CHP'den İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı Aday Adaylığı için, ön seçim ya da partili üyelerin yapacağı eğilim yoklaması şartı ile başvuran Musa Çam, ilçe gezilerini sürdürüyor. Çeşme İlçe Örgütü'ne ziyarette bulunan Musa Çam'ı, CHP İlçe Başkanı Sait Kavasoğulları, Kadın Kolları Başkanı Şeniz İridere, Çeşme Belediye Başkan Aday Adayları Ekrem Oran, Gülseli Saatli, Mehmet Görgün ve çok sayıda partili karşıladı.
Karşılama sonrası bir konuşma yapan CHP İlçe Başkanı Kavasoğulları, "Yöremizin en sevilen eski milletvekillerinden birisi olan Musa Çam, yeni bir yola çıktı. İzmir Büyükşehir Aday Adayı oldu. Kendisine bu yolda başarılar diliyoruz. Fikirlerini bizimle paylaşmak için buraya geldi. Kendisine çok teşekkür ediyoruz" diyerek sözü Musa Çam'a bıraktı.
"31 Mart seçimleri, Türkiye'nin kader seçimidir"
Konuşmasında, 31 Mart tarihinde yapılacak olan yerel seçimlerin, diğer yerel seçimlerden çok farklı olacağını ifade eden Musa Çam, "Türkiye'de 24 Haziran seçimlerinden sonra rejim değişmiştir. 31 Mart'ta yapılacak olan yerel seçimler, bu anlamda çok önemlidir. Bu yerel seçimler, bir rövanştır. Bu seçim, klasik anlamda bir yerel seçim değil, Türkiye'nin kaderini belirleyecek olan bir seçimdir. Referandum, 24 Haziran seçimleri ile gerçekleştirilen rejim değişikliğinin son ayağı, 31 Mart yerel seçimleridir. Tapuda çakılacak son çivi, bu yerel seçimde çakılacak. O nedenle bizim, 31 Mart yerel seçimine giderken, olayın büyük fotoğrafını görmemiz ve buna göre hazırlık yapmamız gerekir. Bizim hem İzmir'de, hem tüm ilçelerinde, hem de Türkiye'de seçim kaybetme lüksümüz ve hakkımız yok. Adımlarımızı buna göre atmamız gerekir" diye konuştu.
"24 Haziran'da milletvekili listesinin, elin vicdana konularak yapıldığını düşünmüyorum"
CHP'de, 16 yıl aradan sonra Mart 2015'te ön seçim olduğunu hatırlatan Çam, "Ondan önceki ön seçim 1999 yılında yapılmıştı. 24 Haziran seçimleri baskın seçim olduğu için ön seçim yapılmadı. Yetkiyi Genel Merkez'e verdik. Ama yetkiyi verirken, 'elinizi vicdanınıza koyun' dedik. 24 Haziran'da milletvekili listesinin, elin vicdana konularak yapıldığını düşünmüyorum. Büyük bir haksızlık ve adaletsizlik yapıldığını düşünüyorum. 2015 yılında açık ara birinci seçilmiştim. Beni çağırsalardı, 'bu dönem seni düşünmüyoruz' deselerdi, eyvallah. Bunu yapmadan İzmir'in listelerini dizayn etmek, kabul edilir gibi değil. Yetki suistimal edilmiştir. Ama biz küsmedik, darılmadık. Parti listeleri Yüksek Seçim Kurulu'na verildiği akşam, Muharrem İnce'nin fotoğraflarını 3 tişörte bastırarak, seçime kadar köy köy dolaştım. Hem Muharrem İnce için, hem de milletvekilliği seçimleri için elimden geleni yaptım" diyerek sitemini dile getirdi.
"Hiçbir ilçede Belediye Başkanlığı yarışına girmeyi düşünmedim"
24 Haziran seçimlerinden sonra, birçok ilçede vatandaşlardan Belediye Başkanlığı teklifi aldığını açıklayan Musa Çam, "Ben de dedim ki; '7 yıl milletvekilliği yaptım. 24 Haziran'da bir adaletsizlik yapıldı, doğru. Ama benim bu saatten sonra, çok sayıda aday adayı olduğu herhangi bir ilçede, bu partinin terbiyesini almış biri olarak, bir yarışa girmem bana yakışmaz.' Asla, hiçbir şekilde ilçe Belediye Başkanlığı'nı düşünmedim. Ancak seçimin bıçak sırtı olduğu bir ilçede, bir ağabeye, fedakarlığa gerek duyulursa, ben de buna inanıyorsam, o zaman bu fedakarlığı yaparım. Ama benim de buna öncelikle inanmam gerek. Orada o kadar aday adayı varken, birbirleriyle yarışırken, bu yarışa dahil olmam bana yakışmaz. Böyle diyerek noktayı koydum. Ancak, 1 Ekim'de, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 15 yıldır büyük bir başarı ile sürdürmüş olduğu görevini, bir veda konuşması ile sonlandırdığını ilan etti. Çok şık bir davranış. Siyasette 15 yıl, büyük bir süre. Bizler de, yeri ve zamanı geldiğinde, bırakmasını bilmeliyiz" diye konuştu.
"Tüm üyelerin katılımıyla eğilim yoklaması yapılmalı"
Kendisinin İzmir'in 30 ilçesini dolaştığını ve Aziz Kocaoğlu'nun 30 ilçede de sevilip, sayıldığını vurgulayan Çam, "Her ilçeye çok hizmetleri var. Aziz beye bundan sonraki yaşamında da, sağlıklı ve mutlu, güzel günler diliyorum. İzmir'in 30 ilçesini de avucumun içi gibi bilen adamım. Hemen hemen herkesi de tanırım. Düşünüp, arkadaşlarımla da değerlendirdikten sonra, geçtiğimiz hafta Cuma günü, Büyükşehir Belediye Başkanlığı Aday Adaylığı başvurumu yaptım. Ama bu başvurumu şartlı yaptım. Ben partide ön seçim istiyorum. Ön seçim, Seçim Kurulu tarafından Şubat ayında yapılabiliyor. Ben bunu kastetmiyorum. Kasım ayının uygun bir Pazar gününde, tüm üyelerin katılacağı, Büyükşehir Aday Adayları arasında kimi beğenirlerse, bir eğilim yoklaması yapılmasını istiyorum. Sandıktan kim çıkarsa, partimizin Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı o olsun" şeklinde konuştu.
"Parti içi seçim isteğimizi İzmir'e, Ankara'ya duyurun"
Aday adaylarının CHP Genel Merkezi'ne gidip geldiklerini, kendisinin gitmediğini belirten Çam, "Genel Merkez, Ankara'dan İzmir'in Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı'nı belirleyecek. Neye göre? Bir kıstas yok. Bize diyorlar ki; 'Sahaya çıkıp top oynayın, kuralları ben sonra koyacağım.' Olmaz. Önce kuralları koy. Eğer o kurallar bana uymuyorsa, ben aday olmam. En büyük yanlışlardan birisi bu. Genel Merkez, en doğru adayı seçse bile, diğer adaylar diyecekler ki; 'Neden o?' İster istemez, bir alınganlık, küskünlük olacak. İzmir 1. Bölgede 74 bin üyemiz var. 2. Bölgede 77 bin üyemiz var. İzmir'in her iki bölgesindeki parti üyeleri sandığa gitmeli, 30 ilçede Belediye Başkan Adaylarını ve Büyükşehir Belediye Adayı'nı seçmelidir. Bu seçim, müthiş bir şölen olacaktır. Partiye motivasyon ve heyecan getirecektir. Örgütümüzün üzerinde bulunan ölü toprağını, kırgınlıkları ve küskünlükleri ortadan kaldırmış olacaktır. O nedenle şartlı aday adaylığı başvurusunda bulundum. 'Böyle bir seçim yapılmayacaksa, benim aday adaylığımı değerlendirmeye almayın' dedim. Benim sizlerden isteğim; sesimizi İzmir'e, Ankara'ya iletin. Sandıktan kim çıkarsa çıksın. Bu sorunu Çeşme'de de yaşayacaksınız. 11 aday var, kriterler belli değil. Kaderimizi, Genel Merkez'deki birkaç kişiye bırakmaktansa, kendi kaderimizi kendimiz belirleyelim. Doğrusu budur. Bu nedenle ilçeleri gezerek, düşüncelerimi sizlerle paylaşıyorum" diyerek sözlerini tamamladı.