10 Temmuz 1952’de gazetecilerin ekonomik ve sosyal haklarını ilerletmek için kurulan Türkiye Gazeteciler Sendikası, günümüzde ağır saldırı altında olan gazetecilik için de mücadeleye devam ediyor. 1961 yılında 212 sayılı kanunun mimarı, 70’li yıllarda gazetecilerin toplusözleşmeli çalışabilmesinin öncüsü, 80’lerde demokrasi mücadelesinin neferi, 90’lı yıllarda patron saldırılarına karşı gazetecilerin koruma kalkanı, 2000’li yıllarda tutuklu gazeteciler ve basın özgürlüğü için yapılan kampanyaların lokomotifi olan TGS, bugün de medya çalışanlarının tek güvencesi.
10 yılda 10 bin işsiz
İktidarın gazeteciliğe, gazetecilere ve gazetecilerin öz-örgütüne yönelik sistematik saldırıları 10 yılı aşkın süredir devam ediyor. Bu kapsamlı operasyonla yüzlerce medya çalışanı cezaevlerine atıldı, maaşlar yoksulluk sınırının altına itildi, sektörde işsizlik yüzde 30’a çıktı, 10 yılda 10 bin işsiz gazeteci yaratıldı ve nihayet medyanın yüzde 90’ı tek adamın emrine sunuldu.
Halkın haber alma hakkına, yayıncılığın kamusal sorumluluğuna, çok sesliliğe düşman bu anlayışa karşı mücadele -bedeli ne olursa olsun- örgütlenecek ve büyütülecektir.
Gazetecilik kazanacak
Türkiye’de hâlâ 144 medya çalışanı cezaevinde tutuluyor. Hırsızların, katillerin, suç örgütü elebaşlarının serbest dolaştığı ülkemizde gazeteciler yazdıkları nedeniyle müebbet hapis cezaları alıyor. Kimsenin şüphesi olmasın ki, bu hukuksuzluğa son verilecek, medya üzerindeki abluka dağıtılacak ve tüm meslektaşlarımız eninde sonunda özgürlüklerine kavuşacaktır.
Bütün bu olumsuz koşullar altında gazeteciler ve gazetecilik için mücadeleye devam eden sendikamız, ne mutlu ki büyümekte, güçlenmektedir. Artan üye sayısı, örgütlediği işyerleri ve imzaladığı yeni toplu iş sözleşmeleri ile ayağa kalkan TGS, sebat ile hedeflerine ulaşacak, sektörde orman kanunu yerine insanca çalışma düzenini tesis edecektir. Gücümüz dayanışmadan gelir ve karanlığı dağıtacak olan birliğimizdir.