Fazıl Say, ‘Tek yol devrim’ başlığıyla paylaştığı, Hürriyet Gazetesi Ege Temsilcisi Deniz Sipahi'nin de köşesine taşıdığı mesajında şunları söyledi:
“Ege bir terapi. Ege ev... Ege tarihin beşiği, hepimiz için. Ama bir devrim yapacağız, çünkü tek yol devrim...
Şimdi bir tavsiye; biz gittiğimiz mekânlarda genelde müziği ya kıstırıyoruz ya da kapatılmasını rica ediyoruz. Buna mekândaki herkes de mutlu oluyor. Müzik her yerde, sonuna kadar açılıyor. Sevdiğin, sevmediğin müzik, ne müziği olduğu hiç mühim değil.
Konu şu...
İnsanlar müziği dinlemek istedikleri zaman dinlemeli, istemediği zaman, müzik zedeleyen bir gürültüdür. Çok usul arka planda esintisi gelse yeterlidir. O da iyi müzik olmalı... Kimsenin hakkı yok buna, insanlar sormuyor böyle bir şey, restoranda, cafede, plajda her yerde... Bu sanki kuralmış gibi sonuna kadar müziği açmak, bütün mahalleye duyurmak, hayır yok öyle bir şey. Yok...
Kısın müziklerinizi, gündüz de, akşam da... Kimsenin hakkı yok 470 metre uzaktaki adamın duyacağı desibelde müzik çalmaya...
KİMSE SOHBET BİLE EDEMİYOR
Müziği kıstırdığımız her yerde insanlar bize ‘Allah razı olsun’ diyor, çünkü sohbet bile edemiyor kimse, kahve içmeye gelmişiz, bağırarak konuşmak zorunda kalıyoruz. Duymuyoruz söyleneni, yok öyle bir şey... Buna her tür müzik dahil, dün bir yerde klasik müzik bile kapattırdım, iyi müzikti ama işte, biz dikkatimizi ona vermeye gelmemişiz ki kardeşim...
Biz muhabbete gelmişiz, iyi müzik dinlemek istediğimizde, kapanırız köşemize dinleriz. İyi müzik dikkat gerektirir, emek ve ruh gerektirir.
Devrim yapalım... Kıstıralım sesi...
Ses kirliliğine karşı isyan.
Tek yol devrim...
Ha bir de; ayrıca bu işletmeler, veriyorlar mı telifleri?”