Melek Toraman, 7 Temmuz Cuma günü, Alaçatı'nın en gözde bölgesi Hacı Memiş'de bulunan Roqqa Artizan Coffee'de, yedinci kişisel resim sergisini açtı.
İtalya’nın Floransa şehrinde Accademia Italiana Arte Moda Design’da Tasarımcılık okuyan Toraman, İstanbul’daki iş hayatından sonra, 2006 yılında windsurfe ve doğaya olan tutkusundan dolayı Alaçatı’ya yerleşti. Alaçatı rüzgarıyla, çok sevdiği sörf sporunda başarıdan başarıya koşarak milli takımda yer alan Melek Toraman, boş zamanlarında da resim yapmaya başladı. Kendine özgü bir teknikle resim yapan Toraman, resimlerinde sanatseverleri ruhun özgür derinliklerini, renklerin ritmini seyre davet ediyor. Sanatçı, resimlerinde, çok sevdiği sörf sporunun izlerini ve sörfçülerin çok sevdiği Alaçatı rüzgarını da tuvale aktararak, çağdaş resim sanatında farklılık yaratıyor.
"Alaçatı'nın dinamizmi beni resim sanatımda bir yerlere taşıyor"
Kişisel sergisi ile ilgili açıklamada bulunan Melek Toraman, çağdaş sanatı ve hareketli resimleri sevdiğini vurgulayarak,"Sanıyorum bu hareketliliği sevmem, milli sörf sporcusu olmamdan da kaynaklanıyor. Resimlerimde, ışıkların akışı, dalgaları, dalgaların içindeki hareketliliği kullandığım özel bir macunla tuvale aktararak üç boyutlu hale getirmeye çalışıyorum. Resimle son beş yıldır yoğun olarak uğraşıyorum. Ama ondan önce de on sene tasarımcı olarak çalıştım. Alaçatı'da yaşamaya başladıktan sonra, kışın ve rüzgarsız havalarda sörf yapamayınca resim yapmaya başladım. Resimde hızlı bir gelişim yaşadım. Ardından ardı ardına sergiler gelmeye başladı. İstanbul'da, Alaçatı'da ve yurt dışında sergiler açtım. Alaçatı rüzgarından, Alaçatı denizinden ve Alaçatı'nın doğasından etkileri resimlerime yansıttım. Alaçatı'nın bir dinamizmi var. O dinamizm, beni de resim sanatında bir yere taşıyor. Ben enerjiye çok inanan bir insanım. Resimlerimin karamsarlığı yansıtmasını istemiyorum. İnsanlar mutlu olsun istiyorum. Resimlerimde kullandığım ışıkla, renkle, hareketlilikle insanlara mutluluk enerjisi vermeye çalışıyorum. Resim yaparken spatulayı elime aldığımda figürler yaparken birden figürlere geçebiliyorum. Resimlerime insan yüzü gizleyebiliyorum. Resim yapmayı gerçekten seviyorum. En sıkıntılı anımda bile resim yaparken sıkıntılardan uzaklaşarak mutlu olabiliyorum" diye anlattı.
Melek Toraman, sörfün ve resimin hayatında çok ayrı yerleri olduğunu belirterek her ikisini de uzun yıllar sürdürmek istediğini sözlerine ekledi.