Kadın cinayetlerine bir tepki de Çeşme'den!

Her yıl gerçekleştirdiği "Mikrop Hikmet ile Biz Bize Yeteriz Oluşumu Sosyal Sorumluluk Projeleri" ile dikkatleri çeken Hikmet Durmuş, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda düzenlenen günübirlik gezi teknesi turu öncesinde, Çeşme sahilinde, tura katılan tatilcilerle birlikte, çocuğunun gözleri önünde, "Ölmek istemiyorum" çığlığıyla katledilen Emine Bulut'a ve tüm kadın cinayetlerine dikkat çekmek için bir basın açıklaması yaptı. 

Bir kadının kanlı kefene sarılarak yere uzandığı basın açıklaması sırasında, çok sayıda kadın da kadın cinayetlerine karşı çeşitli sloganların yazıldığı pankartlarla ve attıkları sloganlarla farkındalık yaratmaya çalıştılar. 

"Toplum vicdanı ayakta"

Kadınların attıkları çeşitli sloganlar arasında basın açıklaması yapan, Mikrop Hikmet, "Her ne sebeple olursa olsun, kadına şiddeti, kadın cinayetlerini, şiddetle kınıyoruz. İslam da, insanlık da buna asla saygı göstermez ve kesinlikle karşıdır. Özgecan Aslan cinayetinden sonra gelişen toplumsal reaksiyonun benzerini şimdi görüyoruz. Farklı kuşaklardaki kadınlar, ya işkence görüyor, ya da öldürülüyor. 'Bu zulmün, nasıl, ne şekilde durdurabiliriz?' arayışı içerisindeyiz. Emine Bulut, 'Ölmek istemiyorum' diye bağırdı, yüzümüze, gözümüze baka baka. Hemen yanındaki evladı ise, 'Anne ölme' diye bağırdı. İkisi de gözlerimize baktı. Çünkü, kameralar karşısındaydılar. Gözümüze bakarak, 'Erkek şiddeti, eski kocam beni öldürüyor' dedi ve hiç kimse bir şey yapamadı. Bu acı olay hepimizin içine işledi. Toplum vicdanı ayakta. Herkes öfkeli ve üzgün. Bu nedenle toplumun her kesiminden kadının ve bu duyarlılığa sahip olan erkeğin desteğine de ihtiyaç vardır" diye konuştu.

"'Ölmek istemiyorum' sözü, şiddet gören kadınların ortak çığlığı oldu"

Kadın bedeni üzerinden siyaset yapan zihniyeti kınadıklarını belirten Mikrop Hikmet, "Bu bir ahlaksızlıktır diyoruz. Emine Bulut'un 'Ölmek istemiyorum' sözü, şiddet gören ve öldürülen kadınların ortak çığlığı ve sesi olmuştur. 'Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun verilerine göre, 2013 yılında 237 kadın katledilmiş. 2014 yılında 294 kadınımız katledilmiş. 2015 yılında 303 kadın, 2016 yılında 328 kadın, 2017 yılında 409 kadın, 2018 yılında 440 kadın ve 2019 yılının ilk 7 ayında ise 245 kadın cinayete kurban gitmiş. Eğer kadın şiddet görmüş veya öldürülmüş ise ağırlaştırılmış müebbetin hiçbir zaman 12 yıla veya 10 yıla inmemesi gerekir. Mahkemede kravat taktığı için veya ağır tahrik sonucu indirimi kabul etmiyoruz" diye kaydetti.

"Ortak görüşle hareket ederek Meclis'ten yasa çıkarılmalı"

"Mikrop Hikmet ile Biz Bize Yeteriz Oluşumu"  olarak sosyal sorumluluk projelerine, her yıl olduğu gibi, hayvanlara şiddet, çocuk istismarı, çocuk cinayetleri, doğa katliamları, kadın cinayetlerine her zaman karşı olduklarını ve karşı olmaya da devam edeceklerini vurgulayan Mikrop Hikmet, "Ben İzmirli bir sanatçı olarak, bütün dünyaya haykırmak istiyorum ve kadın cinayetlerini yuhluyorum. Aileler erkek çocuklara bir üstünlük yükleyemez. Kuvvet anlamında erkek güçlü olabilir, fakat birçok noktada kadının üstünlüğü daha fazladır. Bu nedenle kadın cinayetlerinin dönüm noktası olan Emine Bulut, şu anda simgesel olarak burada yerde yatıyor. Onu katleden zihniyetler sadece 3-5 yılla cezalandırılmamalıdır. Ağırlaştırılmış müebbetin yasayla kontrol altına alınması gerekir. Siyasilerin bu konuda ortak görüşle hareket ederek, Meclis'ten bir yasa çıkarması gerekir. Emine Bulut, kanlar içinde ölürken, evladının psikolojisi bozulurken, o çocuğun geleceği ne olacak? Bütün kadınların yüzü asık. 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda, Meclis'ten bu konuda bir yasa çıkararak, bize bir bayram sevinci daha yaşatın" diyerek açıklamasını tamamladı.