Çakabey Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıda, iletişim uzmanı Görkem Başaran insanlarla doğru iletişim ve propaganda yöntemleri konusunda uzun bir açıklama yaptı.
Toplantının açılışında bir konuşma yapan CHP İlçe Başkanı Ekrem Oran, 90 yıllık Türkiye Cumhuriyeti'nin çok keskin bir yol ayrımına mecbur bırakıldığını ifade ederek, "23 Nisan 1920’de kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi ile saraydan alınarak gerçek sahibine teslim edilen halkın egemenliği 16 Nisan 2017’de yapılacak referandumla halktan alınarak yeniden saraya teslim edilmek isteniyor. İki buçuk yıldır yasalar hiçe sayılarak yaratılan fiili duruma yasal bir kılıf uydurmak için sunulan anayasa teklifine ülkemizin bekası, toplumsal barışımız ve en önemlisi çocuklarımızın geleceği için en yüksek tondan ‘Hayır’ demek zorundayız !" dedi.
"Bu iş Vatan meselesidir!"
Tek adam rejimini yaldızlı cümlelerle pazarlamaya çalıştıklarını belirten Oran, şöyle konuştu;
"Neymiş; Demokrasiyi güçlendireceklermiş! Güçler ayrılığı prensibini terkederek, yargıyı tek adamın ermine vererek, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin işlevini yok ederek, yaptıklarının hesabı sorulamayacak bir saray vesayeti yaratarak mı demokrasi güçlendirilecek? Atatürk’e, İsmet İnönü’ye, cumhuriyete hakarette sınır tanımıyorlarken, kendilerine muhalefet edenleri, referandumda ‘Hayır’ oyu verecek olanları terörist ilan edenler mi demokrasiyi geliştirecek?
Neymiş; ‘Evet’ çıkarsa terör bitecekmiş! 16 yıldır elinizi tutan mı vardı? Fetullahçı yapıyla aynı menzilde yürüyenler, ne istedilerse verenler mi terörü bitirecek? Yoksa Barzani’yi resmi törenle karşılayıp, Çankaya köşküne PKK paçavrasını asanlar mı bitirecek terörü? Madem bitirebiliyordunuz 16 yıldır niçin bitirmediniz binlerce evladımızı niye toprağa verdik diye sormayacak mıyız?
Neymiş; Ekonomi şahlanacakmış? Cumhuriyet tarihi boyunca savaş yorgunu bir halkın dişiyle tırnağıyla inşa ettiği tüm değerleri ölmüş eşek fiyatına yandaşa peşkeş çekenler, ülkeyi üretimden koparıp 500 milyar dolar dış borç yükünü halka yükleyenler mi düzeltecek ekonomiyi? Turizm Çeşme esnafı yüzünden mi iflasın eşiğinde? çiftçi kendisi beceremediğinden mi yerli tohumla tarım yapmak yasak? Gemiciklerine, yatlarına 1.25 ten mazot alırlarken, traktörüne 4.50 TL’den mazot alan çiftçi Hasan mı batırdı ekonomiyi ? 16 yıldır samanı bile ithal eder hale getirilen ülkede ekonomik krizi dibine kadar hisseden asgari ücretlinin vahim durumunun sebebi asla demokratik parlamenter sistem değildir.
Bakın ortaya attıkları Rejim değişikliğinin elle tutulur hiç bir yanı olmadığı için, hayırcıları terrorist ilan edip, kampanya yüürütmelerini engelleyerek, yandaş medyalarında yarattıkları ‘karargah rahatsız’ türünden suni gündemlerle mağduriyet yaratmak çabasındalar. Ellerinde devletin tüm imkanları, devşirilmiş medyaları, satın alınmış ekran şaklabanları olmasına rağmen, Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğini tek adamın keyfine bırakacak bu teklifi savunamıyorlar.
Çünkü Türk milleti oynanan oyunu, yapılmak isteneni görüyor. Bu iş AKP, CHP, MHP veya herhangi bir siyasi parti işi değildir. Bu iş; gerçek demokrasinin, çağdaş eğitimin, yargı bağımsızlığının, kadınlarımızın özgürlüğünün, çocuklarımızın geleceğinin savunmasıdır. Bu iş Vatan meselesidir! Ülkemizi bölecek yasaya ‘Hayır’ diyeceğiz!"
İletişim Uzmanı, doğru iletişimi anlattı
Açılış konuşmasının ardından iletişim uzmanı Görkem Başaran, referandum sürecinde izlenebilecek propaganda yöntemleri hakkında açıklamalarda bulunarak, "Yüz yüze propaganda hakkında konuşacağız. Sahada karşılaşacağımız sorulara nasıl cevap verilebilir? Nasıl bir propaganda yöntemi izlemeliyiz? Bunları konuşacağız. Yıllardır herkesin propaganda tecrübesi var. İletişim yönünden bakarsak, birçoğumuzun sosyal ilişkilerinin oldukça iyi durumda olduğunu görürüz. Ancak son iki senedir o kadar çok kutuplaştık, o kadar çok sinirlerimiz gerildi ki, karşıt görüşlü seçmenle yüz yüze geldiğimizde, üçüncü, beşinci dakikadan sonra sinirlerimiz bozulmaya başlıyor. Nezaket dışı ve tahrik edici konuşmalar oluyor. Durum böyle olunca da sinirlendiğimizden dolayı süreci doğru yönetemiyoruz. Kavgayla, gürültüyle, sinirle sürdürülen hiçbir propaganda yöntemi başarılı olamaz. Sakinliğe ve kontrole ihtiyacımız var. Öncelikle karşınızdaki seçmen yapısını iyi etüt etmeniz gerekir. Burada algı yönetimi çok önemlidir. Algıyı ya biz kendimiz yönetiriz ya da eğer yönetemezsek, bir başkası gelir, yönetir" şeklinde konuştu.
İletişim uzmanı Başaran, yaklaşık iki saat boyunca, iletişim, algı yönetimi, sosyal medya propaganda yöntemleri, sahada çalışma yöntemleri gibi konularda örneklerle bilgi verdi.