Geçmiş dönemlerde skandal aşklarıyla gündeme gelen Aynur Aydan, uzun süredir çok sevdiği Alaçatı'da yaşamını sürdürüyor. Alaçatı'da taş ev satın alan Aydan, 5 Eylül tarihinde yaşadığı hırsızlık olayının ardından on gün içinde iki kez soyulunca büyük sarsıntı yaşadı.
Aynur Aydan'ın evine herhangi bir zorlama olmadan para ve pasaportunun çalınması, akıllarda çeşitli soru işaretleri bıraktı. Evi ikinci kez soyulan Aydan, Çeşme Emniyet Müdürlüğü'ne başvurarak şikayetçi oldu. Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri Aynur Aydan'ın evine gelerek incelemelerde bulundular.
"Kapılarda kırık yok, ne olduğunu anlayamadım"
Yaşadığı soygun olayından dolayı büyük üzüntü yaşayan Aydan, yaşadıklarını şöyle anlattı;
"Hiç böyle şeyler yaşanmazdı. Çeşme'de, Alaçatı'da kapılarımız açık otururduk. Anlayamadım yani. Bayramın son günüydü, param kalmamıştı. Gidip bankamatikten çekeyim dedim. Fazla para da evde bulundurmam. Beş bin lira çektim, geldim. Temizlikçi kadın da evde iş yapıyordu. Onun parasını verdim. Kadın, işini bitirdi gitti. Çantama bakamadım. Çantamı kenara attım. Sonra, parayı ortadan kaldırayım dedim. Parayı saydım. 3 bin lira. 2 bin lirası yok. Amerika'dan oğlum gelmişti. O da, pantalonunun cebinde 300 dolarının olmadığını söyledi. Bana, 'Sen aldın zannettim' dedi. 'Oğlum, ben alır mıyım hiç' dedim. Biz elimizi sürmeyiz birbirimizin herhangi bir şeyine. Kim alabilir? İş yapan kadında bana devamlı, 'Aynur abla dikkat et. Suriyeliler geliyor. Hırsızlık oluyor. Her yeri soydular. Bizim eve girdi' gibi şeyler söylüyordu bana. Temizlikçi kadın, geçen sene de bana geliyordu. Fakat geçenlerde, üst katta bir çok kıyafetlerim vardı. Bir saat geçti aşağıya inmedi. 'İşi bittiği halde yukarıda ne yapıyor acaba' dedim. Çıkıp baktım. Elbiselere karıştırıyordu. 'Sen ne yapıyorsun? Elbiseleri mi karıştırdın?' dedim. 'Yok abla, devrilmiş, onları aldım' dedi. Kimseye iftira atamıyorsun. Ama evime giren kimse yok. Acaba bankadan mı yanlış çektim, diye düşündüm. Hadi benim öyle olsa, oğlumun parası nerede? Gidip bankadan araştırdım, 'beş bin lira çektin' dediler. Gitti para. Neyse, ben parayı kaldırayım dedim. Bir yerden 3 bin lira alacağım vardı. Onu aldım. Bir de benim ayrı bir yerde beş yüz dolarım vardı. Yaklaşık 8-10 bin lira param vardı. Tabi para elde durmuyor. Vereceğim yerler vardı. Onları hazırladım. Bir kutuya koydum. Çek yatın altına koydum. Çantamdaki para bitti. Kutudan alayım dedim. Bir baktım, ne pasaport var, ne de o para var. Çantalar almıştım. Onların hepsi duruyordu. Bir iki akşamdır evde bir takırtı hissediyorum. Ama hiç ümit etmedim. Kapılarda bir kırık yok. Ne olduğunu anlayamadım."
Gözyaşlarını tutamadı?
Yaşadığı hırsızlığın şokunu üzerinden atamayan ve gözyaşlarını tutamayan Aynur Aydan, bilen birisinin hırsızlığı yaptığını düşündüğünü belirterek, "Beş bin liranın içinden iki bin lirasını mı alır hırsız? Hepsini almaz mı? Hırsızlık, parayı bankadan aldığım gün oldu. Paranın hepsi iki yüzlüktü. Nasıl saydı on tanesini aldı? Biz bahçede otururken bir demet çekip aldı. Kadını da suçlamak istemiyorum. Gözümle görmedim ki" dedi.
Polis memurları, evde parmak izi tespiti de yaparak, Aynur Aydan'ın ifadesini alıp, tutanak tuttular. Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri olayla ilgili soruşturma başlattılar.