2 Temmuz 1993'de Pir Sultan Abal Şenlikleri sırasında Madımak Oteli'nin ateşe verilmesi sonucu hayatını kaybeden 33 aydın ve 2 otel görevlisi 35 kişi için Pir Sultan Abdal Çeşme Derneği tarafından anma gecesi düzenlendi.Geceye PirSultan Abdal Çeşme Kültür Derneği yöneticileri, Kent Konseyi Başkanı Ömer Önal, Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Veysel Ayhan ve Başkan Yardımcısı Mehmet Bilgiç ile çok sayıda davetli katıdı.
Çeşme açıkhava tiyatrosundaki anma gecesi sanatçı Genco Erkal’ın sesinden Madımak’ta yaşananlar anlatıldı.
Anma gecesinde davetlilere seslenen Pir Sultan Abdal Çeşme Dernek Başkanı Sedat Mutlu, yaşanan acının üzerinden 24 yıl geçtiğini belirterek, “2 Temmuz 1993 tarihinde bizlere yaşatılan kara günün üzerinden tam 24 yıl geçti. Bizler o günden beri sürdürdüğümüz mücadeleyi aynı kararlılıkla, aynı inatla sürdürüyoruz. İnsanlık tarihinin en vahşi katliamlarından biri olan Madımak katliamının 24. yılında da aynı aydınlık yüzlerimizle Madımak Otelini önünde olacağız. Acımızdan, Hak ve hakikat arayışımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Sivas’ın aydınlık yüzü olan 33 canımız gibi…
Bizleri katleden karanlığına inat 24.yılında da Madımak Otelini’nin Utanç Müzesine dönüştürülmesi talebimizi yine tüm kararlılığımızla haykıracağız…
Bugün içinde bulunduğumuz karanlık günler, o gün onları bizden alanların eseridir. O gün Pirimiz Pir Sultan Abdal’ın heykelini yerlerde sürükleyenler bugün KHK ve OHAL zulmü ile kamu emekçilerini işlerinden ediyorlar. KHK ve OHAL’e karşı direnenleri ise tutuklayıp ölüme terk ediyorlar. Halkımızı açlığa sefalete sürüklüyorlar. O kara günde Madımak Otel’inde 33 canımızı bizden alanlar, bugün de aynı karanlık zihniyet ile sokak ortasında gençlerimizi katlediyorlar. Gençlerimizi hedef alarak Gazi’de, Nevroz alanında, evlerimizde pırıl pırıl gençlerimizi bizlerden kopartıyorlar.O kara günde canlarımızı bizden alanlar, bugün Dilek Doğan’ın katillerine, Berkin’in, Ethem’in, Uğur Kurt’un katillerine ödül gibi cezalar veriyorlar.
O kara günde canlarımızı bizden alanlar, inancımızın varlığını kabul etmeyenler, bugün de gerici eğitim sistemleri ile ‘Zorunlu Din Dersleri’zulmü ile gençlerimizi asimile etmeye devam ediyorlar.
Bizler o kara günde olduğu gibi bugün de, ülkemizde gerçekleştirilmeye çalışılan tek adam rejimine karşı, laik, demokratik bir ülke özlemimizi haykırmak için buradayız.Unutmuyoruz ve asla unutturamayacaklar… Bizlerden aldığınız tüm canlarımızı anmaya devam edeceğiz. Kerbeladan bu güne inancımızın yolunda yürümeye devam edeceğiz.
Bizim Yol’umuz tarih boyunca karşı karşıya olan, zulüm karşısında adaletin, ezenlerin karşısında ezilenlerin, Muaviye’nin karşısında Şah-ı Merdan Ali’nin, Yezid’in karşısında 72 yaren yoldaşı ile direnen İmam Hüseyin’in, Hünkar’ımız Hacı Bektaş-i Veli’nin, Banaz’da Pir Sultan’ın, Dersim’de Seyid Rıza’nın yoludur. Günümüzün zalimlerine karşıda aynı inançla Yol’umuzda yürümeye devam edeceğiz.
Her katliamın birbiri ile bağlantılı olduğunu görerek 2 Temmuz 1993’te Madımak Oteli’nde yaşadığımız katliamın aydınlatılmamasından kaynaklı Gaziyi, Suruç’u, Ankara’yı, Taksim’i, Antep’i, Reina’yı yaşadığımızı biliyoruz. Ve diyoruz ki Hak ve hakikat, adalet arayışımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Katliamlar aydınlatılana kadar mücadelemizden asla geri adım atmayacağız.
‘Hayır’ Daha Bitmedi
Katliamlarınıza, karanlığınıza boyun eğmeyeceğiz” diyerek Gezi’den ‘Hayır’a giden birlikteliğimizden aldığımız güçle Madımak Oteli Utanç Müzesi olana kadar mücadelemizde aynı kararlılıkla yürümeye devam edeceğiz.
Katliamın 24. yılında Madımak Oteli’nde yitirdiğimiz canlarımızı anmak için bir kez daha buradayız. “Madımak Oteli Utanç Müzesi olacak” demek için, “Sivas’ın ışığı sönmeyecek”
Demek için, tekçi anlayışa “hayır” demek için, eşit yurttaşlık hakkı, barış, demokrasi, özgürlük, laiklik ve adalet talebimizi haykırmak için,
Gelin Canlar Bir Olalım…” diyerek sözlerinitamamladı.