Bu karar; Çeşme Yarımadasında mevcut devletin hüküm ve tasarrufu altındaki alanların tümünü, 47 Km
kıyı alanını, yarımadanın kuzey ve güneyinde 4.000 hektarı bulan deniz alanlarını ve bu alanlardaki beş
adet adayı, 4,293 hektar orman alanını,600 ha. mera alanı, içme suyu koruma havzalarının tamamını,
bölgedeki doğal koruma alanlarının yüzde 70 ini, nitelikli tarım alanları ile zeytinlik alanları, kültürel ve
arkeolojik miras alanlarını, yarımadada yerleşim alanları dışında kalan alanların tamamını içeren 16.000
Hektarlık (22400 futbol sahası büyüklüğünde) devasa kamu arazisini kapsamaktadır.
Bu devasa kamu arazisi ve deniz alanları yatırımcılara irtifak hakkı tesisi suretiyle tahsis edilerek bu
alanın tümünde ve adaları da içeren deniz alanlarında halkımızın girişine kapalı imtiyazlı bir azınlığın
kullanımına özgülenmiş, girişi denetimli, bağımsız özel bir yetki alanı oluşturulacaktır.
Bu devasa kamu arazisinin ve deniz alanlarının irtifak hakkı sahibine devri karşılığı alınacak bedel kamu
harcamaları için kullanılamayacak sadece alanın alt yapı yatırımlarına harcanabilecektir. Yani irtifak
bedeli dahi kamuya değil yatırımcının hizmetine sunulacaktır.
Tahsis edilecek kamu arazisi ve deniz alanları nadir bir ekosistemi barındırmaktadır. Alan, Doğal sit
alanları, su koruma havzaları, orman alanları ile çok özel niteliklere haizdir. Ancak alanın bu çok özel
niteliklerine müdahale edilerek, imtiyazlı bir azınlığın hizmetine sunulmak üzere; mega yat limanları,
golf sahaları, kıyı otelleri, lüks konut ve rezidanslar vb. yapılacaktır.
12.02.2020 tarihinde 16.000 Hektar alanda ilan edilen Çeşme Turizm Bölgesinin bir benzeri 2006 yılında
çok daha küçük 10.000. Hektarlık bir alanı kapsayacak şekilde ilan edilmiş, bu işlem Danıştay 6.
Dairesinin 2006/4056 E.- 2008/8262 K. Sayılı kararı ile hukuka aykırı bulunarak iptal edilmiş ise de
Bakanlık yargı kararlarını umursamadan çok daha büyük alan için hukuka aykırılığı yargı kararı ile
belirlenmiş işlemi tekrar yürürlüğe koymuştur. Bu yanıyla 12.02.2020 tarihli Resmi Gazete de ilan edilen
işlem hukuk devleti ilkesinin de ihlali niteliğindedir.
Kurumlarımız ve çok sayıda duyarlı yurttaş halkımızın yaşam alanlarına, nadir ve korunması gereken
habitat alanlarına müdahale içeren ve hukuka aykırılığı daha önce yargı kararı belirlenmiş işleme karşı
Danıştay 6. Dairesi nezdinde dava açmış, mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesinde de işlemin
kamu yararına uygun olmadığı belirlenmiş ise de Danıştay 6. Dairesi gerekçesiz olarak yürütmenin
durdurulması isteminin reddine karar vermiştir.
Ancak itirazımız üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun kararı ile Danıştay 6. Dairesinin kararı
kaldırılarak 12.02.2020 tarihli Resmi Gazetede ilan edilen İzmir Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve
Gelişim Bölgesinin sınırlarının yeniden belirlenmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararının yürütmesinin
durdurulmasına karar verilmiştir.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu kararında deniz alanlarını da kapsayan bu denli büyük bir alanın
gereklilikleri açıklanmadan turizm bölgesi ilan edilmesi hukuka aykırı bulmuştur.
Bu karar ile; davalı Kültür ve Turizm Bakanlığına da tebliğ edilmiş olup İdari Yargılama Usul Kanunu’nun
27. Maddesi gereğince Bakanlıkça Çeşme Turizm Bölgesi projesi kapsamında artık hiçbir işlem ve
tasarrufda bulunulamayacaktır. Yürütmenin durdurulması kararına rağmen yapılacak her işlem kamu
görevlilerinin cezai ve mali sorumluluğunu gerektirecektir. Kurumlarımız kararın gereklerine uyulmasını
titizlikle takip ederek ihlal edenler hakkında gerekli hukuki işlemleri başlatıp takip edecektir.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun hukuka aykırı bulduğu işlem hakkında Danıştay 6. Dairesi
tarafından aynı yönde nihai karar verilmesi beklenmektedir.
Korunması gereken doğal alanları, korunması gereken su havzalarını, orman alanlarını, deniz alanlarını,
kıyıları, kamuya ait devasa alanları kamunun elinden alıp bir azınlığın kullanımına terk edecek bu
işlemin hukuka aykırı bulunarak durdurulmuş olması ile kamusal sorumluluklarımızın gereklerini yerine
getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Halkımıza ve tüm İzmirlilere armağan olsun.
Kentlerimize, yaşama, kamu yararına sahip çıkma kararlılığımızı bir kez daha kamuoyu ile paylaşıyoruz.
Saygılarımızla.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İzmir İl Koordinasyon Kurulu
İzmir Barosu
İzmir