"Gerçeğin ateşi kan deryalarında bile söndürülemez..." 

(Maksim Gorki)

Herşey Bülent Arınç’a suikast ihbarıyla başladı Kozmik Oda Operasyonu.

O gün haber kanalları "son dakika" diye Kurmay Albay Erkan Yılmaz Büyükköprü ve arkadaşlarınin “suikast timi” olarak suçüstü yakalandığını geçiyordu.

Neredeyse yer yerinden oynamıştı.

Kelepçelendiler. Suçlama büyüktü;

"Hükümeti yıkmaya teşebbüs, darbeye teşebbüs, silahlı terör örgütü kurmak, yönetmek..."

Bülent Arınç da açıklama yapıyordu;

''Olayı MGK'ya götüreceğim. Kamera kayıtlarını izledim, belgeleri gördüm. Ortam dinlemesi şüphesi var. Başbakan da soruşturmanın sonuna kadar gitmesini istiyor. MGK toplantısına katılan komutanlardan bilgi isteyeceğim.'' 

Kırmızı Kedi Yayınevi'nden raflarda yerini alan “Kozmik Albay”ı,  o dönem başkanlıkta “Bölge Subayı” olarak görev yapan Emekli Kurmay Albay Büyükköprü "tarihe not düşmek" için yazmış ve 

dönemin Seferberlik Tetkik Daire Başkanı Merhum Emekli Tümgeneral Selahattin Kısacık'a "ithaf" etmiş.

Anımsayalım; "Arınç’a suikast” tezgahıyla başlayan ve Albay’ın adres yazılı kâğıdı yutmaya çalıştığı yalanıyla süren "Kozmik Oda Operasyonu", kumpasların en -gerçekten- sinsisiydi…

Hedefteki Albay Erkan Yılmaz Büyükköprü,  operasyonun tüm ayrıntılarını ve perde arkasını yazmış “Kozmik Albay”da...

Bir yanı hep sis perdesinin arkasında kalan bu tarihi olay, ayrıntılarıyla yer almış kitapta.

Ve şu soruların da yanıtları verilmiş;

Operasyonda kimler, hangi rolleri aldılar? 

Kozmik Oda’ya ısrarla telefonuyla giren Hâkim’in iletişimini hangi komutan “jammer” getirterek önledi? Hâkim ve Tümgeneral’in haftalar süren sinir harbi ve karşılıklı tutulan tutanaklar…

Kozmik Oda’daki gizli bilgileri kimler korudu, kimler daha sonra teslim etti?

Kozmik Oda’dan çıkan belgeler ne oldu?

Kozmik Oda operasyonunu başlatacak telefon ihbarının yapıldığı yerden, önce hangi asker arandı?

O asker, Kozmik Oda belgelerinin tesliminde ve ardından 15 Temmuz darbe girişiminde hangi rolleri aldı?

Yazar, sahte delillerle gizli tanıklarla üretilen FETÖ kumpasını birinci ağızdan -belgeleriyle- anlatmak istemiş, komplonun amacını da şöyle açıklamış;

"Sadece TSK'yı zayıf düşürmek ve onu karanlık emellere göre yeniden şekillendirmek olmadığı, aynı zamanda aslında ülkemizin bütünlüğüne ve geleceğine yönelik nedenli büyük çapta bir hain girişim olduğunun anlaşılmasına da katkı sağlıyor.

Hainlerin amacının sadece Kozmik Oda'ya girmekten ibaret  olmadığı ve göründüğünden çok daha karmaşık ve detaylı plânlanmış bir projenin parçası olduğunun da anlaşılmasını sağlıyor. 

****

2009’daki Kozmik Oda Operasyonu, resmen -ne derseniz deyin- kurguydu, çakmaydı, yalan dolanlı, palavra, bal gibi de kumpastı.

Skandallarla doluydu,  “Kozmik İhanet” adı veriliyordu!..

Son yılların en büyük hukuksuzluklarından, adaletsizliklerinden biriydi "Kozmik Oda Operasyonu".

1 numaralı mağdur da "Kozmik Albay" Büyükköprü'ydü!

Emekli Albay’ın yazdıklarından öğreniyoruz ki;

Kozmik Oda’dan bilgi, belge dışarıya çıkmamıştı.

Milli Güvenliğimizi çok yakından ilgilendiren belgeler bir hard diske kopyalanmıştı, Genelkurmay Başkanlığı’nda saklanmıştı

(O hard diskin içinde ülkemizin seferberlik planları vardı.Yani ülke işgal edildiğinde, işgal güçlerine karşı mukavemet gösterecek insanların, onların ne tür direniş göstereceği, neler yapacağının ayrıntıları vardı!)

Ama 7 yıl önce dönemin Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, hard diski alma yetkisi vermişti askeri savcıya. 

O Adli Müşavir de Muharrem Köse’ydi. 

Bu kişi, 

15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra müebbet hapse mahkum edilmişti!

Sonuçta en gizli belgeleri bilgileri içeren hard disk, sırra kadem basmıştı.

Nerede olduğu bilinmiyordu artık.

Ümit Zileli meslektaşımızın benzetimiyle; Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliğini içeren “devlet sırrı” sayılabilecek en önemli bilgi belgeler, “işportadaydı” artık!

****

“Kozmik Albay”, Kozmik Oda’ya yapılan  kumpası en iyi bizlere aktaran, Özel Kuvvetler Komutanlığı'nın niçin hedefe oturdulduğunu, 2013’te yasa dışı bir şekilde hard diski çoğaltan  FETÖ mensubu TÜBİTAK’çıları da ifşa eden, o gün Kozmik Oda’ya giren hakimin bugün ne yaptığını da açıklayan  bir "başyapıt" niteliğinde.

Operasyonda rol alanların kim olduklarını, Arınç’ın “olayları çarpıtarak siyaseten bu yalanlardan yararlanıp yararlanmadığını” da kitaptan öğrenebiliyoruz.

Ben okurken yüreğim kavruldu!

“Kozmik Oda”yı her yönüyle ve asıl sonuçlarının merak edenler, “Kozmik Albay”ı mutlaka okumalı, okutmalı.

Bir not;

Bülent Arınç'a suikast düzenleyeceği iddiasıyla 2009 yılında gözaltına alınan emekli Albay Erkan Yılmaz Büyükköprü, "Kozmik Albay" kitabını Arınç'a imzalayıp gondermiş! 

Kitabı adıma imzalayarak gönderme nezaketini gösteren Emekli Albay Büyükköprü’ye ben de teşekkür ediyorum.