Geçen hafta aralarında CHP İzmir Milletvekilleri Atila Sertel, Kamil Okyay Sındır ve HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni’nin de bulunduğu 26 milletvekiline ait dokunulmazlık dosyaları TBMM Başkanlığına sunulmuştu.
26 milletvekilinin dokunulmazlıklarının kaldırılması istemiyle Meclis’e gönderilen fezlekeler Anayasa-Adalet Karma Komisyonu’na sevk edilirken vekillere fezleke gerekçeleri hakkında herhangi bir açıklama yapılmamıştı.
Anayasa Komisyonu Başkanı Sayın Bekir Bozdağ, makamında olmadığı için vekiller hakkında düzenlenen fezleke gerekçeleri ise ancak bugün belli oldu.
Hakkında 3 fezleke hazırlanan CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, konuya ilişkin bir basın açıklaması yayımladı. Sertel, fezlekelerin düzenlemesi sebebinin AK Parti İzmir eski milletvekili ve Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Fatma Seniha Nüket Hotar’ın kendisi hakkında yaptığı suç duyurusunun olduğunu ifade etti.
Sertel, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
“Hakkımda üç adet fezlekenin düzenlendiği ve 8 Ekim Perşembe günü Meclis Başkanlığı’na sunulduğu hepinizin malumu.
Hakkında fezleke düzenlenen 26 milletvekilinden birinin de ben olduğumu Anadolu Ajansı’nın geçtiği haberden 8 Ekim Perşembe günü saat 17.30 sularında öğrendim. Fezlekelerin içeriğini bilmediğimden dolayı 9 Ekim Cuma sabahı Anayasa Komisyonu Başkanı’na dilekçe yazarak fezlekelerimin içeriğini talep ettim.
Meclis kapalı olduğundan ve Anayasa Komisyonu Başkanı Sayın Bekir Bozdağ makamında olmadığından dolayı fezlekelerimin içeriğine ancak 14 Ekim Çarşamba günü erişebildim.
Hakkımda düzenlenen üç fezlekenin de aynı kişinin şikayetleri sonucunda olduğunu görünce verdiğim ilk tepki gülmek oldu.
Eskinin AKP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili olan son iki yıldır da Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlüğü yapan Fatma Seniha Nüket Hotar’ın kendisine sosyal medya üzerinden hakaret ettiğim ve kendisine iftira attığım gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulunduğu ortaya çıktı.
Savcıların da bu şikayetleri adeta görev addederek üç ayrı fezlekeyi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gönderdiğini hep birlikte gördük.
Telefonunum herkese açık olduğu gibi benim sosyal medya hesabım da kilitli değil, herkesin takibine ve yorumuna açıktır. Dolayısıyla benim Fatma Seniha Nüket Hotar için attığım twitler de hala durmaktadır. Ekte bu twitleri sizlerle ayrıca paylaşıyorum ve o twitlerde hakaret ve iftira olup olmadığını kamuoyunun takdirine bırakıyorum.
Çiğ yemediğim için karnım ağrımaz. O nedenle fezlekelerin içeriğini öğrenmeden önce de “Bu fezlekeler benim için onurdur. Demekki birilerini rahatsız etmişim” demiştim. Bugün de aynı noktadayım.
Ağababaları Ankara’da olan Fatma Seniha Nüket Hotar hanım şunu bilsin ki; beni korkutamaz, sindiremez, yıldıramaz.
Fezleke sopasıyla beni korkutacağını ve hepimizin gözbebeği olan Dokuz Eylül Üniversitesi’ni bir siyasi partinin arka bahçesine çevirmesine göz yumacağımı ummasın.
Ben ondan asla korkmuyorum ama dibine kadar girdiği siyasi ilişkiler, Sayıştay raporlarına yansıyan usulsüzlükler ve yolsuzluklar nedeniyle o benden daha fazla korksun!
Üniversitede yapılan haksızlıkları, hukuksuzlukları ve hatta yolsuzlukları Fetöcülerle olan para ticaretini, basına da yansıyan mafya ilişkilerini çok daha sık olarak gündeme getireceğim, Meclis’e taşıyacağım.
Bunu yaparken de asla ama asla intikam güdüsüyle hareket etmediğimi bilmenizi isterim. Bir milletvekili olarak benim görevim yolsuzlukları, hukuksuzlukları, bazı kurumlardaki kokuşmuşlukları gündeme getirmektir. Görev yaptığım iki dönem boyunca bu bilinçle hareket ettim, bundan sonra da öyle olacak.
Bu duygularla sözlerime son verirken Fatma Seniha Nüket Hotar’ın üniversiteyi nasıl yönettiğine ilişkin bir takım notları bilgilerinize saygılarımla sunuyorum.”