1980 İzmir doğumlu olan ve ilköğrenim yıllarından beri yazmaya meraklı olduğunu söyleyen Şahin, yaşam akışı nedeniyle bir süre yazmaktan uzaklaştığını belirterek, Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu olan eşinin Güneydoğu'da görev yaptığı sırada sosyal medyada hikayeler yazmaya başladığını anlattı.
Sosyal medyada, gizli kimlikle yayınladığı hikayelerinin beğenilmesi ve ödül almasının ardından, eşinin ve ailesinin desteği ile roman yazmaya başladığını açıklayan Tezgül Şahin, romanını bitirmesinin ardından büyük bir heyecanla kitabını bastırmak için girişimde bulunduklarını söyledi. Eşinin de yardımıyla birçok yayınevi ile görüştüklerini belirten Şahin, ekonomik kriz nedeniyle olumlu sonuç alamadıklarını, İlya Yayınevi sahibi Savaş Kılınç ile görüştükten sonra, kendisinin yardımıyla Lilith Yayınevi tarafından kitabının basılabildiğini anlattı.
"İlk kitabım benim için büyük önem taşıyor"
İki çocuk annesi olan ebe- hemşire Tezgül Şahin, ilk kitabının başkaları için önemli olmayabileceğini, ancak kendisi için çok büyük önem taşıdığını vurgulayarak, "Yazmayı çok sevdiğim için fırsat buldukça küçük denemeler yazıyordum. Ortaokul dönemlerimde de kompozisyonlarım defalarca dereceye girmişti. Kitap olarak yazmaya başlamaya 2006 yılında başladım. Ben İzmir Göstepe'liyim. Çevremizde Ermeni ve Rum asıllı aileler oturuyordu. Biraz da onların etkisiyle hayali kahramanlar oluşturdum. Romanımda; Rum asıllı bir çocuğun, Türk aile tarafından evlat edinilmesi, Türk ailenin oğluyla olan yakınlaşması, sonrasında da çeşitli nedenlerle oradan uzaklaşmak zorunda kalması, ilerleyen zamanlarda da hayatındaki doğru kişiyi bulmaya çalışmasını anlatmaya çalıştım" diye anlattı.
"İkinci kitabım üzerinde çalışıyorum"
Eşinin 2 yıllık Güneydoğu görevi sırasında yalnız kaldığını belirten Şahin, "Yalnız kalınca sosyal medya ile tanıştım. Sosyal medyada, küçük kitap denemelerinin yazıldığı bir site var. Kimliğimi belirtmeden, rumuzla, o siteye küçük küçük hikayeler yazmaya başladım. Yazdıklarım oldukça beğenildi. Olumlu eleştiriler aldım. Yazdıklarımın beğenilmesi üzerine, eşimin ve ailemin de desteği ile ilk romanımı yazdım. Kitabım 192 sayfa. 1000 adet basıldı. Ama henüz piyasaya çıkmadı. Bana örnek olarak birkaç kitap gönderdiler. 1-2 hafta içinde raflarda yerini alacak. Kitabım okuyucularla buluştuktan sonra tepkileri görmek istiyorum. Yeni roman projem de var. Üzerinde çalışıyorum. Üzerinde çalıştığım yeni kitabım da ilk kitabımın devamı gibi olacak" diye konuştu.
İlk kitabını Başhekim Birol ve Müdürlerine imzaladı
Ebe-Hemşire Tezgül Şahin, yayınevi tarafından kendisine gönderilen kitabının örnek baskılarını imzalayarak Çeşme Alper Çizgeneakat Devlet Hastanesi Başhekimi Opr. Dr. Atıl Birol ve İdari ve Mali Hizmetler Müdürü Ömer Yaşar ile Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Merve Yaşar'a verdi.
"Kendi işlerinin dışında da başarılı olmaları bizi gururlandırıyor"
Başhekim Opr. Dr. Atıl Birol, ebe-hemşire Tezgül Şahin'i kitabının yayınlanmasından dolayı kutlayarak, "Öğrencilik yıllarımızda bir söz vardı; 'Tıbbiyeden her şey çıkar' diye. Ben bu sözü daha da genişletiyorum; sağlık çalışanlarından her şey çıkıyor. Sağlık personelimizin, sanatla, edebiyatla iç içe olması, ne kadar ince duygulu olduklarını gösteriyor. Sağlık çalışanlarımız, bir yandan hastalara şifa dağıtıyor, bir yandan da sanatın ve edebiyatın ince ruhuna dokunabiliyor. Sağlık çalışanları arasında müzikle, resimle ilgilenenler olduğu gibi ebe-hemşiremiz Tezgül Şahin gibi kitap yazan da çıkıyor. Sadece sanat ve edebiyat değil, sporla da ilgilenen çok sayıda sağlık çalışanımız var. Bu da şunu gösteriyor; sağlık çalışanlarımız her yerde varlar. Hastalara şifa dağıtan sağlık çalışanlarımızın işleri dışında da başarılı olmaları bizleri gururlandırıyor. Tezgül Şahin arkadaşımız da ilk romanıyla, işinin dışında edebiyat alanında da sağlıkçıların başarılı olabileceklerinin bir örneği oldu. Arkadaşımız, yoğun işinin arasında, iki çocuk annesi olduğu halde, ev işlerinden de fırsat bularak böyle güzel bir eser ortaya koydu. Kendisini yürekten kutluyor, yeni kitaplarını da heyecan içinde bekliyoruz" diye konuştu.