Yaşlılardan öğrendiğimiz, elini burnunun üstüne getirip stres ve sıkıntısını göstermek için “Burama kadar geldi” derlerdi ya. Bugün gerçekten yaşam sıkıntımız buramıza kadar geldi.
Yeter artık geçim sıkıntımıza mı, yoksa ülkemizdeki terör sorunlarına ve gün aşırı aldığımız şehit haberlerimize mi üzülelim? Halkımızın psikolojik sorunları tavan yapmış durumda. Hayat pahalılığı almış başını gidiyor. Bir bardak çay 15 Lira olmuş, bir kumru 150 TL, bir kâse çorba 130 TL, ekmek desen 10 TL. Kimse dur demiyor. Emekli maaşları halâ sürüncemede. Ne kadar olacağını sarayın başkanı karar verecekmiş. Emeklilerin kaç para maaş alacağını tek adam karar veriyor. Tek adam rejiminin olmayacağını uyarmalarına rağmen halkımız onaylarsa olacağı budur zaten.
Çeşme ve Alaçatı mahalleleri 365 gün Turizm dese de maalesef bu da gerçekleşmedi. Esnaf şu anda emeklilerden beter durumda. Belediye Başkanı bir daha aday olabilmesi için bütün mesaisini ya Ankara’da ya da Genel Başkan nereye giderse peşinde. Çeşme sorunlarıyla yine halkımız yalnız başına bir şeyler yapmaya çalışıyor ama nereye kadar? Cumhuriyet Halk Partisi’nde bir türlü aday adaylarını açıklamakta gecikiyor. Bir an önce açıklasa da herkes işine baksa. Bir belediye başkanı beş yıl boyunca görev yapıp yaptığı icraatlarından övünüyorsa neden bir daha seçilmesi için araya adamlar koyup seçilme kaygısı yaşar? Eğer sen çok doğru işler yaptığını düşünüyorsan zaten seni yarım kalmış projelerini görür ve tekrar zaten seni işlerini tamamlamak için tekrar aday olacağından şüphe edersin ki? Yaptıklarından şüphen mi var? Maksadın nedir? İlçeni bırakıp genel merkezi bir rahat bırakmıyorsun. Belki senden sonra daha güzel icraatları olacak kişilerin önünü açmak istemiyorsun. Her aday adayını daha güzel Çeşme’miz için daha çok hikayelerin olan insanların önünü tıklıyorsun. Ben yeni adaylarımızın Çeşme’ye daha güzel katkı koyacaklarını ve daha iyi yöneteceklerini düşünüyorum.
Devamı gelecek…
Kalın sağlıcakla!