Attika'nın (bugünkü Yunanistan) ilk kralıydı Kekrops.
Deniz kıyısında muhteşem bir kent kurmuştu.
Ege ve Akdeniz'in en önemli şehirlerinden biriydi bu.
Kekrops kurduğu kente isim arıyordu. Herkese danışıyor ama önerileri bir türlü benimsemiyordu.
Sonunda karar verdi.
Bir yarışma yapılacak, kazananın ismi kente verilecekti.
Bu yarışmada Tanrıların babası Zeus önderliğindeki diğer tanrılar da hakemlik yapacaktı.
Yarışmacılardan hangisi insanlıg?a daha elveris?li ve daha faydalı bir is? yapabilirse Kekrops’un kurdug?u s?ehre onun adı verilecekti.
İki isim katıldı yarışmaya.
Biri denizler, depremler ve atlar tanrısı Poseidon.
Diğeri zeka, sanat, strateji, ilham ve barış tanrıçası Athena.
İlk Poseidon çıktı sahneye.
Üç çatallı mızrağını(Trident) deniz kenarındaki kayaya hızla vurdu.
Kaya kanatlı ve azgın bir ata dönüştü.
Uçabiliyordu.
Poesidon'a göre bu at ile her savaş kazanılırdı.
Sadece savaş arabalarını çekmekle kalmaz, göğüs göğüse çarpışmalarda önemli bir üstünlük sağlardı.
Sonra sıra Tanrıça Athena'ya geldi.
Athena mızrağını kayaya hafifçe sürttü.
Dalları meyvelerle dolu bir zeytin ağacı çıktı ortaya.
Athena'ya göre bu ağaç ölümsüzdü, meyvesi ile yağı insanlığı besler, ayrıca savaş ve kanı değil, barış ve mutluluğu getirirdi.
Zeus kazananı belirlemek için tanrılar meclisini topladı.
Uzun uzun tartışıp karar verdiler.
Yarışı Tanrıca Athena kazandı.
Çünkü insanlık için Athena'nın ağacı Poseidon'un atından daha faydalıydı.
Tanrılar karar gerekçesini de şöyle açıkladı.
"Barışın simgesi zeytin, savaşın simgesi attan daha üstündür.
I?nsanlar ic?in barıs? savas?tan daha hayırlıdır."
Ve şehre Tanrıça Athena'nın ismi verildi; Atina.
O günden sonra zeytin ve zeytin dalı tüm kadim kültürlerde barışın simgesi oldu.
Antik çağda Panathinaikos ve Olimpiyat oyunlarında sporculara zeytin dalından taç takılarak, sporun barışcıl olduğu vurgulanırdı.
Diplomatlar yabancı ülkeleri ellerinde zeytin dalıyla ziyaret ederek, barış için geldiklerini belirtirlerdi.
Mısır'ın ünlü firavunu Tutankhamon zeytin dallarından yapılmış barış ve adalet taçı takardı.
Gılgamış Destanı'nda ağzında zeytin dalıyla uçan güvercin barışı simgelerdi.
Mitolojiden yola çıkarsak
tarihte savaşları hep erkekler çıkarmış, barışı kadınlar savunmuştur.
Cicero der ki.
En kötü barış, en haklı savaştan bile daha değerlidir.
Savaşsız, barış dolu günler dileğiyle.