2009 yılında yaşamını yitiren Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği kurucu Genel Başkanı Türkan Saylan, ölüm yıldönümünde, Çeşme'deki Türkan Saylan Parkı'nda düzenlenen piknik etkinliği ile anıldı.
Etkinliğe, Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, Belediye Başkan Yardımcısı Şakir Karadede, CHP Çeşme İlçe Başkanı Ekrem Oran, Eğitim-Sen Çeşme Temsilciliği Başkanı Hasan Karakaya, ÇYDD'nin burs verdiği öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Anma etkinliğinde, ÇYDD'nin burs verdiği öğrencilerden 16 Eylül Ortaokulu'nda okuyan Seher Nur Altay bir şiir okurken, Çeşme Turizm ve Otelcilik Yüksek Okulu öğrencileri Şule Demirtaş ve Özcan Köroğlu birer konuşma yaparak Türkan Saylan'ı anarken, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı da Atatürkçü gençler olarak gururla kutladıklarını söylediler. Çeşme Turizm ve Otelcilik Yüksek Okulu öğrencisi İsmail Can Selçuk da gitar çalarak etkinliğe katkıda bulundu.
Etkinliğe katılanlara sucuk ekmek ve ayran ikram edilirken, derneğe bağışlanan kitaplar ve çeşitli el işleri de satışa sunuldu.
"Yüzbinlerce gönüllümüz var"
Etkinlikte bir konuşma yapan ÇYDD Çeşme Şubesi Başkanı Hamide Bal, Türkan Saylan'ı sekizinci ölüm yıldönümünde saygıyla andıklarını belirterek, "1989'da birkaç kadın aydının bir araya gelmesiyle kurulan ÇYDD'nin 1990 yılında başına gelen Türkan Saylan, vefat ettiği 18 Mayıs 2009'a kadar aralıksız olarak genel başkanlık görevini yürüttü. Derneğimizin şube sayısı 108'dir. 15 bin civarında üyemiz, onbinlerce gencimiz, binlerce bireysel ve kurumsal destekçimiz, yüzbinlerce yüreği bizimle atan, emek veren gönüllülerimiz var. Türkiye'de öncü, dünyada örnek toplum örgütü olarak gösterilen derneğimizin temel taşları, birer birer Türkan Saylan tarafından sağlam ve düzgünce konmuştur. 26 yıllık başarılı geçmişimizle övünüyor, bu başarıda çok önemli, müstesna yeri ve kimliği olan Türkan Saylan'ı ölümünün sekizinci yılında sevgi, saygı ve minnetle anıyoruz" dedi.
"Gazeteciliğin suç sayılmasına karşıyız"
ÇYDD 22. Olağan Genel Kurul bildirgesinde yaşama hakkının korunması, çalışma hakkı ve işgüvenliğinin en temel insan haklarından olduğunun belirtildiğini vurgulayan Bal, "Hiçbir gerekçe gösterilmeden, KHK ile işten atılan, hukuki olarak hak arama yolları kapatılan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın başvurdukları açlık grevi, hakları geri verilerek sonlandırılmalı. Yeniden işlerine geri dönmeleri sağlanmalıdır. Genel merkezimizin açıklaması ve bütün şubelerimizin düşüncesi bu yöndedir. Sözcü gazetesinden de bahsetmeden geçemeyeceğim. Basın özgürlüğüne yapılan baskılara, gazeteciliğin suç sayılmasına karşıyız" diyerek duyarlılıklarını ifade etti.
"Nuriye ve Semih öğretmenler yaşamalı"
Etkinlikte bir konuşma yapan Eğitim-Sen Çeşme Temsilciliği Başkanı Hasan Karakaya da, Türkan Saylan'ın eğitim ve sağlığa başarılı imzalar attığını ve geride onurlu bir miras bıraktığını belirterek, "Sekiz yıl önce Türkan Saylan'a hak etmediği baskılar uygulanmıştı. O günleri hatırlıyoruz. Devamında da bu baskıları toplumun değişik kesimlerine dalga dalga yaydılar. Özellikle 15 Temmuz sonrasında Türkiye'de yaşananlar, Hitler Almanya'sında yaşananlardan farksız bir duruma geldi. KHK ve OHAL ile bir gecede 106 bin kamu görevlisini işinden attılar. Eğitim-Sen ve KESK üyesi 3 bin 250 kişi ihraç edildi. Arkadaşlarımız işlerine dönmek, ekmeklerini kazanmak için mücadele ettiler. Kasım ayından Mart ayına kadar özellikle gündemde olan Nuriye Gülmen ile Semih Özakça, sokaklarda hak aradılar. Oturma eylemleri yaptılar. Bu süre içerisinde otuza yakın gözaltı yaşadılar. Dokuz Mart'ta ise açlık grevine başladılar. 60 günü geçtikten sonra açlık grevi yapanların ya ciddi sağlık sorunları ortaya çıkıyor ya da ölümle yüz yüze geliyorlar. Nuriye ve Semih öğretmenlerin taleplerinin yerine getirilmesini ve yaşamasını istiyoruz" diye konuştu.