Ana Sayfa Yerel Bölge Ulusal Dunya Politika Ekonomi Turizm Kültür-Sanat-Magazin Sağlık Spor








Cumhuriyet’in çınarları baloda buluştu
Cumhuriyet’in çınarları baloda buluştu
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen öldü
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen öldü
Her pedal bir fidan
Her pedal bir fidan
Fedon ; ‘’Yazı ben başlatır ben bitiririm’’
Fedon ; ‘’Yazı ben başlatır ben bitiririm’’
Metin Arolat, sahnede hayatını kaybetti!
Metin Arolat, sahnede hayatını kaybetti!

Selma Artar

TÜRKİYE İŞÇİ SINIFINA SELAM
30 Nisan 2022 Cumartesi

“Beklenen günler, güzel günlerimiz ellerinizdedir, 

Haklı günler, büyük günler,

Gündüzlerinde sömürülmeyen, 

Gecelerinde aç yatılmayan,

Ekmek, gül ve hürriyet günleri.”

1 Mayıs  emektir, umuttur, iradenin, kararlılığın adıdır. Aynı zamanda demokrasi mücadelesinin ve işçi sınıfının hak arama ve patronların sömürü düzenine karşı  mücadele günüdür.

 

İlk kez 1856 yılında Avustralyalı taş ve inşaat işçileri, günde sekiz saatlik iş günü için Melbourne Üniversitesi'nden Parlamento Evi'ne kadar bir yürüyüş düzenlediler, yaptıkları bu yürüyüş Amerika’da ve Fransa’da da yankı uyandırdı ve 8 saatlik iş günü birçok ülkede resmen kabul edildi.

 

1889'da toplanan İkinci Enternasyonal'de Fransız bir işçi temsilcisinin önerisiyle  1 Mayıs’ın tüm dünyada “Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü” olarak kutlanılmasına karar verildi. 

 

İşçi ve emekçiler, birlik ve dayanışmayı yansıtan bu bayramı her yıl büyük kitle gösterileriyle kutlarlar.

 

1 Mayıs İşçi Bayramı, Türkiye’de ilk kez 1923'te resmî olarak kutlansa da 1977 yılında yaşadığımız o “Kanlı 1 Mayıs” kalbimizde bir yaradır.

Yaklaşık 500 bin kişinin katılımıyla gerçekleştirilen gösteride, katılanların üzerine çatılardan ateş açılmış, 34 canımız hayatını kaybetmiş ve Taksim Meydanı kana bulanmıştı.

O günkü katliam, hiç şüphesiz Amerikan’ın oyunuydu, faşizmin ayak sesleri, işçiye, emekçiye ve en çok da sol örgütlere verilen gözdağıydı. 12 Eylül’e giden sürecin başlangıcı, Türk demokrasisine vurulan darbeydi.

 

Sonrasında ise sıkıyönetim, darbe dönemi, yasaklar...

 

Bugün 1 Mayıs’ta Dünya’da ve Türkiye'de milyonlarca işçi ve emekçi uzunca bir pandemi sürecinin ardından, “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü” kutlayacak.  

 

Pandemi sürecinde tarihin en büyük iş ve istihdam kaybı yaşandı ve halen yaşanmakta.  Tüm dünyada bozulan ekonomik sistem dengesinden en çok işçi ve emekçiler etkilendi, yaşam şartları daha da kötüleşti. 

Pandemi bitti diye sevinirken, Şubat ayının sonunda başlayan Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik askeri operasyonu, sorunların daha da derinleşmesine neden oldu…

 

Kur artışları tedarik maliyetlerini artırdığından, yeni bir zam dalgası sert bir biçimde geldi.

Ekmekten şekere, etten süte, meyve ve sebzeye kadar tüm temel gıda ürünlerine yüzde yüzü aşan zamlar geldi. Sadece gıda ürünlerinde değil, akaryakıttan doğal gaza, elektrikten suya zamlar durmak bilmedi…

Zincir marketler ise neredeyse saatlik barkod değiştirdi...

 

Ücretli çalışanlar, işçiler, emekçiler ve emekliler, bırakın huzur ve refah içinde yaşamayı; insanca yaşamak için temel ihtiyaçlarını bile göremez hale geldi.

 

Türkiye'de işsizlik! tarihi rekora koşuyor, özellikle genç işsizlik çok can yakıcı, artık bu ülkeden umutlarını kesmiş olacaklar ki, iş bile aramıyorlar... 

Hepsinin gözü dışarda...

 

Yaşanan bütün bu olumsuz şartlara rağmen işçi ve emekçilerin kendi haklarına sahip çıkmaları ve  örgütlenmeleri bir zarurettir. İşçi ve emekçiler, sendikal örgütlenmenin koruyucu şemsiyesi altına mutlaka girmelidirler. 

Sermaye ve patrondan yana olan “sarı sendika” değil işçi, emekçi, hak ve halktan yana olan gerçek sendikalardan söz ediyorum tabii.

 

Tüm iş kollarında, hayat devam etsin diye canını dişine takanlar,

gecenin körü, sabahın şafağı, kışın ayazı, yazın sıcağı demeden ekmek için alın teri dökenler…

Çeliğe, cama, taşa, toprağa, çimentoya şekil verenler, uzakları yakın edenler, hastaları iyi edenler...

Tezgâh başında, büroda, laboratuvarda, tarlada, madende, taş ocağında, fabrikalarda çalışan emekçiler…

Dünya’ya değer katan, zenginlik üretenler…

Bu ürettiklerinden hakça pay alamayanlar…

 

Bugün 1 Mayıs!

Bugün yaşamını bileğinin gücüyle, alın teriyle sürdürenlerin hak arama ve mücadele günü…

Bugün sizin gününüz...

Bugün Meydanlar sizin...

 

Nazım’ın da dediği gibi; “Paranın padişahlığını, karanlığın, yobazın

ve yabancının roketini yenecek işçi sınıfına selam!”

Türkiye işçi sınıfına selam olsun.

Yaşasın 1 Mayıs!

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YAZARLAR
Atilla Köprülüoğlu
Atilla Köprülüoğlu
"ÇEK LOKOMOTİFİ" ZATOPEK
Levent Donduran
Levent Donduran
İhtiyar gözyaşları…
Sedat Kaya
Sedat Kaya
ŞÜKRAN DANSI
Nüvit Tokdemir
Nüvit Tokdemir
Benim kitap fuarlarım...
Esat Erçetingöz
Esat Erçetingöz
Alaçatı’da “Windfest 2024” rüzgarı esti
Okan Yüksel
Okan Yüksel
GÖZTEPE'NİN "KOCA KAPTANI" GÜRSEL AKSEL
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
Ana Sayfa Yerel Bölge Ulusal Dunya Politika Ekonomi Turizm Kültür-Sanat-Magazin Sağlık Spor
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri