Son birkaç haftalık dönemde sanata ve sanatçılara yönelik saldırıları sıralayan Zeynep Altıok Akatlı, Bakan Avcı’ya “Yarın yeni yangınlar can kayıpları olmasın diye çok geç kalmaktan korkmuyor musunuz? Daha ne bekliyorsunuz!” dedi.
Akatlı, Bakan Avcı'ya yazdığı mektupta şu görüşlere yer verdi;
"19 Şubat 2017 Pazar gecesi Türkiye’nin ilk ve tek parasız özel okulu Müjdat Gezen Sanat Merkezi, elinde benzin bidonu olan bir vahşi tarafından öfke ve kinle yakılmak istendi. Şans eseri yangına çok büyümeden müdahale edilebildi. Peki içeride sanatçılar olsaydı? 2017 Türkiye’sinde içinde sanatçılar olan bir sanat merkezi tutuşturulmuş, alev alev yakılmış olacaktı. Çok değil daha geçen hafta Akit TV’de nefretle hakaretler savuran bir sunucu Müjdat Gezen’i hedef gösterdi. Beraberinde sosyal medyada Müjdat Gezen çok sayıda tehdit aldı. Sonuç ortada. Bugün Müjdat Gezen Sanat Merkezi’ne yönelik bu vandalca saldırı da hem sizin iktidarınız döneminde, hem de sizden önceki dönemlerde yaşanan benzer saldırılardan farklı değil. Hepsi aynı örgütlü cehaletten, aynı vahşetten, aynı ideolojinin kin ve nefretinden besleniyor. TV ekranlarında sanatçıları ağza alınmayacak küfürlerle hedef göstermenin sonucu olarak her geçen gün Cumhuriyetimizi, temel hak ve özgürlüklerimizi, farklılıklarımızı hedef alan bu aymazlığa müdahale edilmesi gerektiğini düşünmüyor musunuz?"
"Çok geç kalmaktan korkmuyor musunuz?"
Mektubunda, kültür ve sanat dünyasına yönelik tüm baskı, sansür ve saldırılara ilişkin, evrensel insan hakları ve sanat ilkeleri çerçevesinde net bir kınama ve ihraçlardan hedef göstermelere kadar bütünlüklü ve adil bir tutum beklediklerini vurgulayan Akatlı, "Bu sorumluluk Türkiye Cumhuriyeti'nin çağdaş uygarlıklar arasında daima ilerleyen aydınlık bir yeri olması için bir gerekliliğin yanı sıra ülkemizin toplumsal barışı ve bir arada yaşama kültürü adına da büyük ve önemli bir adım olacaktır. Siz hem akademisyen hem Kültür Bakanı’sınız. Toplumsal kutuplaşmayı önleyici bir adım atmanız gerektiğini düşünmüyor musunuz? Bunca eğitimci, akademisyen ve sanatçı kıyımında, Cumhuriyetin muasır medeniyetler seviyesindeki bir Türkiye hedefi yerine, vandalların kıskacında gelişemeyen bir Türkiye mi miras bırakacaksınız? Toplum sizin dün Kırmızı Kedi Yayınevi bugün Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde olmanızı boş yere bekledi. Yarın yeni yangınlar can kayıpları olmasın diye çok geç kalmaktan korkmuyor musunuz? Daha ne bekliyorsunuz!" dedi.