CHP Adayları vitrinde!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP İzmir'in adaylarının tanıtıldığı tanıtım toplantısında konuştu. Özel toplantıda yaptığı konuşmada, "Önce bir müjdem sonra bir sürprizim var. Anketlerimizi yaptırdık ve sonucunda aldığımız yol, adayların gördüğü kabul sahada yarattıkları heyecan önümüzdeki süreç için hayal olarak görülen 30’da 30’u müjdeliyor. Size söz veriyoruz. Hiçbir belediyemiz kaybedilme noktasında değil, Karşıyaka’da örneği çok açık ara öndeyiz. İnanırsanız, çalışırsanız İzmir’de 30’da 30 yapacağız." dedi.

Tanıtım törenine, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Genel Başkan Yardımcıları Deniz Yücel, Murat Bakan, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, CHP İzmir Milletvekilleri, 30 ilçe belediye başkan adayları ve çok sayıda partili katıldı.

Özel, yaptığı konuşmada,"Bugün CHP'nin sancak gemisindeyiz. Bugün milli mücadelede ilk kurşunun atıldığı yerdeyiz. Bugün kadınlar ve gençler için bir imparatorluğun tebaası olmaktan bir padişahın kulu olmaktan çıkıp cumhuriyetin onurlu vatandaşları olma erdemine kavuşmanın en önemli mücadelesinin başladığı yerdeyiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın emanet edildiği kentteyiz. Bugün Kubilay'ın başının gittiği ama eğmediği kentteyiz. Bugün iki büyük eserim var biri cumhuriyet diğeri CHP diyen, hepimizin baba ocağı kimin bacasını tüttürdüğü bir evdeyiz. O evin kapısının kayıtlı olduğu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün evindeyiz. İlkokul son sınıfta öğretmenim 'iki sınava gireceksin, bir tanesi anadolu lisesi sınavı bir tanesi devlet parasız yatılı burs sınavı' formumu doldurdu öğretmenim hala Karşıyaka'da yaşıyor. Formu doldurup beni sınava soktu. 2 sınavı da kazandım ve 10 yaşında Bornova Anadolu Lisesi’ne geldim. Ortaokul, lise, üniversite hatta sonra askerliğimi dahi Ege Deniz Bölge Komutanlığında yaptım. Ömrümün en güzel 12 yılının geçtiği hayat arkadaşım Didem ile tanıştığım ve aşık olduğum bu güzel kente bugün Genel Başkan olarak geldim. Bu güzel kent ile kucaklaşmanın onurunu yaşıyorum. Merhaba güzel İzmir... 

Bugün yanımda genel başkan yardımcılarım, PM üyeleri var. Pek çok İzmir'in milletvekillerimiz var. İl Başkanımız çok güzel konuşma yaptı. Biz burada kötünün yerine iyiliği getirmeyi gelmedik. Biz burada namuslu çalışan ve engellemelere rağmen görev yapan kadın devrimini ve gençlik devrimini bugünden İzmir ile tanıştıracağız, İzmir’i ayağa kaldıracak ve İzmir’i dünyanın en önemli kentlerinden biri haline getirecek dinamik kadroların bayrak devir teslimine geldik. Cemil Tugay dün aradı. Önceki dönem görev yapan arkaya yansırsa nasıl olur? dedim ki çok şahane olur. Bu kenti sosyal demokratlar yönetiyor. Bu kentte emeği olan Yüksel Çakmur'a, Aziz Kocaoğlu'na, ondan bayrağı devralıp bugüne getirmiş Tunç Soyer'e… Allah gani gani rahmet eylesin İzmir'in efsane belediye başkanı ve İzmir’i yıkılmaz kale haline getiren Ahmet Piriştina’ya çok şey borçluyuz. Önümüzdeki süreçte kampanyada AKP tarafından elbette birçok iftira, hakaret, yalan sıralanıyor. Ancak CHP olarak göğümüz dik başımız ilerde alnımız açık, İzmir bizi, biz İzmir’i biliyoruz. Hiç heveslenmesinler.

Birazdan 30 belediye başkanı ve bir takım kaptanı çıkacak. Biz namuslu dürüst çalışkan belediye başkanlarımızla övünüyoruz. İzmir bir dinamizmi madem ki cumhuriyetin sancak gemisidir. Kadının gücünü, bu şehirdeki izini, birileri 18 bakan ilan edip kadınlara sadece aile bakanlığı verirken yani senin yerin evindir, işin ailendir bakan dahi olsan dahi sadece aile bakanı olabilirsin onun dışında ekonomiden dış politikadan kültür sanattan kadınlar anlamaz deyip 17 erkeğe bu işi emanet edenlere karşı Atatürk’ün kentinde bugüne kadar cumhuriyet tarihinde 6 kadın belediye başkanı varken bugün seçilecek yerlerden 9 cumhuriyet kadını ile karşı karşıyayız. Geçen gün rahmet Deniz Baykal’ın mezarı başındaydık, Bülent Ecevit’in mezarı başındaydık. Deniz Baykal 35 yaşında vekil, 36 yaşında Maliye Bakanı… Ecevit 32 yaşında vekil, 36 yaşında bakan. Deniz Baykal, Bülent Ecevit ve niceleri 30’lu yaşlarında bakanlık görevini üstlendiler. İzmir belediyelerinde 30 adayımızın 12 tanesi 40 yaşın altında İzmir’e emanet olsunlar, İzmir onlara emanet. 

32 yaşında gencecik belediye başkan adayını gösteriyorsunuz. Bir akıl çıkıyor bu yaşta belediye mi yönetilir diyor. 35 yaşında Deniz Baykal Türkiye Hazinesini yönettiyse, 38 yaşında Bülent Ecevit bakanlık yaptı. 40 yaşında bu memleketi yönettilerse CHP’nin birebirinden genç, dinamik, eğitimiyle, vizyonuyla bu kentte yapacağı devrim Türkiye'yi şaha kaldıracak. Onlara yürekten inanıyoruz. Bundan sonraki süreçte CHP'yi kimse küçük iktidar alanların partisi olarak göremez. CHP, cumhuriyetin ilk yüzyılın büyük bir şahlanış, ekonomik devrimi hayata geçirmiş bir partidir. 6 okundan bir tanesi Devrimcilik olan partidir. Cumhuriyetin yüzüncü yılındaki seçimleri çok hak etmesine rağmen kazanamamış ve sizlerin başını öne eğmiş ancak Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk seçimlerinde Atatürk’ün partisini iktidar yapmaya ant içmiş kadrolar tarafından yönetiliyor.

İzmir’de ortaya koyduğumuz iyi eğitimli yaş ortalaması 45 olan başkanlara baktığımızda benden 4 yaş genç her biri iyi düzeyde yabancı dil bilen ve aldıkları eğitim ile kentin yüzünü güldürecek ve kentin dokusunu bilecek, yarınlarını planlayacak. İzmir’i ranttan ve talandan kendilerini korur gibi koruyacak kadrolara emanet etmek için yola çıktık. İzmir bu kadrolarla gurur duyacak. Türkiye, İzmir'in cazibe noktası olması yönünde ilerleyecek. İzmir’deki yönetim Türkiye’ye örnek olacak. Türkiye İzmir’deki iktidarı, genel iktidar ile ödüllendirecek.

Biz bugün sadece CHP’li oy istemiyoruz. 2019 seçimleri 2018'deki büyük moral bozukluğunun üzerine milletin iradesiyle 11 büyükşehirde ülkenin kaderine el konulması sonucuna ulaşan bir başarı ile bitmişti. İstanbul’u Ankara’yı, Adana’yı Mersin, Antalya’yı almıştık. Şimdi mayıs ayındaki hak edip ulaşamadığımız zaferden sonra Erdoğan iktidarını perçinleyecek mi yoksa Atatürkçü, cumhuriyetçi, kurucu kadrolar yeniden hem 11 kentte hem de devamında geleceğe umutla bakılacak mı? Bu dengeyi sağlamak için bir büyük ittifaka bir büyük iş birliğine ihtiyaç vardı. Ben göreve geldiğim günden itibaren üzerime düşen ne varsa yaptık, yapmaya da devam ediyorum. Ancak bunu başaramadık, çok istedik ancak geçen seçimden sonra kendilerince anlamlandırdıkları gerçekleşen ittifakın dışında kalmayı tercih ettiler. Biz Ankara’da ittifak kuramadık. Bir şeye inanıyoruz. 2019'da 11 büyükşehiri kazanan seçmendir. O 11 büyükşehir adaylar kazanmadı cumhuriyetin kıymetini bilen seçmen kazandı. O seçmenin itirazı saray rejimiydi, Erdoğan’aydı. O itiraz değişmedi, duruyor. O seçmenin korkusu İstanbul’da Ankara’da parsel parsel satılan arsaların birilerine peşkeş çekilen kentin İzmir’e de bu yönetim anlayışın sirayet etmesinden korkuyordu. Biz Ankara’da imza atamadık ancak İzmir’in demokratları, İzmir’in muhafazakâr, milliyetçi, Kürt demokratlar İzmir’e cumhuriyete ve geleceğimize her beraber sahip çıkacaklar.

Kurultay’da fotoğrafı çekip bana ’Sen bu işi başaracaksın beni unutma’ dedi. Şimdi beni hatırladın mı dedi. Nerede o gazeteci abimiz? Şimdi rekor kırılacak İzmir’deki büyün belediyeler alınacak dedi. Önce bir müjdem sonra bir sürprizim var. Anketlerimizi yaptırdık ve sonucunda aldığımız yol, adayların gördüğü kabul sahada yarattıkları heyecan önümüzdeki süreç için hayal olarak görülen 30’da 30’u müjdeliyor. Size söz veriyoruz. Hiçbir belediyemiz kaybedilme noktasında değil, Karşıyaka’da örneği çok açık ara öndeyiz. İnanırsanız, çalışırsanız İzmir’de 30’da 30 yapacağız.

Ben İzmir ittifakına, İstanbul ittifakına, Türkiye ittifakına güveniyorum: İstanbul’da satacak arsa kalmadığında Kanal İstanbul’u yapıp etrafını Katarlılar’a söz veren anlayış İstanbul’a geri gelmesin diye. Ankara’yı parsel parsel satan, Ankara’nın bütün varlıklarını dinozor parklarına peş keş çeken anlayış Ankara’ya geri gelmesin diye. Gözlerini diktikleri İzmir’in bir kum tanesi kadar gözden çıkarılmasın dite Türkiye ittifakı 31 Mart seçimini bir zafere dönüştürecek. Buna yürekten inanıyorum. Şimdi böyle bir zaferi gerçekleştireceğiz.

Bunun adına değişimin yüzyılı dedik. Bunu zaman zaman Türkiye’de seçmen değişimi ne adar istiyor diye baktığımızda farklı sonuçlar gördük ama İzmir sonucu kimseyi şaşırtmadı. İzmir, yüzde 93 ile değişimi isteyen kentti, değişimin başkentiydi. O günlerde sokağı duyan seçmeni hisseden yapılması gereken adımı atmaya İzmir’de ilk karar veren ve bana telefon açıp sonu ne olursa olsun yanındayız diyen süreç boyunca Türkiye’deki bütün belediyeleri inanılmaz bir dinamizmle gezen, ben yorulduğumda yorulmayan düştüğümde düşmeyen sakin kararlı ve soğuk kanlı çok iyi organizatör ve cerrah tizliği ve bir yönetici olan heyecanlı üst düzeyde tutan yola arkadaşım vardı. Şimdi o sevgili dostum, güvendiğim ve takıma kaptanlık edebilecek Cemil Tugay’ı davet ediyorum."