“Çocuk çocuktur” diyerek sözlerine başlayan Hosta, “UNICEF olarak, BM Çocuk Hakları sözleşmesine göre Türkiye’de çocukların bütün haklarını özellikle dezavantajlıdan üzere yerine getirmek için çalışıyoruz. Biz çocuklar arası eşitlikten ziyade adalet için çalışıyoruz. Biz çocuklar için aradaki farkı kapatmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.
Basında çıkan çocuk örneklerinden de örnek veren Hosta, ‘Dilenci çocuktan 3 bin TL çıktı’ haberini örnek vererek, O olayda asıl çocuğun kurban olduğunu ve asıl haberi yapılması gerekenin onu kimin dilendirmeye zorlamış olduğunu kaydetti.
Hosta, “Bizim için çocuk çocuktur çocuğun dini yok ırkı yok, rengi yok, çocuk çocuktur. Çocuk göçmen değildir, mülteci değildir çocuk çocuktur. BM Çocuk Hakları Sözleşmesi Türkiye’de çocukların bütün haklarını özellikle en dezavantajlıdan başlamak üzere yerine getirmeyi planlıyoruz, eşitlik değil adalet diyoruz. Bu rakamları Milli Eğitim Bakanlığı’ndan aldık. Türkiye’de3.5 milyona yakın Suriyeli var. 1 milyon 542 bini çocuk eğitim görüyor ve bunun yanında 390 bin çocuğun eğitime ihtiyacı var. Çocuklara özel haklar lazım, çocuklar tamamen bağımlı varlıklar olarak hayata başlar, özellikle sömürü ve istismara son derece açıktır çocukları korumak bakımı sağlayanlar konu komşu arkadaş yakın çevre ve basın mensupları da bundan sorumludur. Devleti n ya da kişilerin eylemleri veya eylemsizlikleri çocukları en fazla etkiler. Çocuklar hepimizin ortak sorumluluğudur” dedi.
Çocukların ihmali konusunda bedeli toplumun çekeceğini ifade eden Hosta ,”Bir toplum çocuğun ihmal ettiği zaman çok büyük bedel öder. Hiçbir çocuğu ihmal edemeyiz. Çocuklar kendilerini ilgilendiren konularda görüşlerin bildirme hakkı var. Bir devlet medyanın yerine getirdiği önemi işlevi tanımalı çocuğun özellikle kendi toplumsal ruhsal ve ahlaki refahı ile fiziksel ve zihinsel sağlığının desteklenmesini amaçlayan çeşitli ulusal ve uluslararası kaynaklardan erişimini sağlanmalıdır.