Başta kronik hastalıkları bulunanlar olmak üzere vatandaşlara en sıcak saatlerde dışarı çıkmamaları uyarısında bulunan Birol, sağlık problemleri yaşanmaması için güneşin zararlı ışınlarından korunması gerektiğini vurguladı.
Op.Dr Atıl Birol, güneşin belli saatlerde zararlı ışınlarını yeryüzüne daha yoğun bir şekilde aktardığını belirterek, bu ışınlara maruz kalanların cilt kanserine yakalanabileceğine dikkat çekti. Deri kanserinden korunmak için zararlı güneş ışınlarından uzak durmak gerektiğini vurgulayan Birol, “Güneş ısı, ışık, fotosentez ve D vitamini sentezi için çok önemli bir kaynak olmakla birlikte, aşırı maruz kaldığımızda istenmeyen bazı durumlara yol açabiliyor. Ultraviyole ışınları, güneş yanığının yanı sıra deri yaşlanması ve cilt kanserleri gibi pek çok istenmeyen durumun kaynağı olabilir. Bunlara karşı alınabilecek bazı basit önlemler var. Sıkı kıyafetlerle vücudun kapatılması, geniş kenarlı bir şapka ve şemsiye kullanılması gerekir. Güneş ışınlarından korunmak için dışarı çıkmama ve gölgeleri tercih etme, güneş gözlüğü kullanma ve güneşe karşı bariyer görevi gören bazı koruyucu kremlerin kullanılması en temel yöntemlerdendir” dedi.
Güneşin zararlı ışınlarından korunmak için güneş kremlerinin kullanılabileceğini ifade eden OP. Dr. Atıl Birol, “Kullanılacak kremler suya, terlemeye, ısıya karşı dirençli olmalı, yüksek koruma faktörü içermeli, tahriş edici özelliği olmamalı. Güneş korucuyu kullanırken dikkat etmemiz gereken bir kaç nokta var. Koruyucu krem en az 30 faktör, tercihen 50 faktör olmalı. Güneş gören tüm alanlara dışarı çıkmadan 15-20 dakika önce sürülmeli. En az 2 saatte bir tekrarlanmalı. Yüzme, terleme, yıkama gibi durumlarda tekrar sürülmelidir” diye konuştu.
Deri kanserinin her yaşta ve herkeste görülebileceğine de işaret eden OP. Dr. Atıl Birol, şunları kaydetti:
“Deri kanseri 50 yaş üzerinde ve güneşe yoğun maruz kalan kişilerde daha sık görülmektedir. Bu nedenle özellikle risk gruplarında daha sıkı korunması gerekiyor. En riskli gruplar koruyucu kullanımdan güneşe maruz kalan çocuklardır. Çocukların dışarıda oynamalarına izin verilmeli. Ancak kesinlikle güneş koruyucu kullanmadan yanmalarına izin verilmemelidir. Bunun dışında açık tenli ve güneşte yanmaya yatkın bireyler, çocukken güneş yanığı geçirenler, tatil veya iş amaçlı güneş altında yoğun zaman geçirenler, 50’den fazla beni olanlar, ailede deri kanseri olanlar, 50 yaşın üzerinde organ nakli geçirenler risk grubunda olan diğer bireylerdir. Cilt kanseri, en az görülen ancak en tehlikeli kanserdir. Koyu ve düzensiz kenarlı farklı renkler taşıyan hızlı büyüyen leke veya şişlik şeklinde karşımıza çıkar. Cilt kanserinin işaretleri iyi bilinmeli ve şüphe durumunda mutlaka bir dermatoloji uzmanına başvurulmalı. Risk grubunda olalım veya olmayalım. Basit kontrollerle kendimizi ve ailemizi deri kanserinden korumak için yapabileceğimiz çok basit testler var. Deri kanserlerinin belirtilerini öğrenerek ve kendimizi düzenli olarak kontrol ederek şüpheli deri lezyonlarının ciddi bir hastalığa dönüşümünden önüne geçilebilir.”
“Bol bol su içilmeli”
Çeşme Devlet Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Atıl Birol, sözlerini şöyle tamamladı;
“Özellikle şeker, tansiyon ve kalp hastalıkları bulunanların güneşe karşı dikkatli olması gerektiğini vurguladı. Hastaların dikkatli olmaması halinde sıkıntı yaşayabilirler. Günde 15-20 dakika güneşe çıkıp onun özellikle D vitamini üzerindeki etkisinden faydalanıp, kemik üzerinde kemik metabolizması üzerinde faydalanılması gerek,yor. Bunun yanı sıra sıcak havada özellikle kronik hastalıkları bulunan vatandaşlarımız sıkıntı yaşayabilirler. Bu sıcak aylarda özellikle kronik hastalıkları olan vatandaşlar çok ciddi sıkıntılar yaşayabilirler. Özellikle şu anda Ramazan ayında bulunmamız bu sıcaklıkların emniyetini daha da arttırmaktadır. Güneş ışınlarının dik vurduğu öğle vakitlerinde dışarıya çıkmamak çok önem arz ediyor. Şeker hastaları, tansiyon ve kalp rahatsızlığı bulunan hastalarda sıcak saatlerde ve sıcak mevsimlerde büyük sıkıntılı dönem yaşayabilirler. Tavsiyemiz, hastalarımızın özellikle en sıcak saatlerde dışarıya çıkmamalarıdır. Güneş ışınlarının zararı olduğu kadar faydasının da olduğu unutulmamalıdır. O yüzden güneşten tamamen mahrum olmak uygun olmaz. O yüzden güneşin yakıcı olmadığı saatlerde günlük minimum 15-20 dakika güneşe çıkılmalı. Ayrıca bol bol su içmek gerekir. Bu sıcaklığın etkisini azaltmakta faydalı olacaktır.”