var. Özellikle, yanlış bir şey söylendiğinde patlamaya hazır durumdaki toplumun, yanlış şeyler yapabileceğini düşünerek çok dikkatli davranma zorunluluğunuz var. Bu seminerler, buna katkı sağlamak amacıyla düzenleniyor" diye konuştu.
"Mülteci algısında en büyük etkiyi basın oluşturuyor"
SGDD Genel Koordinatörü İbrahim Vurgun Kavlak da yaptığı konuşmada, Türkiye’de vatandaşların mülteci algısı üzerindeki en büyük etkiyi yazılı ve görsel basının oluşturduğu düşüncesinden hareketle bu projeyi başlattıklarını vurgulayarak, göç ve göçmen haklarına ilişkin yasal çerçeve hakkında organize edilecek seminerler yoluyla yerel ve ulusal basını bilgilendirmeyi amaçladıklarını ifade etti. Türkiye'nin 3.2 milyon Suriyeli mülteci ile en dünyada en fazla mülteci barındıran ülke olduğuna dikkat çekerek, "Çok fazla öne çıkmayan, genelde ölümlü deniz kazaları olduğu zaman gündemimize gelen ve çoğu zaman kısa sürede unutulan göç konusu, ülkemizin gündemine ciddi şekilde girdi. Aynı zamanda tüm dünyanın da gündemine en fazla giren konulardan birisi oldu. Mültecilerin, eğitim, sağlık, barınma gibi konularda ne gibi zorluklarla karşılaştıkları yeterince tartışılmadı. Özellikle basının kamuoyunu bilgilendirmek zorunluluğu çerçevesinde bilginin doğru akışı ve vatandaş ile mülteci arasındaki olası çatışmaların önlenmesi, aynı zamanda ev sahibi topluluk olarak, ülkemize gelen mültecilerin sorunları ile daha fazla ilgilenmemiz açısından basın buluşmalarının önemli olduğunu düşünüyoruz" diye belirterek, mülteci sorunu hakkında bilgi karmaşası, bilgi eksikliği olduğunu sözlerine ekledi. Kavlak, seminerleri ilerideki tarihlerde de gerçekleştirerek, bu sorunun önüne geçmeye çalışacaklarını söyledi.
"Mülteci karşıtı haberlerin toplumsal karışıklığa yol açma tehlikesi var"
Seminerin moderatörlüğünü de yapan SGDD Program Birimi Sorumlusu Safa Karataş, derneklerinin 46 farklı şehirde, 72 saha ofisi ile faaliyetlerini sürdürdüğünü belirterek, Birleşmiş Milletler, UNICEF, Avrupa Birliği ile Türkiye'deki ilgili kamu ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliğine dayalı çalışmalar yürüttüklerini anlattı. Karataş, Türkiye'de vatandaşların mülteci algısı üzerindeki en büyük etkiyi yazılı ve görsel basının oluşturduğu düşüncesinden hareketle başlattıkları projeyle, göç ve göçmen haklarına ilişkin yasal çerçeve hakkında, seminerler yolu ile yerel ve ulusal basını bilgilendirmeyi amaçladıklarını belirtti. Günümüzde, vatandaş-mülteci çatışmasından daha çok söz edilir hale geldiğine dikkat çeken Karataş, "Buna bağlı olarak, önümüzdeki dönemde mültecilerin negatif bir içerikle haberlere konu olmasının toplumsal karışıklıklara yol açma tehlikesi bulunmaktadır. Proje kapsamındaki faaliyetler ile katılımcıların, doğru terminoloji, mülteci hakları, kişisel bilgilerin gizliliği ve haberin yapılış çerçevesinin önemi gibi konulara ilişkin bilgi, beceri ve farkındalıklarını arttırarak, medyanın kullanmış olduğu dilden kaynaklanabilecek olası yabancı düşmanlığı ve toplumdaki mülteci karşıtı duyguların azaltılmasına katkıda bulunmak hedeflenmektedir" dedi.
Sunumlar gerçekleştirildi
Seminerde, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Göç Uzman Yardımcısı Zehra Gündoğmuş "Uluslararası Koruma ve Geçici Koruma", SGDD Genel Koordinatörü İbrahim Vurgun Kavlak "Türkiye'deki duruma istatiksel bakış, Kavram karışıklıkları ve kavramlarla mülteciler", Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği İletişim Asistanı Sevcan Hacılar "BMMYK'nın Türkiye'deki faaliyetleri, mültecilerin medyada koruma ve ihtiyaç odaklı temsili", Uluslararası Göç Örgütü (IOM) İletişim Bölümü Asistanı Cem Mehmethanoğlu "IOM'un kamuoyunda göçmen algısına ve iletişimine yönelik yaklaşımı", Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu (UNICEF) İletişim Sorumlusu Beste Gülgün "Çocuk ve medya", Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Toplumsal Cinsiyet Uzmanı Bora Özbek "Toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve medya" konularında birer sunum gerçekleştirdiler.
Basının rolü tartışıldı
Seminerin 5 Kasım Pazar günü gerçekleştirilen son bölümünde, SGDD Genel Koordinatörü İbrahim Vurgun Kavlak, yerel ve ulusal basında mülteciler hakkında yayınlanan olumlu ve olumsuz haberlerden örnekler gösterdi. Seminerde, göç ve mülteci sorununda basının rolünün nasıl olması gerektiği tartışıldı.
Seminer, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, Enformasyon Dairesi Başkanı Mahmut Şevket Bayram'ın kapanış konuşması ile sona erdi.