Denizhan Güzel
IC ÇeşmeMarina Genel Müdürü Can Akaltan, Gündem Çeşme’ye yaptığı açıklamada Koronavirüs pandemisinin sektörde ciddi maddi kayıplara neden olduğunu, sektörün zor günler geçirdiğini dile getirdi.
Akaltan, Marina ticari alanlarında kiracılar, birkaç teknik ofis ve süper market dışında diğer işletmelerin kapatıldığını belirterek, “Marinaların kira gelirleri durdu. Marinalarda bulunan oteller kapatıldı. Ticari otoparklar kapatıldı. Avrupa'dan yapılan tüm bağlama ve tekne kiralama rezervasyonları iptal edildi. Çekek operasyonları sokağa çıkma yasakları nedeniyle neredeyse durma noktasına geldi” dedi.
Akaltan, “Yat yarışları ve benzeri etkinliklerin tamamen iptal edildiğini de sözlerine ekleyerek, “Bu bağlamda sponsorluk ve reklam anlaşmaları da iptal edildi. Sözleşme yenilemeleri azaldı. Sezonluk ve günlük tekne trafiği durma noktasına geldi. Elektrik, su, atık alım, komisyon hizmet gelirleri düştü. Borç tahsilatı zorlaştı ve nakit akışı bir risk haline geldi. Tüm bu finansal darbelerin ardından marinaları zorlu bir sınav bekliyor. Zira ekonomik destek paketinden marinalar için kısa çalışma dışında bir şey çıkmadı” diye konuştu.
IC Çeşme Marina Genel Müdürü Can Akaltan sözlerini şöyle tamamladı; “Kira ödemeleri altı ay ertelendi ama yap işlet devret modeli ile yapılan tüm marinalar ocak ayında kiralarını zaten peşin ödediler. Turizm payı uygulamasında bir değişiklik yapılmadı. Prim ve vergilerin üç ay ertelenmesi de orta vadede bir yarar sağlamayacak. Bazı marinaların döviz kredileri var. Bazıları da devlete döviz ile kira ödüyor. 15 Temmuz darbe girişiminden beri çeşitli makro ekonomik ile jeopolitik zorluk ve krizlerle uğraşan sektör zaten içinde bulunduğu yılı kurtarmaya odaklanmışken bir de pandemi etkisiyle yüzleşmek zorunda kaldı. Marinalar, başta güvenli bağlama hizmeti olmak üzere verdikleri hizmetleri en iyi şekilde sürdürmeye, iş sağlığı ve güvenliği için hayati olan bakım onarımlarını tavizsiz devam ettirmeye en büyük yatırımları olan yetişmiş personelleri ile devam ediyorlar. Eğer kısa bir süre içerisinde mucizevi bir ilaç bulunmaz ise normale dönmek uzun zaman alacak. Yasaklar ve sınırlamalar adım adım kaldırılacak. İnsanlar restoranlarda menülere bakmak yerine masa mesafelerine odaklanacaklar. Sosyal mesafe kuralları alışverişleri ve tüketim alışkanlıklarını etkileyecek. Özellikle marina ticari alanları bu durumdan olumsuz etkilenecekler. Bazı firmalar bu sınavdan geçemeyecekler, iflas edecekler. İflas eden firmaların da deniz turizmine etkisi dolaylı olarak olumsuz olacak. Tüm olumsuz gelişmelerin yanında yatçılık ve yat turizmine salgınla birlikte ilginin artacağını düşünüyorum. Yatçılık en ayrıcalıklı ve butik turizm şekli. Birçok kişi tatil kararını virüs kapma ihtimalinin en düşük olduğu yatçılıktan yana kullanacaktır. Ülkemize gelebilecek yabancılar ve yerli turist her şey dahil konseptinden yatçılığa kayacaktır. Bu da deniz turizmine can suyu olabilir. Bir an önce salgına kalıcı bir çare bulunmasını ve deniz turizminin hak ettiği şekilde desteklenmesini umuyorum.”