Ana Sayfa Yerel Bölge Ulusal Dunya Politika Ekonomi Turizm Kültür-Sanat-Magazin Sağlık Spor








Cumhuriyet’in çınarları baloda buluştu
Cumhuriyet’in çınarları baloda buluştu
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen öldü
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen öldü
Her pedal bir fidan
Her pedal bir fidan
Fedon ; ‘’Yazı ben başlatır ben bitiririm’’
Fedon ; ‘’Yazı ben başlatır ben bitiririm’’
Metin Arolat, sahnede hayatını kaybetti!
Metin Arolat, sahnede hayatını kaybetti!

Atilla Köprülüoğlu

BEN HASAN TAHSİN !"
15 Mayıs 2022 Pazar

 

Güzel İzmir, işgal edilecekti...

Emperyalist güçler planları çoktan yapmış icraata geçmeleri an meselesiydi.

Aralarında;

Miralay Süleyman Fethi Bey, Miralay Kazım (Özalp) Bey, Jandarma subaylarından Mümin Bey(Gavur Mümin), Moralızâde Halit Bey, Ragıp Nureddin (Ege) Bey, Köylü Gazetesi sahibi Mehmet Refet Bey, Eczacı Ferid (Eczacıbaşı) Feşçizâde Halim Bey, Vilâyet memurlarından Enver (Özgen) Bey, Öğretmen Mustafa Necati Bey, Anadolu gazetesi sahibi Haydar Rüşdü (Öktem) Bey, aynı gazetenin yazarlarından Reşat Bey, Kahvecizâde Hamdi Bey, Dr. Hüsnü (Menekşeli) Bey, Osman Nuri Bey, Hukuk-u Beşer Gazetesi’nin sahibi ve başyazarı Hasan Tahsin Bey'in de olduğu yurtseverler bugünkü  Atatürk Lisesi'nde buluştular.

"İlhak-ı Red Heyet-i

Milliye"yi kurdular.

Sonra bir protesto mitingi yapma kararı aldılar.

Hazırladıkları

el ilânları, lisenin öğrencileri tarafından tüm İzmir'de dağıtıldı.

 

****

Bu arada Vali İzzet Bey de şehrin ileri gelenlerini bir toplantıya çağırdı, durumu kendilerine bildirdi.

Toplantıya katılan İzmir Müftüsü Rahmetullah Efendi, direnilmemesini isteyen Valiye, bembeyaz sakalını işaret ederek, “Vali Bey, bu kanımla kırmızıya boyanabilir. Fakat alnımda Yunan alçağını sükûnet ve tevekkülle karşılamış olmanın karası olduğu halde huzur-u İlâhiye çıkamam” diye bağırarak odayı terk etti. 

Kısa bir süre sonra dâ müftünün emriyle müezzinler minareden selâ vermek suretiyle halkı durumdan haberdâr ettiler.

 

****

Peki o bildiride ne yazıyordu?

Buyrun;

“Ey bedbaht Türk!

Wilson prensipleri unvan-ı insaniyetkaranesi altında senin hakkın gasp ediliyor, namusuna saldırılıyor. Buralarda Rum'un çok olduğu, Türklerin Yunan ilhakını memnuniyetle kabul edeceği söyleniyor. Bunun neticesi olarak, güzel memleketin Yunan'a verildi! Şimdi sana soruyoruz: Yunan hakimiyetini kabule taraftar mısın? 

Artık kendini göster.

Tekmil kardeşlerin Maşatlık'tadır. Oraya yüzbinlerle toplan, ezici çoğunluğunu bütün dünyaya göster. İlan ve ispat et: burada zengin, fakir, alim, cahil yok, burada Yunan hakimiyetini istemeyen ezici çoğunluk var. Bu sana düşen en büyük vazifedir, vazifeden geri kalma. Acı duymak fayda vermez. İlhak-ı Red Heyeti Milliye'nin çağrısına uy, binlerle yüzbinlerle Maşatlık'a koş!”

 

****

14 Mayıs 1919.

Bugün "Bahribaba parkı" olarak bilinen Maşatlık, adeta mahşer gününü andırıyordu. 

7'den 70'e İzmirli oradaydı.

Hukuk-u Beşer gazetesinin sahibi ve başyazarı Hasan Tahsin Bey ilk sözü aldı.

Ateşli bir hatipti.

“Boyun eğmeyeceğiz, gerekirse canımızı vereceğiz ama bu güzel vatanı vermeyeceğiz” dedi.

Dev ateşlerin çevresinde toplanan ahali, galeyana gelmişti Maşatlık yıkılıyordu.

Son konuşma Mustafa Necati Bey'indi. 

Çok yakışan kalpağı başında kürsüden haykırıyordu;

“İzmir Yunan'a ilhak ediliyor, işgal başlıyor.

Bu akşam, güzel İzmirimizde son ve tarihi akşamımızdır. Ayaktayız. 

Vakar ve sukunetinizi muhafaza ediniz. Vatan ordusuna iltihaka hazırlanınız. Teslim olmayacağız!”

 

****

Özetle halk direnişe çağrılıyordu.

Milli Mücadele'nin fitili ateşleniyordu.

Mustafa Kemal, "Nutuk'’ta İzmirli yurtseverlerin bu hareketini “reddi ilhak” ilkesinin "ilk kez ortaya atılışı" olarak değerlendirmiştir.

 

****

15 Mayıs 1919.

Yunan, İzmir'i işgale başlamıştır.

Hasan Tahsin de dediğini yapar.

"Emperyalizm’i, o sabah İzmir’de Hasan Tahsin’in kurşunları karşılar..."

Mustafa Kemal'in dediği gibi; "muhtaç olduğu kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttu!" Hasan Tahsin ve direnişçi arkadaşlarında. 

Devamı Orhan Asena şiiri ile;

 

Sen Başla Bitiren Bulunur...

 

İzmir on beş mayıs bin dokuz yüz on 

dokuz

İskele önünde durdum,

Ben Hasan Tahsin, namı diğer Nevres,

Yanımdaki zata vakti sordum,

Saat dokuz

Düşünüyordum.

Ne laflar edilmiş hukuku beşer üstüne,

ne laflar etmişim.

Ne laflar etmişim de son sözümü

bu güne bırakmışım.

Hak, özgürlük, kardeşlik,

Bir güce dayanmayan tüm savların

içine tükürmüşüm,

Bir ses var kulaklarımda, tok bir ses

Sen başla, bitiren bulunur.

Ben Hasan Tahsin, namı diğer Nevres,

Hukuku Beşer gazetesi başyazarı.

Benim bugün, burada bu halka

bir özel sözüm var.

Kalabalık, kalabalık, kalabalık...

Bayraklar mavili aklı,

palikarya şamataları, alkışlar, ıslıklar...

dudakları öpücüklü Rum kızları...

Düşünüyordum: Paris’te, Londra’da,

New York’ta

en büyük başkentlerinde dünyanın,

yayıyor şu anda gazeteler

tarihin en iğrenç yalanını, 

“Yunanlılar bir kurtarıcı gibi

alkışlar içinde çıktılar İzmir’e.”

İzmir; hey benim gözüyaşlı anam.

Ve o ses: o kulaklarımdaki

“Sen başla, bitiren bulunur.”

....

Sonra bir patlama, sonra o kırık ses.

“Sen başla, bitiren bulunur.”

Sokrates der ki;

"Tüm insanlarin ruhları  ölümsüzdür.

Ama erdemli olanların  ruhları ,,

hem ölümsüz hem de ilâhidir!

İşte Hasan Tahsin!

Hem ölümsüz, hem ilahi!..

 

****

İki yıl önce kaybettiğiniz Akademisyen Tarihçi Yazar Oktay Gökdemir'in ifadesiyle "Üç yıl sürecek Türk’ün ateşle imtihanının başlangıcını haber veriyordu" Maşatlık mitingi ve Hasan Tahsin'in kurşunları...

Gökdemir'e göre;  "Ulusların tarihlerinde öyle günler vardır ki onlar, yarattığı algı ve kolektif bellek açısından ulusal aidiyetin en önemli kilometre taşları olmuşlardır."

 

****

16 Mayıs 1919...

Mustafa Kemal Paşa, "Bandırma" vapuruna binmiştir!

19 Mayıs 1919...

Sarı Paşa ve Yol Arkadaşları, Samsun Tütün İskelesi'nde karaya çıkmıştır... 

Bağımsızlık meşalesi yakılmış, destan yazılmaya başlanmıştır.

"Büyük Önder"

Nutuk'ta anlatır;

“Ben 1919 yılında Samsun’a çıktığım gün elimde maddi hiçbir kuvvet yoktu.

Yalnız Büyük Türk Milleti’nin asaletinden doğan ve benim vicdanımı dolduran, yüksek ve manevi bi kuvvet vardı.

İşte ben bu kuvvete güvenerek işe başladım.”

 

****

Kurtuluş ve kuruluş yakındır artık!..

 

(Hasan Tahsin Anıtı fotoğrafı: Halil İbrahim Hüner )

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YAZARLAR
Sedat Kaya
Sedat Kaya
ÖĞRETMEN
Atilla Köprülüoğlu
Atilla Köprülüoğlu
"ÇEK LOKOMOTİFİ" ZATOPEK
Levent Donduran
Levent Donduran
İhtiyar gözyaşları…
Nüvit Tokdemir
Nüvit Tokdemir
Benim kitap fuarlarım...
Esat Erçetingöz
Esat Erçetingöz
Alaçatı’da “Windfest 2024” rüzgarı esti
Okan Yüksel
Okan Yüksel
GÖZTEPE'NİN "KOCA KAPTANI" GÜRSEL AKSEL
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
Ana Sayfa Yerel Bölge Ulusal Dunya Politika Ekonomi Turizm Kültür-Sanat-Magazin Sağlık Spor
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri