Dünyanın halini sordular benden,
Halimiz hal değil ne gelir elden,
Yama dikiş tutmaz giren iğneden
Ben böyle halin ..... ........
Bozuk bu dünyanın düzeni kaydı,
Bu düzen zulmünü her yere yaydı,
Düzen değişse de düzülen aynı,
Ben böyle düzenin ..... .......
Devletin malına deniz demişler
Yemeyen garibe domuz demişler,
Utanmayıp içine de etmişler,
Ben böyle denizin ..... ......
Haramiler her şeyi yeyip bitirmiş,
Malı hamuduyla alıp götürmüş,
Doymamış, donuna da göz dikmiş,
Ben böyle malın ..... .......
Helal-haram paraları kapmışlar,
Çok gelince keselere tıkmışlar,
Dantelli kefene cep yaptırmışlar,
Ben böyle paranın ..... .......
Beylerin elinde ateşten kırbaç,
Umurunda değil, niceleri aç,
Yiğitler olmuş, soğana muhtaç,
Ben böyle kırbacın ..... .......
Efendiler yapar saraylarda vals,
Bize kalan ise çakallarla dans,
Onlara kız yağsa, bize düşen Hans,
Ben böyle dansın ..... .......
***
Diyeceksiniz ki, nereden aklına geldi Neyzen Tevfik.
Sevgili Mustafa Atamer'in çektiği Kargı Koyu fotoğraflarına bakıyordum.
Birden aklıma geldi.
Eskiler anlatır.
Derler ki, üstad en güzel neylerini yapmak için İstanbul'dan yola koyulup Datça'ya gelir ve Kargı Koyu'ndan kargı toplarmış.
O güzelim manzarada, içer içer döktürürmüş.
Yaşasaydı ve bugünleri görseydi neler derdi acaba?
Kargı Koyu'nun sermayeye peşkeş çekilmesine sessiz kalır mıydı?
Kim sanmam.
#KargıKoyuDoğalKalsın
#DatçayıSavunuyoruz.