Televizyonların başlıca gelir kaynağı, reklamlar... Reklamcıların başlıca gelir kaynağı da, sayıları binlerle ifade edilen süper, hiper, gros marketler...

Hangi kanalı açarsanız, hangi reklam kuşağına rastlarsanız farketmiyor... Mutlaka bir süper-hiper marketin reklamı çıkıyor karşınıza...

İşin en ilginç yanı, bu marketlerdeki özellikle sebze-meyve fiyatlarının fahiş olması...

Merak ediyorum. Bu marketlerin yöneticileri, hiç mi Anadolu’yu gezmez... Hiç mi Anadolu illeri ya da ilçelerindeki pazarlardaki fiyatları sorup soruşturmaz...

Muz, 14.95 diyor marketin reklamı...

Muz, Anadolu’da 10 lira...

Salkım domates 6.95 diyor...

Yahu salkım domates Anadolu’daki her pazarda en fazla 4 lira...

Bir de ekliyor sonuna... “Aldın, aldın!..” diye...

Milletle alay eder gibi... Milleti nasıl soyup soğana çevirdiklerini milletin yüzüne vurur gibi...

Tarladaki üreticinin elinden ürünleri kuruş ile alıp, kendi reyonlarına astronomik rakamlarla koyan bu marketler, görünen o ki, serbest piyasa ekonomisini, “serbest soygun ekonomisi”ne çevirmiş durumdalar...

Üstelik bu uygulamaları ile özellikle büyük şehirlerdeki pazarcı esnafını da yönlendiriyorlar...

Pazarcı, halden 3 liraya aldığı domatesi pazarda 4 liraya satmaya razıyken, bu marketlerin reklamlarındaki 6.95’lik rakamları görünce o da fiyatını buna göre yükseltiyor...

İnanın, marketlerin uyguladığı bu acımasız fiyat politikası, Anadolu’ya bile yansıyor... Artık Anadolu kasabalarındaki üreticiden halka ulaşan ürünler de marketlerin televizyon reklamlarına bakıp fiyatlarına yeni bir ayar çekiyorlar...

Tüm bunların nedeni, sermayeye gönül vermiş, halkı zerre kadar önemsemeyen ülke yönetiminin tavrıdır...

Bu marketlere bir “dur... çüş...” diyen çıkmadığı sürece bu ülke hızla yoksullaşmaya, hızla gerilemeye, hızla açlık sınırının altına itilmeye mahkumdur.

Bence marketler, reklamlarında “kar maskeli oyuncular”a yer vermeli...

Hiç olmazsa bu millet, kendisini kim öpecek kim dürtecek açık açık görsün...