Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Bilim Kurulu toplantısı sonrası son önemli açıklamalarda bulundu.
Koca'nın açıklamaları şöyle:
"Bir ülkenin çok yarar sağladığı tedaviyi bir başkası yararsız ilan edebiliyor. Her ülke kendi şartlarında virüsle mücadele ediyor.
Ülkeler sosyoekonomik düzeyler, geçmiş tecrübeleri ve imkanlarına göre virüsle mücadele ediyor. Birçok ülkenin aksine Türkiye sağlık sistemi pandemiyi sürpriz olarak karşılamadı. Ülkemizde hastalık görülmesi üzerine yoğun bir mücadele dönemine girdik.
Aile hekimleri, çağrı merkezleri vasıtasıyla izolasyondaki kişilerin takibi yapıldı. Tüm hastaları ve şüphelileri kontrol ettik. Bu veri tabanımızı HES koduyla kurumlarımızın kullanımına açarak kendi önlemlerini almasını sağladık.
Tanı kiti koruyucu malzeme teminini artırmak için ülke kaynaklarını seferber ettik. Kendi aşımızı üretmek için bilim adamlarımıza her türlü desteği sağladık.
Kurban bayramı sonrası Anadolu'da hızlı bir artış yaşandı. Öngördüğümüz artışların kısa zamanda kontrol altına alındığını gördük. Hastanelerimizde yoğun bakım kapasitesini artırdık.
Temmuzdan sonra veri tablomuzda hasta kavraını kullanmayı tercih ettik. Ağır hasta sayısını her gün kamuoyuyla paylaştık. Testi pozitif olanları HES kodu üzerinden sorgulamak mümkün. Açık test politakasına geçtik. Semptomgöstermeyen hastalarımızı da tabloda göstermeyi planlıyoruz.
Vatandaşlarımız kendi isteği ile test yaptırabilmektedir. Kapasitemizi 200 binli rakamların üzerine çıkaracağız.
Sağlık personelinden başlayarak risk gruplarını kademeli olarak aşılamayı planlıyoruz.
İZMİR'DE BAZI HASTANELERDE YER YER SORUNLAR YAŞANIYOR
Geçen hafta bir dizi kısıtlayıcı kararlar uygulamaya konuldu. Önümüzde milletçe teyakkuzda olmamız gereken günler var. İhmalkarlık ve rehavet lüksümüz yok. İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir üçüncü zirveyi yaşıyorlar. Sağlık çalışmaları seferberlik halinde.. Filyasyon ekipleri ev ev dolaşıyor, valilerimiz, kaymakamlarımız, belediyelerimiz mücadeleyi desteklemek için ellerinden geleni yapıyor.
İzmir yoğun bakım doluluk oranından yüzde 76.6'ya çıktı. Deprem sonrası dönemde 2 hafta sonrası artışın belirginleştiği, şu anda İzmir'de ciddi anlamda vakanın arttığını, yer yer bazı hastanelerde sorun yaşıyoruz.
Geçen hafta sayın Cumhurbaşkanımızca açıklanan tedbirlerin etkisini yakından takip ediyoruz, tedbirlere tavizsiz bir şekilde uyarsak artışı durdurmamız mümkündür. Yeterince etkili olmazsa daha ağır kısıtlamaların yapılması kaçınılmaz olacaktır.
Hasta sayıları, ölüm sayıları üzerinden tartışmalarla toplumda güven sarsıcı polemiklerle harcayacak vaktimizin olmadığını düşünüyorum. Dönem birbirimizle uğraşma değil birlikte mücadele etme dönemidir. Tüm sağlık çalışanlarımızla tepeden tırnağa ter dökerek, gece gündüz bütün gücümüzle uğraş verdiğimiz, test laboratuvarlarımızın tam kapasite çalıştığımız bir dönemdeyiz.
YÜZDE 50 ARTIŞI AŞAN İLLER
Salgınla mücadelede ulusal seferberliğin yanında il il dolaşarak mahalli imkanları harekete geçirdiğimiz, elimizdeki her türlü aracı kullanmaya çalıştığımız günlerdeyiz. Son hafta içinde yüzde 50 üzerinde Hatay, Adana, Osmaniye, Mersin, Artvin, Edirne, Samsun, Kırklareli, Tokat, Aydın, Muğla, Zonguldak, Ordu, Çanakkale'de yüzde 50 artış oldu. Antalya, Düzce, Tekirdağ bu sınıra yaklaştı. İstanbul, Bursa, Ankara, Kocaeli, Gaziantep'te hasta yoğunluğunu yönetebilmek için sağlık kuruluşlarımız çaba harcıyor.
Lütfen istirham ediyorum hiç kimse kendini mücadele sorumluluğunu unutmasın sağlık phersonelinin ailelerinin yanına döndüğünde yorgunluktan onlara ayıracak vakitlerinin olmadığını unutmayalım. Kimse hastalanmasın, hastalar iyileşsin d iye canla başla mücadele eden sağlık ordumuz yıllık izinlerini kullanamamaktadı. Kalabalıklardan uzaklaşalım, zorda kalmadıkça evde kalalım, eş dost akraba ziyaretlerini artık erteleyelim. Yasakları beklemeden hayatımızı tanzim edelim.
ARALIK-OCAK-ŞUBATTA 50 MİLYON AŞI İÇİN İMZA
Biz bütün aşı üreten firmalarla yakın diyalog içindeyiz. Erken dönemde vatandaşımızı aşıya eriştirmek noktasında bir çaba içindeyiz. Bu aşıların vatandaşımıza uygun olabilir diye düşündüğümüz aşının etkinlik ve güvenirliliğini önemsiyoruz. Bu anlamda etkin ve de güvenilir olduğunu bildiğimiz aşıları erken dönemde tedarik ederek vatandaşımızlabuluşturmak istiyoruz. Aşılar farklı yöntemlerle geliştiriliyor.
İnaktif aşılar var. Bizim bu dönemde sinovak dediğiğimiz inaktif aşı ile d iyaloglarımız devam ediyor. Bununla ilgili sözleşme yapıldı. Aralık-Ocak-Şubat ayında sorun olmazsa yapılan sözleşme ile 50 milyon aşı için imza atıldı. Sözleşme imzalandı. Aralık ayında asgari 10 milyon olmak üzere 20 milyon hedefliyoruz. Ocak ayında 20 milyonda sorun yok. 50 milyon doz için sözleşme imzalandı. Aşılar ücretsiz olarak yapılacak.
Diğer aşı içinde Aralık'ta 1 milyon, devamında 25 milyona kadar aşının verilebileceği şekilde görüşmelerimiz devam ediyor. Rusya ve diğer aşılarla irtibat halindeyiz. Burada bizim çok erken dönemde güvenirliliğini, etkinliğini bildiğimiz aşılarla hızla başlayalım istiyoruz. Şu an için sözleşmeye bağlanan 50 milyon aşının takvimi başlanabilir diye söyleyebilirim.
Bizim yerli aşımız var. 16 tane aşımız var. İnaktif olan 4 aşımız var. Bir tanesi faz çalışmasına geçmiş oldu. Gönüllü 44 vatandaşımıza yapıldı, herhangi bir sorun görünmedi. En geç Nisan ayında yaygın kullanıma geçebileceğimizi ümit ediyorum. Yerli aşımız birden fazla olacak. Muhtemelen Nisan ayında kullanıma geçmiş olacağız.
10 GÜNLÜK SÜRE KRİTİK
Tedbirlerle ilgili geçen hafta sonu başladı kısıtlamalar. Kısıtlamalar sonrası 1 hafta 10 gün içerisinde sonucu görmek mümkün olur. Şu an d eğerlendirmek açısından erken olduğunu, önümüzdeki hafta bu anlamda daha net, kısıtlamaların nasıl bir pandeminin seyrini değiştirdiğini görmüş olacağız. Ona göre ilave tedbir alınıp alınmaması gerektiği öneri olarak sunulmuş olacak.
Saat uygulaması hafta sonu için söylendi. Bilim Kurulumuz hafta sonu ile ilgili önerisi genel olarak olmamıştı. Kabinede değerlendirildi. Yurt dışında hafta içi 21.00-07.00 yaygın. Biz hafta sonu 20.00 ile sabah 10.00 arası sokağa çıkma yasağı demiş olsaydık aynı algı olur muydu? Aslında olan buydu. Gerektiğinde daha da genişletilebilir. Farklı bir öneriyi sunabilmemiz bizim 1 hafta 10 günlük zaman sonrası bu kısıtlamayla elde edilen sonuçla d oğru orantılı olur. Onu da gelecek hafta Bilim Kurulu'nda değerlendirmiş olacağı"