Ana Sayfa Yerel Bölge Ulusal Dunya Politika Ekonomi Turizm Kültür-Sanat-Magazin Sağlık Spor








Cumhuriyet’in çınarları baloda buluştu
Cumhuriyet’in çınarları baloda buluştu
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen öldü
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen öldü
Her pedal bir fidan
Her pedal bir fidan
Fedon ; ‘’Yazı ben başlatır ben bitiririm’’
Fedon ; ‘’Yazı ben başlatır ben bitiririm’’
Metin Arolat, sahnede hayatını kaybetti!
Metin Arolat, sahnede hayatını kaybetti!

Atilla Köprülüoğlu

NEDEN 30 DEĞİL DE 29 EKİM ?
29 Ekim 2022 Cumartesi

 

Başkan Cumhuriyet rejimini oya sunuyordu. Bütün eller havaya kalktı.

“Oybirliği ile kabul edilmiştir.”

Saat 20.30’du...

Öyle bir alkış patladı ki, şiddetinden pencere 

camları zangırdadı. Kucaklaşanlar, ağlayanlar vardı...

Haber dışarda bekleyen kalabalığa ulaşmıştı... 

Onlar da alkışlamaya ve bağırmaya başladılar;

“Yaşasın Cumhuriyet!”

Namluları istasyon yönüne dönük toplar, Türkiye Cumhuriyeti’nin 

doğumunu duyurdular!

 

xxxx

 

Ankara istasyonu bayraklar, defne dalları 

ile süslenmişti... 

Peron tıklım tıklım doluydu.

Başkomutan bekleniyordu!

Makinist; istasyona düdüğünü öttüre öttüre girdi,

Gazi Paşa’nın ineceği kapıyı, yere serilen yol halısına denk getirmeyi başardı.

Bando; ‘’Hoş Gelişler Ola/ Mustafa Kemâl Paşa’’ 

bestesini çalmaya başlamıştı...

Mustafa Kemâl Paşa, sade mareşal üniforması, tığ gibi endamı, 

çok yakışan kalpağı ile vagon kapısının çerçevesi içinde göründü.

41 yaşındaydı!

Sanki bir cephanelik patladı, bir gürültü yükseldi kalabalıktan! 

Alkış ve çığlıklara sevinç gözyaşları karıştı;

‘’Yaşasın Cumhuriyet!’’

 

xxx

 

1923 Cumhuriyeti, onu reklam arası gören şeriatçı zihniyete inat; "en büyük" bayramımızdır!

Yurttaş, ülkenin sahibi, özgür, çağdaş bir memleketin insanının "onur duyduğu" bayramdır!

Mustafa Kemâl Atatürk'ün emanetidir!

Devrimleriyle, ilke ve kazanımlarıyla!..

Cumhuriyet; kurtuluş ve kuruluşun;tartışmasız manifestosudur!

Gözbebeğimizdir, en kıymetlimizdir!

Cumhuriyet, ulusumuzun egemenliği

devletin de bağımsızlığıdır!

Kurucusunun ifadesi ile;"Fazilettir!.."

"Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir!"

 

xxx

 

Peki Büyük Önder Atatürk,Cumhuriyet'in ilânı için, neden 29 Ekim’i seçti?

Buyrun, işte yanıtı;

İlândan 2 yıl sonra Ekim 1925’te, Fahrettin 

Altay Paşa Atatürk’ün misafiridir.

Zihnini hep meşgul eden bir soru sorar;

"Paşam; benim dikkatimi çekti.

Cumhuriyetimizin ilânının 29 Ekim gecesine denk gelmesi acaba bir tesadüf müdür?

Üç gün evvel, beş gün sonra da olabilirdi.”

Bunun üzerine Atatürk ona şöyle bir cevap verir.

“Fahrettin, mütarekenin ilk günlerini hatırlar mısın? Saray ve hükümet, teslimiyeti kabul etmişti. Hükümet sarayın, saray da itilaf devletlerinin elinin altına girmişti.

Saray bu halden memnundu.

Fakat ben bunu kabul edemezdim.

Buna karşı koymakla bir çıkış yolunu temin ederek, bu mazlum milleti tarih sahnesinden silmek isteyenlere karşı harekete geçmek için kendimi vazifeli saymıştım.

Dünyada tek başımıza idik.

Fakat benim inandığım ideale, benimle beraber olanlar da bağlandılar ve netice hasıl oldu.

Mütareke 30 Ekim 1918’de imzalanmıştı.

Vatan parçalanmış, istilaya uğramıştı.

Peki 30 Ekim 1918’den bizim İzmir’e girdiğimiz tarih olan 9 Eylül 1922’ye kadar kaç yıl geçti?

Dört yıl!

29 Ekim 1923'de Cumhuriyet'i ilân ettik.

İşte 5 yıla sığdırdığımız büyük inkilâp, bizim yaşadığımız şartlara duçar olmuş, hangi milletin tarihinde vardır?

Bu mazlum millet, kendisinin hakkı olan yere ulaşmıştır.

Çektiğimiz acıların, sıkıntıların en büyük mükafatı işte budur.

Bütün Dünya buna şahit olmuştur.

Daha da şahit olacakları vardır."

 

xxxx

 

Atatürk devam eder;

"Beni en çok mesut eden hadise, bu mazlum milletin hak ettiği bu yere gelmesidir.

Sen benim 30 Ekim 1918 sonrası çektiğim azabı bilirsin, yanımdaydın.

Mondros 30 Ekim’dir, Cumhuriyet 29 Ekim.

İşte bu da mazlum bir milletin ahıdır.

Sanırım ki o zamanki devletler bunu anlamışlardır.”

Atatürk burada bir an durur, elini masanın üzerine koyar ve;

”Deyiniz ki bu, tarihten silinmek istenen bir milletin öcüdür!”

Fahrettin Altay

'Ama Paşam bundan niye hiç söz etmediniz?' diye sorar.

Atatürk cevap verir “Şahsen övünmek olurdu. Oysa esas övünmek benimle beraber mefkureye inananların, milletin ve ordunun hakkıdır.”

 

xxxx

 

Atatürk’ün Cumhuriyet ilânı için 29 Ekim tarihini seçmesinin özel nedeni, bu cümlelerden de net anlaşılıyor.

O; 30 Ekim 1918’de imzalanan “Mondros Mütarekesi” ile her anlamda teslimiyet içine girmiş, kendi tabiri ile esarete uğramış milletinin, kaç yıl bu esaret altındakaldığı sorusuna tam 5 yıl cevap vermek istemedi.

O nedenle 4 yıl 364 gün sonra Cumhuriyeti ilân ederek bir ifadeyi kesinleştirmek istemiştir.

Esaretten 1 gün önce Cumhuriyeti ilan ederek bir anlamda öc almak istemiştir.

'Türk Milleti 5 yıldır esaret altındadır' demek ona zor

geldiğinden 'Türk Milleti 4 yıldır esaret altında kalmıştır' diyebilmek için 30 Ekim’e bir gün kala Cumhuriyet'in ilân edilmesini istemiştir.

Mustafa Kemal Atatürk, mağrur ve galip olarak, Batılı devletlere 'Ben 30 Ekim’i tanımıyorum...

Sizden bir gün öndeyim. Siz 29 Ekim’i tanıyacaksınız.' demiştir!.."

(İbrahim Yaprakçı Ezber Bozan Tarih Grubu)

 

xxxx

 

1923 Cumhuriyeti Bayramı

hep kutlanacaktır.

Yaşasın Türkiye!

Yaşasın Cumhuriyet!..

Unutursak seni kalbimiz kurusun Mustafa Kemâl Atatürk'ümüz!

Ve Kemâl'in Yiğit Askerleri. Nice 99 Yıllara!..

Var gücümüzle sahip çıkacağız Cumhuriyetimiz’e!..

????????????????????????????????????????????????

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YAZARLAR
Sedat Kaya
Sedat Kaya
ÖĞRETMEN
Atilla Köprülüoğlu
Atilla Köprülüoğlu
"ÇEK LOKOMOTİFİ" ZATOPEK
Levent Donduran
Levent Donduran
İhtiyar gözyaşları…
Nüvit Tokdemir
Nüvit Tokdemir
Benim kitap fuarlarım...
Esat Erçetingöz
Esat Erçetingöz
Alaçatı’da “Windfest 2024” rüzgarı esti
Okan Yüksel
Okan Yüksel
GÖZTEPE'NİN "KOCA KAPTANI" GÜRSEL AKSEL
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
Ana Sayfa Yerel Bölge Ulusal Dunya Politika Ekonomi Turizm Kültür-Sanat-Magazin Sağlık Spor
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri