Kurban Bayramı nedeniyle CHP Çeşme İlçe Örgütü'nde bayramlaşma töreni gerçekleştirildi. CHP Çeşme İlçe Örgütü'nde gerçekleştirilen bayramlaşma törenine, CHP Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, CHP İzmir Milletvekilleri Tacettin Bayır ve Bedri Serter, Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, CHP Çeşme İlçe Başkanı Ekrem Oran, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Uğur Yıldırım, CHP Çiğli İlçe Başkanı Utku Gümrükçü, CHP Çeşme Kadın Kolları Başkanı Şeniz İridere, CHP'li Belediye Meclis Üyeleri ve çok sayıda partili katıldı.
"Ülkemizde bayram değil, ekonomik sıkıntı var"
Bayramlaşma töreninin açılışında bir konuşma yapan CHP İlçe Başkanı Ekrem Oran, ülkemizin yangın yeri gibi olduğunu ifade ederek, "Asgari ücret 260 Dolar. Emekli maaşı 200 Dolar. Her ne kadar bayram kutluyor olsak da, maalesef ülkemizde bayram değil, çok büyük ekonomik sıkıntı var. İnsan hakları yerlerde. Hukuk, guguk olmuş. Fakat Cumhurbaşkanı toz pembe bir tablo çiziyor. Bu toz pembe tablo ve yalan dünyasının içinde, CHP aslanlar gibi muhalefet yapıyor, dimdik ayakta. Bu karanlık tabloyu, 'Ak' denilen, fakat 'Kara' çıkan AKP'yi yenmek üzere mücadelemize devam ediyoruz" dedi.
"Ekonomi dolarkolik olmuş"
CHP İlçe Başkanı Oran'ın konuşması ve bayram kutlamasının ardından, CHP Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak bir konuşma yaparak, "Maalesef buruk bir bayram kutluyoruz. Aslında yıllardır bayramlarımız mutlu geçmiyor. Bu işlerin bu noktaya doğru gittiğini yıllardır söyledik. 'Siz bir şey bilmiyorsunuz. O kadar söylediniz bir şey olduğu yok' dediler. Bu ülkenin borcunu 17 yılda 130 milyar dolardan alıp, 450 milyar dolara kadar getiriyorsanız, borcunuzun bir yıl içinde yarattığınız gelire oranı, yarısından fazlayı geçiyorsa, orada bir sıkıntı başlıyor demektir. Bazıları diyor ki; 'Dövizin borçla ne ilgisi var?' Önümüzdeki 12 ayda geri ödememiz gereken borç miktarı 180 milyar dolar. Üstüne bir de 55 milyar dolar cari açığımızı koyduğunuzda 235 milyar dolar eder. Birileri diyor'ki; 'Katar'dan 15 milyar dolar alacağız'. Eğer dünya piyasalarına ulaşamaz hale geliyorsan, alsan ne olur, almasan ne olur? Her yıl 200 milyarın üzerinde parayı, önümüzdeki 3 yıl boyunca bulmamız gerekiyor. Bu şunu gösteriyor: Bu ekonomi 'Dolarkolik' olmuş" diye konuştu.
"Şirketlerin yılbaşından bu yana kur farkı zararı 450 milyar lira"
2009 yılının Haziran ayında iktidar bir kararname çıkardığını ve 'Bundan sonra döviz geliri olmayanlar da döviz cinsinden borçlanabilir' denildiğini belirten Öztrak, "Ondan sonra, 70 milyar dolar olan şirketlerin döviz borcu, 220 milyar dolara fırladı. Bugün, her 10 kuruşluk devaülasyon, 22 milyar Türk Lirası zarar yazıyor. Sene başından bu yana şirketlerin üzerindeki kur farkı zararı 450 milyar Türk Lirası. Açık söyleyeyim; daha sıkıntıları hissetmiyoruz. Bu kurun artık geri düşmesi mümkün değil. 6 lira civarında kalacak. O zaman bu zararı kapatmak için ya zam yapacaklar, ya işçi çıkaracak, ya da işletmeyi kapatacak. İşler daha da kötüye gidecek" diye açıkladı.
"Ekonomi Trump karşısında bu kadar dayanaksızsa, sorumlusu: Recep Tayyip Erdoğan"
2014 yılından bu yana her yıl seçimlerle uğraşıldığını ifade eden Öztrak, "2019'da bir daha seçim var. Ekonomiyi büyütmeyi değil, dışarıdan borcu bulup şişirmeyi tercih ettiler. Bu kadar borcunuz varsa, kaçınılmaz bir şekilde dışarıdan emir almaya başlarsınız. ABD, Türkiye'yi bu şekilde tehdit edebilecek cüreti nereden buluyor? ABD bakıyor; Türkiye'nin bu kadar borcu var. Cumhurbaşkanı diyor; 'Bayrağımıza da, ezanımıza da, ekonomimize de açılan savaş aynıdır.' İyi de niye bu kadar borçlandın? Ekonomiyi bu hale niye getirdin? Savaşta bu kadar savunmasız bıraktın. Şimdi bir hikaye anlatılıyor: 'Her şey Amerika'dan oldu. Trump yaptı.' Tamam, Trump'ın söylediklerini, anti emperyalist bir parti olarak kabullenmemiz mümkün değil. Ama bunlar bu cesareti nereden alıyor? Neden Meksika'ya; 'Sınıra duvar çekeceğim. Parasını da sana ödeteceğim' dediğinde, Meksika Pezosu bu kadar değer kaybetmezken, Türk Lirası bugün bu kadar değer kaybediyor? Bunları kendi kendimize sormamız gerekir. Bu ekonomi Trump karşısında bu kadar dayanıksızsa, bunun bir tek sorumlusu var: Recep Tayyip Erdoğan" şeklinde konuştu.
"Sermaye güvenli liman arıyor"
Dünyada kötü bir konjonktüre girildiğini söyleyen Faik Öztrak, "2002'den sonra çok düzelmişti. Bizim gibi ekonomilere dolarlar, eurolar akıyordu. Şimdi artık bitti. Şimdi sermaye güvenli liman arıyor. Eskisi gibi; 'Elimde para var. Nereye yatırsam' diye gözü dönmüş vaziyette değil, güvenli liman arıyor. Çünkü, Merkez Bankası'nın bastığı dövizler azaldı. Öyle olunca; ülkelerin içsel dayanıklılığı ne kadar güçlü diye bakıyor. Yani o ülkede; hukukun üstünlüğü var mı? O ülkeye yatırım yapıldığı zaman, devletle aramda bir sorun çıkarsa, mahkemeler hiçbir etki altında kalmadan hukuka göre karar veriyor mu, vermiyor mu? Canı, malı güvende mi? Biri kalkıp malına el koyabilir mi, koyamaz mı? Sermaye bunlara bakıyor. Biz, son 10 yıldır, özellikle 2016'daki referandumdan sonra, işin rengi tamamen değişti. Yabancılar şunu diyorlar; 'Eğer 2016'nın öncesine dönebilirseniz, yani referandumdaki değişiklik ortadan kaldırılabilirseniz, bugün Türkiye için en büyük yapısal dönüşüm, en büyük reform, parlamenter demokrasiye dönüştür'. Bu hale geldik. Yazıktır. Bu, işi kimin bozduğunu, ne kadar bozduğunu, sorumlusunun kim olduğunu açıkça ortaya koymaktadır" diye konuştu.
"Yerel seçimin erkene alınması söz konusu değil"
Yerel seçimlerin erkene alınmasının mümkün görünmediğini de açıklayan Öztrak, "Bizim de bu konudaki tavrımız net. Bahçeli'nin dünkü açıklamasından sonra da, seçimin erkene alınması söz konusu değil. Ancak Mart ayına kadar da bu tabloyu, bu şekilde, bu iktidar götüremez. Size bir şey hatırlatayım; Turgut Özal'ı iktidardan gidişini hangi seçimler hazırladı? Yerel seçimler. Onun için önümüzdeki seçimler son derece önemli. Şu dönemde CHP'nin yaptığı muhalefet son derece önemli. Devlet yeniden yapılandırıldı. Değişmeyen Genel Müdür, değişmeyen Genel Müdür Yardımcısı, Daire Başkanı, Müsteşar, Müsteşar Yardımcısı kalmadı. Zaten Müsteşar ve yardımcısı da kalmadı. Kaldırdılar. Biz CHP olarak konuşmaya, bir şeyler söylemeye çalışıyoruz, ama insanlar hala değişimin farkında değil. Devlet tamamen değişti. Doğru dürüst işlemeyen, ciddi koordinasyon bozukluklarını bünyesinde barındıran, bir yönetim yapısı var" diyerek sözlerini tamamladı.
"Türkiye'yi düze CHP iktidarı çıkaracaktır"
Bayramlaşma töreninde bir konuşma yapan İzmir Milletvekili Bedri Serter de, Türkiye'nin çok kötü günler yaşadığına dikkat çekerek, "Türkiye'yi düze CHP iktidarı çıkaracaktır. Genel Başkan Yardımcımız Faik Öztrak gibi Hazine'den gelmiş, Türkiye'nin ekonomisini çok iyi bilen kadrolar CHP bünyesinde mevcut. Tacettin Bayır ve ben de iş dünyasından geliyoruz. En büyük gücümüz ise sizlersiniz. Hep birlikte bu işi çözeceğimize ben de canı gönülden inanıyorum" diye konuştu.
"Başka partileri kurtaracağız derken, kendimiz bir türlü iktidar olamıyoruz"
CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır da bir konuşma yaparak, partideki ak saçlıların CHP'nin artık iktidar olmasını istediklerini vurgulayarak, "Ben de ak saçlıyım. Çocuklarımıza, torunlarımıza, partimizi iktidar yapacağız diye verilmiş sözümüz var. Son seçimlerde, kendi partimiz içinde bile, AKP'ye yaramasın, HDP barajı geçsin diye, ellerimizdeki verilerin HDP'nin baraj sorunu olmadığını, yüzde 12 oy alabileceklerini söylememize rağmen, bir önceki seçime göre HDP 120 bin oy fazla aldı. Ama milletvekili sayısı artmadı. Ne oldu? Biz 6 bin oy farkla yedinci milletvekilimizi çıkardık. Sekizinci milletvekilini de çıkarabilirdik. Artık bu işleri bırakın. Genel Merkez'de bu işleri bilen, kamuoyu araştırmaları yapan yöneticilerimiz var. O yöneticilerin bizi yönlendirdiği biçimde hareket edelim. Biz Kızılay değiliz. Başka partileri kurtaracağız derken, kendimiz bir türlü iktidar olamıyoruz" diye konuştu.
"Sadece kendi partimiz için çalışacağız"
CHP seçmeninin duyarlılığına rağmen, diğer muhalefet milletvekillerinin aynı duyarlılığı göstermediğine dikkat çeken Bayır, "Demokratik anlayışı sergilediğimiz diğer siyasi partilerin milletvekilleri, ne yazık ki, AKP'ye muhalefet yapacakken, bize muhalefet yapıyorlar. HDP'nin vekili kalkıyor, 10 dakika kürsüde konuşuyor, 7 dakika CHP'ye vuruyor, 3 dakika AKP'ye vuruyor. Bize kendimizden başka kimsenin faydası yok. Çalışmalarımızı sadece kendi partimiz için yapacağız. Diğer hesapları, bırakın yukarıdaki Genel Merkez yöneticilerimiz yapsınlar. CHP'nin üyesi olan CHP'nin dışında partilere oy veremez, verdirtmemeli" uyarısında bulundu.
"3 yılda 3 mazbata aldım, 4. dönemde aday değilim"
CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, sözlerini şöyle tamamladı; "Ben de 35 yıldır aranızda çapa yapan birisi olarak, saçlarımı ağarttım. Bu partiyi iktidar görmek istiyorum. 3 yılda 3 mazbata aldım. Eskiden insanları eleştirirdik; '3 dönem milletvekilliği yaptın, artık yeter' derdik. Şimdi 3 yılda 3 defa mazbata aldım. Dördüncü dönemde aday değilim demeye başladım. Çünkü, adı büyük, 3 dönem milletvekilliği yapmışsın. İnşallah bu dönemde iyi çalışacağız. Bayram tadında bir Çeşme'de, hepinize iyi bayramlar diyorum."
Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç ise konuşma yapmak üzere davet edilmesine karşın, CHP Genel Başkan Yardımcısı'nın olduğu ve konuşmasını yaptığı bir ortamda kendisinin konuşmasının doğru olmayacağını belirterek, iyi bayramlar dilemekle yetindi.
CHP İlçe Örgütü'ndeki bayramlaşmanın tamamlanmasının ardından, CHP İlçe Başkanı Ekrem Oran, Kadın Kolları Başkanı Şeniz İridere ve partililer, Çeşme'nin uzak mahallelerini dolaşarak vatandaşlarla bayramlaştılar.