5 Aralık 1934 yılında, Atatürk'ün dünyaya örnek olacak şekilde, Seçim Kanunu'nda değişiklik yaparak, kadınlara seçme ve seçilme hakkı vermesinin 84 .yılında, Dünya Kadın Hakları Günü nedeniyle yazılı açıklama yapan Kadın Meclisi Başkanı Güler, "Böylesi özel günler, bir farkındalık yaratmak, kadın hakları konusunda şimdiye dek kafa yormamış olanları düşünceye sevk etmek için çok yararlı. Ne var ki, kadınlara ilişkin olarak yapılması gerekenleri 25 Kasım gibi, 5 Aralık gibi ya da 8 Mart gibi belli tarihlerde dile getirip, sonrasında görevimizi yerine getirmiş olmanın aldatıcı rahatlığıyla rehavete kapılırsak, istediğimiz hedeflere ulaşmamız asla mümkün olmaz" diye ifade etti.
"Senede birkaç kez sesimizin duyulması hak ettiğimiz hedefe ulaştırmaz"
Böyle özel günlerin devamlılığının esas olması gerektiğinin altını çizen Berna Güler, "Hayatımızın her noktasında olduğu gibi, bu alanda da Atatürk’ümüzü örnek almalıyız. Devrimlerini, atılımlarını müthiş bir strateji ile gerçekleştirmiştir Atatürk. Kadınlara seçme, seçilme hakkı verilmeden yıllar önce kızlara ilkokul eğitimi mecburi hale getirilmiş, daha sonra medeni kanunun kabulü ile kadınlar sosyal hayatta, miras hukukunda, evlenme, boşanma gibi konularda erkeklerle eşit haklara sahip kılınmıştır. İşte ancak bundan sonradır ki, yani nüfusun yarısını teşkil eden kadınları bu koruma zırhıyla donattıktan sonradır ki sıra seçme ve seçilme hakkına gelmiştir. Bizler de bundan sonraki mücadelemizde aynı yoldan yürümeli, akılcı planlar yaparak, el ele vererek elimizden alınmaya çalışılanları geri almalı ve yeni haklar için ciddi çaba göstermeliyiz. Senede birkaç gün sesimizin duyulması, gördüğümüz gibi, biz kadınları hak ettiğimiz hedefe taşımıyor, hatta geri gittiğimiz bile söylenebilir" diye kaydetti.
"Yeni haklar için ciddi çaba göstermeliyiz"
Çeşme Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Berna Güler, yazılı açıklamasını şöyle tamamladı;
"Kent Konseyi Kadın Meclisi olarak, bu platformda başarının ancak süreklilikle sağlanabileceği inancıyla dört yıldır bu strateji üzerinde yoğunlaştık. Kadının İnsan Hakları Eğitimi gibi uzun soluklu eğitimler planlayarak her yıl yeni bir grup kız kardeşimizle on altı hafta boyunca yeni dünyalara yelken açtık. Devamını, Kadın İçin Liderlik, Kadın İçin Politik Katılım ve İletişim Eğitimleri ile getirdik. Ekonomik bağımsızlığın yadsınamayacak öneminin bilinciyle, bir Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi projesiyle yola çıktık ve ne mutlu ki başarılı olduk. Kısaca, şu noktanın altını çizmek isterim; Bu özel günleri kutlamayalım mı? Tabii ki kutlayalım. Ama devamını da getirelim. Adımlarımızı dikkatle ve özenle atalım. 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günümüz bu düşüncelerin ışığı altında kutlu olsun."