Kahvaltıya 18. Dönem SHP Ankara Milletvekili Beşer Baydar, CHP Çeşme İlçe Başkanı Sait Kavasoğulları, Belediye Meclis Üyeleri, Mahalle Muhtarları, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, dernek üyeleri ve gönüllüleri ile Çeşmeli yazar Mehmet Culum katıldı. Etkinliğin konuk konuşmacısı ise gazeteci ve yazar Yaşar Aksoy oldu.
Başkan Ahilik’ten Dayanışma Vurgusu
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan ADD Çeşme Şubesi Başkanı Deniz Ahilik, katılımcılara teşekkür ederek şunları söyledi:
“Değerli misafirler, değerli Atatürkçü dostlarım, hepiniz hoş geldiniz, sizleri saygıyla selamlıyorum. Yarın, Öğretmenler Günü. Başta Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü şimdiden kutluyorum.
Değerli dostlar, son zamanlarda Atatürk’e, cumhuriyetimize ve laikliğe sistematik saldırılar olduğunu hepimiz biliyoruz. Biz Atatürkçüler, buna asla razı olmayacağız! Cumhuriyetimizin değerlerine, Atatürk ilkelerine ve laik eğitim anlayışına hep birlikte sahip çıkmalıyız.
Bugün burada, bu ve benzeri haksızlıklara karşı sesimizi yükseltmek ve Atatürk’ün ilke ve inkılaplarına olan bağlılığımızı bir kez daha vurgulamak için toplandık. Cumhuriyetimizin temelini oluşturan eğitim, bilim ve özgür düşünce ışığında hareket etmek zorundayız.
Ülkemizde son dönemde özgürlüklerin daraldığı, hak ve hukuk mücadelesi veren kişilerin baskıya maruz kaldığı bir süreçten geçiyoruz. Bizler birlikte oldukça, Atatürk’ün izinde kararlı bir şekilde ilerleyeceğiz.
Sivil toplum kuruluşlarında daha aktif yer almalı, duyarlı olmalı ve dayanışmamızı güçlendirmeliyiz. Bugün burada bir arada oluşumuz, bu kararlılığımızın bir göstergesidir. Gösterdiğiniz bu dayanışma, hepimiz için umut vericidir.”
Yaşar Aksoy, ADD’nin Kurucular Kurulunda 1 Numara Olduğunu Açıkladı
Yaşamını Çeşme’de sürdüren gazeteci-yazar Yaşar Aksoy da kahvaltıda gerçekleştirdiği söyleşide, “Bundan 30 yıl önce katledilen Prof. Dr. Muammer Aksoy ve Uğur Mumcu’nun isteği üzerine Atatürkçü Düşünce Derneği kurulduğunda, ben 1 numaralı üye olarak kurucular kuruluna girdim. Aslında çok önemli bir kişi değilim. Ama kuruluş dilekçesindeki listede soyadına göre sıralama yapıldığı için 1 numaralı kurucu üye olmuştum” diye açıkladı.
Yaşar Aksoy’dan “Atatürk’ün İzinde Çeşme” Rotası Önerisi
Etkinlikte konuşan gazeteci ve yazar Yaşar Aksoy,
“Çeşme’de, Çiftlikköy’den Alaçatı’ya Atatürk’ün izlerini keşfedeceğiniz bir rota hayal edin.”
Değerli dostlar, sizlerden hayal gücünüzü kullanmanızı istiyorum. Çeşme’nin güzelliklerini, tarihini ve Atatürk’ün izlerini, Atatürk’ün oğlu ve kızını keşfettiğimiz bir rota düşünün. Bu rota, Çiftlikköy’den başlayarak Çeşme merkeze ve oradan Alaçatı’ya kadar uzanıyor. Bu güzergâhta, Atatürk’ün izlerini ve ona dair hatıraları birlikte keşfedebiliriz.
Bu güzergâhı Atatürkçü Düşünce Derneği’ne rota olarak öneriyorum. Turizme büyük katkı sağlayacağına inanıyorum. Kaymakamlık, belediye ve Milli Eğitim camiasını, bu tarihi rotanın tanıtımı ve korunması konusunda daha fazla sorumluluk almaya davet ediyorum. Atatürk’ün ayak izlerini yaşatmak hepimizin görevidir. Ayrıca, aramızda bulunan Kıbrıs Gazisi ve yazar Mehmet Culum’a da bu rota içerisinde, Ilıca ve çevresine dair vereceği tarihi bilgilerin bu yolculuğu daha anlamlı kılacağına inanıyorum.
Çiftlikköy’den yola çıktığımızda, ilk duraklarımızdan biri, Türkiye’nin önemli heykel sanatçılarından Prof. Tankut Öktem’in yaptığı Atatürk Anıtı olacaktır. Anıtın hemen yanında Şehit Mehmet Abidesi yer almaktadır. Üzerindeki “1914” rakamı, buranın Kurtuluş Savaşı değil, Çanakkale şehitlerine ithafen yapıldığını gösteriyor.
Değerli dostlar, Çiftlikköy, Atatürk’ün emir eri, Kurtuluş Savaşı’nda yanından ayrılmayan Seyfettin Çavuş’un memleketidir. Seyfettin Çavuş, önemli bir kişidir. Daha detaylı bilgiyi Çeşme çarşısında bulunan saatçi Hüsnü kardeşimizin babası Veli Usta’dan öğrenebilirsiniz. Atatürk’ün yıllar sonra Çeşme’ye gelip Seyfettin Çavuş’u yanına alarak kahve içerken, Seyfettin Çavuş fincanları değiştirir. Atatürk, bunun nedenini sorduğunda, “Belki zehirli olabilir” diye cevap verir. Seyfettin Çavuş, Kurtuluş Savaşı yıllarında Atatürk’ün yanından ayrılmayan, ona sadık bir köylü çocuğudur.
Çiftlikköy’den, Çeşme merkezdeki Atatürk Anıtı’na varacağız. Atatürk Anıtı neden önemlidir? 9 Eylül’den Çeşme’nin Kurtuluşu’na kadar, bu anıtın önündeki sahilden 300 bin kişi gemilere binerek kaçmıştır. Yani, Yunan ordusunun Anadolu’yu ve Çeşme’yi en son terk ettiği yerdir burası. Buranın hemen karşısında, tarihi eserlerin sergilendiği bir müze bulunmaktadır. Müze, daha çok mübadele üzerine kurulmuş bir müzedir. Yunanistan’dan Türkiye’ye gelen Müslümanlarla, Türkiye’den Yunanistan’a giden gayrimüslimlerin hikayelerinin fotoğraflarla ve belgelerle anlatıldığı eserler mevcuttur. Çeşme’nin değerli koleksiyoncusu Taner Morova’nın armağan ettiği fotoğraflar da burada sergilenmektedir. Bu müzeyi herkesin gezmesi gerektiğini düşünüyorum.
Müzeden sonra, sahildeki İnönü ve eşi Mevhibe Hanım’ın heykeline ulaşabilirsiniz. İsmet İnönü, Kemalist devrimin ikinci adamına saygılarınızı sunar. İstikamet, İnkilap Caddesi’ne doğru ilerliyoruz.
Yani, Devrim Caddesi üzerinde, Çeşme çarşısının ortasında Aya Haralambos Rum Kilisesi bulunmaktadır. Bu kilisenin tarihi bir önemi vardır. İzmir Metropoliti Hrisostomos, İzmir’in işgalinden önce bu kilisede bir vaaz vermiştir. 15 Mayıs 1919’da, Yunan işgalinden bir gün önce, İzmir Rum Ortodoks Metropoliti tarafından verilen ve işgalin başlangıcını kutlayan bir vaaza tanıklık etmiştir. O dönemdeki olayları anlamak ve bu mekanın tarihini kavramak önemlidir.
İnkilap Caddesi’nin devamında, Atatürk’ün kızının ismini taşıyan Türkan Saylan Parkı yer almaktadır. Bunun hemen ilerisinde, yine Atatürk’ün oğlu Uğur Mumcu adına yapılmış bir park bulunmaktadır. Çok ilginçtir ki, Atatürk’ün bu iki evladı karşılıklı iki parkta yer almaktadır.
Uğur Mumcu Parkı’nı da gezdikten sonra, istikamet Ilıca’dır. Burada, küçük bir caminin önünde yer alan Atatürk büstünü görebilirsiniz. Bu büstün yıllar önce inşaatını yapan ve katkı sağlayan kişi, aramızda bulunan Mehmet Culum’dur. Mehmet Culum ve arkadaşları, Kaymakam Vekili Ercüment Abi ile birlikte bu büstü dikmişlerdir. O büstün hemen yüz metre ilerisinde bir Atatürk heykeli daha bulunmaktadır.
Bu bölgede, Atatürk’ün suikasttan kurtularak Çeşme’deki günlerini geçirdiği Rasim Palas Oteli de bulunmaktadır. Rasim Palas’ın içinde, Atatürk’ün yattığı oda, eşyalarıyla birlikte korunmaktadır. Bu bölge, Atatürk’ün Çeşme ziyaretlerinde, içinde Atatürk’ün uyuduğu oda ve eşyalarıyla birlikte korunmaktadır.
Son durak Alaçatı’dır. Meydanda, Atatürk ve İsmet İnönü’nün heykelleri sizi karşılayacak ve buradan Alaçatı Şehitliği’ni ziyaret edebilirsiniz.
Burada, Kurtuluş Savaşı’nda şehit düşen iki askerimizin isimleri yer almaktadır: Konya Ilgınlı Mehmet Çavuş ve Sinoplu Ahmet Onbaşı. Komutanları Fahrettin Altay Paşa, bu iki askerin buraya gömülmesini emretmiştir.
Değerli dostlar, güzergâhımız Çiftlikköy’den Alaçatı’ya kadar uzanıyor.”
Kahvaltının son bölümünde ise Çeşmeli yazar Mehmet Culum, son kitabı Atatürk’ün Çeşme Günleri adlı kitabını ve önceki kitaplarını okurları için imzaladı.