Ülkenin dört bir yanından yangın haberleri geliyor...
Ormanlar bir hiç uğruna umarsızca yakılıyor, yanıyor!..
Kimi mangalı tutuştururken, kimi anızı ortadan kaldırayım derken; kimileri de "akıl zorlaması" hareketle yeşilin, doğanın kararmasına neden oluyor!
Yazık!
Yıllar yıllar boyunca duyarlı toplumun kampanyalarla yeşertip, korumaya çalıştığı ormanlar yok oluyor!
Doğanın canlı varlıkları alevler içinde yitip gidiyor; insanın içini buran görüntüler ortaya çıkıyor...
"Kahretsin..." deyip geçilmiyor!
Duyarlı kesimler dört koldan yardım için çırpınıyor; yardım çığlıkları yükseliyor!
İş işten geçmeden bir uçak, bir helikopter havalandığını gören seviniyor. Göremeyen mutsuz, umutsuz!
X
Salt ülkemizde değil...
Komşu Yunanistan'ın Rodos Adası'ndan yükselen alevler ve insanlığın bu durum karşısındaki çaresizliği de yürek burkucuydu...
Ne yaptığını bilmeden alev topundan uzaklaşabilmek için ellerinde valizleriyle kıyılara koşturup kurtuluş umudundaki insanlar...
Kucaklarında bebeleriyle anneler-babalar...
Ve doğanın içinde sanki katliamdan çıkmış gibi her biri olduğu yerde can vermiş doğal yaşam varlıkları!
Düşünebiliyor musunuz, günlerce süren bir alev topunun içinde çırpınıp durmak; yitmek, can vermek!
Olacak şey değil!
İnsanlık böylesi günlerde önemli sınavlardan geçiyor...
Ortalıkta bu yangınları söndürmenin yanı sıra, insanı, canlı diğer varlıkları, yeşili ve doğayı korumaya-kurtarmaya çalışan kimler var net olarak ortaya çıkıyor!
X
E tabi doğayı ile yeşili salt yangınlardan korumak ve kurtarmak için değil...
Maden ocağı, RES gibi işletmeler açılması için iktidar tarafından kimi şirketlere devredilen orman alanları için canla başla çırpınıyor insanlar...
Muğla Milas'a bağlı Akbelen ormanlarında yerel köylülerin ve yöre halkı ile dayanışma içindeki çevreye duyarlı kitlenin, ağaçların kesilmesine karşı direnişi de gündemin en önemli hareketi oldu...
Direnişi jandarmanın bibergazı kullanarak, yaşlı-genç bakmaksızın insanları yerlerde sürüyerek kırmaya çalışması ülkede hak arayışındaki insana karşı takınılan baskıcı tutumun en belirgin örneği...
Akbelen direnişi anlamlı bir örnektir...
Yöre halkı elbet bu direnişte alığı destekle ormanın ve topraklarının yok edilmesi mücadelesini kazanacaktır...
Toplum artık kazanmanın yolunun direnmekten geçtiğinin bilincinde!
X
Bakıyoruz yangın her yerde!
Seçim sonrası gerilen ve hedefteki tek parti CHP; lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun gitmesi için mücadele başlatan parti içi kesimler e onları destekleyen muhalif görünümlü gazeteciler, yayın organları!
Tümü bu yangının içinde!
CHP sorunlu bir partidir... Bu her seçim sonrası gündeme gelen bir konu ve tartışma olmuştur. Somut çözümler üretilmeyip güncelle geçiştirildiği için yine-yeniden ortaya çıkmaktadır...
Kemal Kılıçdaroğlu, görünen o ki, yaptığı gizil protokoller ve insanlara verdiği sözlerle farklı bir liderlik peşinde olduğunu ortaya çıkarmış. Ve bu durum da "etik" değerler kapsamında tartışmaya açılarak, toplumun önüne atıldı!
Şimdi, gitsin-kalsın diye ikiye bölünmüş parti yapısına, toplumsal bakış da eklendi!
Bu tür rüzgarlara dayanmak zor olsa da...
Kılıçdaroğlu, parti içi delege çoğunluğunu arkasına alarak gittiği yere kadar gidecektir!
Bu gidiş "CHP'yi nereye götürür" derseniz...
Tarihinde çok örnekleri var!
X
Yangın her yerde!
Ormanda, muhalefette, çarşıda-pazarda, emeklide, memurda, işçide, çalışan-çalışmayan tüm kesimlerde...
Bu ülkenin yaşayan tüm insanlarının cebinde!
Ve insanlık bu yangından nasıl çıkacağının mücadelesini veriyor; direniyor!...