Çeşme Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törenlerin ilk bölümünde Çeşme Kaymakamı Ünal Çakıcı, Belediye Başkanı Ekrem Oran, Siyasi Parti temsilcileri ve Sivil Toplum Kuruluşları, Atatürk Anıtına çelenk sunumu gerçekleştirdi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından bayrakların göndere çekilmesi ile günün ilk töreni tamamlandı.
Çeşme Kaymakamlığı Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen törende ise Müzik Öğretmeni Seda Kabasakal yönetiminde saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu.
Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı ise Hacı Murat Hatice Özsoy Anadolu Lisesi Coğrafya Öğretmeni Gökhan Işık gerçekleştirdi.
Işık, yaptığı konuşmada şu görüşlere yer verdi;
“Bugün, Çanakkale Deniz Zaferi’nin 106. yıl dönümünü ve mukaddes değerlerimiz için canlarını çekinmeden feda eden aziz şehitlerimizin Şehitler Günü’nü idrak etmenin büyük onurunu ve gururunu yaşamak için geçmişte yaşanan İtilaf Devletleri ile 1. Dünya Savaşı öncesinde hasta adam dedikleri Osmanlı Devletini kendi aralarında paylaşmak için gizli antlaşmalar yapmış olduğunu Osmanlı Devleti’nin bir oldu bittiye getirilerek 1. Dünya Savaşına dahil edilmesiyle birlikte paylaşma planları için saldırıya geçtiğini bilmemiz gerekir.
Batılı Devletlerin, Haçlı Seferleri’nden bu yana Müslüman Türk varlığını Anadolu’dan ebediyen silme hırsıyla gözledikleri tarihi fırsat Çanakkale Savaşı’nda nihayet önlerine çıkmıştı. Osmanlı Devleti’ne ölümcül bir darbe indirilmeli, Türk Yurdu derhal işgal edilerek haçlı zihniyetinin tarihi amaç ve hedefi gerçekleştirilmeliydi.
İngiltere liderliğindeki müttefikler bu işin çok kolay olacağına inanıyordu. Bu sebeple Çanakkale Boğazını geçeceklerinden o kadar eminlerdi ki, beş çayı içmek ve piknik yapmak için birbirlerine İstanbul’da randevu veriyorlardı.
Ancak, onlar Bilge Kağan’ın Orhun Yazıtlarına kazıdığı ve gelecek nesillere seslendiği “Ey Türk Milleti, üstte mavi gök çökmedikçe, altta yağız yer delinmedikçe senin ilini ve töreni kim bozabilir?” sözünü unutmuşlardı. Bunun bir kez daha hatırlatılması gerekiyordu, hatırlatıldı. 19 Şubat 1915’te başlayan Çanakkale Deniz Savaşları, 18 Mart 1915’te düşman gemilerinin boğazdan çekilmesiyle sonuçlandı. 25 Nisan 1915 tarihinde itilaf güçlerinin Gelibolu Yarımadasına asker çıkarma girişimi ile başlayan Çanakkale Kara Savaşları da 20 Aralık 1915’de düşman kuvvetlerinin boğazı tamamen terk etmesiyle Türklerin kesin zaferi ile sonuçlanmış oldu.
Bu zafer Türkiye Cumhuriyetine uzanan ışıktır. Mustafa Kemal’in bir lider olarak ortaya çıkmasını sağlayan kahramanlık destanıdır. Çanakkale’yi Çanakkale yapan, bitmek tükenmek bilmeyen düşman mermilerinin sesi değil, yaralı düşman askerini sırtına alıp onu düşman mevzisine kadar götüren kahraman mehmetçiğin asil öyküsüdür.
Peki, Bütün bunlar ne için yapıldı? Neyin uğruna tatlı canlar kurban edildi? Candan ve canandan çok daha önemli olan neydi? “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.” ( Mithat Cemal Kuntay),ın dizelerinde anlatılan yurt sevgisi için yapıldı. “ Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim; Yeryüzünde yer beğen! Nereye dikilmek istersen, söyle seni oraya dikeyim” (A. Nihat ASYA),nın dizelerinde anlatılan bayrak ve millet sevdası uğruna yapıldı.
Sevgili gençler unutmayınız ki bu vatan bizlere altın tepsi içinde sunulmadı. Binlerce yıl boyunca atalarımızın, şehitlerimizin mübarek kanı ile sulanan bu topraklar bize onların emanetidir. Sizlere düşen görev Türkiye Cumhuriyeti Devletini Atatürk’ün gösterdiği çağdaş medeniyetler seviyesinin üzerine çıkararak atalarımıza, şehitlerimize karşı görevlerinizi yerine getirmek olmalıdır. Bu güç, damarlarınızdaki asil kanda mevcuttur. Şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Ruhları şad olsun.”
Tören, Çanakkale Savaşları ve Şehitlik isimli video gösteriminin ardından ‘Mustafa Kemal’in Kağnısı isim şiir okundu. ‘Mehmet Akif’, ‘ Eledim eledim, höllük eledim’ ve ‘Genç Osman Ağıdı’ türkülerinin seslendirilmesinin ardından Şehitler Günü ile ilgili resim, şiir ve mektup yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödüllerinin verilmesi ile törenler tamamlandı.