Tarihte 13 Kasım 1958'dir.
Beşiktaş, Avrupa kupalarında ilk maçımıza çıkacaktır.
Rakip; İspanyol devi Real Madrid'tir!
Dolayısıyla siyah-beyazlılar Real'le karşılaşacak ilk Türk takımı da olacaktır.
Santisteban ve Raymond Kopa'nın golleriyle evsahibi ekip maçı 2-0 kazanır.
Ama ertesi gün gazeteler Beşiktaş kalecisi Varol Ürkmez'in müthiş kurtarışlarıyla "maçın yıldızı" olduğunu yazar.
Varol Ürkmez de o günden sonra "Madrid Panteri" diye anılır "Kedi Kaleci" lâkabının yanı sıra...
Aradan yıllar geçer.
As Gazetesi Başyazarı Alfredo Relano, Real Madrid-Beşiktaş maçı hakkında bir yazı kaleme alır.
21 yaşındaki Varol'un;
Kopa, Gento, Rial, Di Stefano ve Puşkaş'lı kadrodan sadece 2 gol yemesini över.
Yazısının başlığıdır:
''La gran noche del muro Varol - Duvar gibi Varol'un muhteşem gecesi''
****
Bakın Varol Ürkmez o günleri nasıl anlatmış Fanatik'te;
"O zamanki futbolcular seyahat olsun da, Avrupa’ya gidelim diye dört gözle bakardık.
1958’de şampiyon olduğumuz sene kuramıza Real Madrid düştü. Madrid de o zamanlar gelen takıma 8 atıyor, 10 atıyor. Biz de seyahata gideceğiz ya hazırlanıyoruz ama ben oynamayayım o maçta diye bakıyorum. Çocuğumun ismini unuturum, o 5 ismi unutmam; Kopa, Puskas, Di Stefano, Rial, Gento. Her maçta 7-8 tane atıyorlar. Dedim herhalde bu benim son maçım. Oynamamaya bakıyorum ama teknik direktör Remondini ‘var büyük maç, büyük kaleci oynamak, yani sen oynuyorsun' dedi. 'Allah' dedim 'yandık, futbol hayatımız sona erdi'. Maçtan önce duamda, ‘Allah’ım ilk topu kurtarayım, sonrasını bana bırak’ dedim. Çıktım, 20-0 bitecek maçı 2-0 bitirdim. Baldır üst direğe çarpar mı, benim çarpmış. Ondan sonra da ‘Real Madrid kahramanı Varol’ diye konuşuldu, yazıldı. O zamanlar 1-2 gol yedik mi kahraman oluyorduk. Şampiyonluk sezonlarıyla ilgili en ilginç anım bu... Eskiden biz az gol yemeye giderdik. Avrupa’ya gittiğimizde 5-0, 7-0 biterdi maçlar. Madrid’e mağlup olduğumuz sezon yılın futbolcusu seçildim. "
****
Varol Ürkmez, Beşiktaş, Altay, Galatasaray, Manisaspor ve Gençlerbirliği'nde kaleyi korudu.
Altay'da 8 yıl oynadı.
Defalarca da Ay-yıldızlı kazağı kuşandı.
1975'te de bir jübileyle futbolu bıraktı.
****
Varol Ürkmez
maçlarında topları akrobatik şekilde uçarak alırdı. Tribünleri de ayağa kaldırırdı.
Özel seyircili kaleciydi.
Bu yüzden ona "Kedi" lakâbını takmıştır futbolseverler.
****
Varol Ürkmez saha içinde olduğu kadar saha dışında da oldukça renkli bir futbolcuydu.
Özel yaşamına hiç dikkat etmezdi.
Çapkındı, gece hayatına da düşkündü.
Kendi ifadesiyle, "Şeytan tüyüydü"...
Dönemin gazetelerine göre ; ünlü olduğu 12 yıl içersinde 51 kez nişanlanmıştır.
6’sı resmi 10’u imam nikahı olmak üzere tam 16 kez evlenmiştir.
Fatma Girik'le ilişkisi dillere destandır.
Magazin dergilerine tefrika olmuştur.
Sinemaya da el atmış, beş filmde oynamıştır.
Otomobil kaçakçılığı suçlamasıyla cezaevine de girmiştir.
****
Yıllar sonra verdiği bir röportajda özeleştirisini şöyle yapmıştır Varol Ürkmez:
"Şimdiki aklım olsaydı, futbolu bırakıncaya kadar a’dan z’ye sporla uğraşır, antrenmanlarıma muntazam devam ederdim. Futbolu bıraktıktan sonra ne yaparsan yap. Emeklerimizin karşılığını maddi olarak alıyorduk ama kullanmasını bilmiyorduk."
****
Türk Futbolu’ndan;
üç beyaz direk arasında mükemmel file bekçiliği yapan efsane, maceraperestliğiyle, bıraktığı izlerle...
"Kalede 1 Başına"lardan" Varol Ürkmez geçti...
Ruhu şad olsun...