Çeşme’de sezonun başlamasıyla birlikte araç trafiği,İstanbul’u aratmaz bir hal aldı. Sanki trafik ve hız kuralları da tatilde! İlçede kazasız gün geçmiyor, yaşanan trafik kazalarının çoğu maddi hasarlı olsa da, bazılarında ağır can kayıpları yaşanıyor. Bazı sürücüler babası vekil olduğundan mıdır bilinmez! kaza yapıp, ortalığı darman duman edip ortadan kayboluyor.

Çeşme Marina ve Alaçatı araçtan geçilmiyor.

Motosiklet giremeyen daracık sokaklara koca koca jeepleriyle, vitolarıyla girmeye çalışanlarının dışında, yanında sevgilisine hava olsun diye otoparkçıya 200 tl veren görgüsüzü var.

Gurmesi, bloggerı, ünlüsü, ünsüzü, siyasetçisi yiyip- içtiklerini instagramdan hikaye atıyor......

28 tl’ye yengen kumru! 15 tl’ye bir top dondurma! 

hikaye attıkları mekan seneye toz oluyor. 

Çarşı, pazar, ev, kira, otel, beach, restoran fiyatları desen almış başını gitmiş.

 Hizmet için gelen kamu görevlileri; doktoru, polisi, öğretmeni bir an önce tayin isteyip geri dönme peşinde.

Habire villa dikiyorlar, müteahhitler beton yapma yarışında adeta. Ne çevreye saygıları var ne doğaya ne tarihe, ne sit alanına, ne de bunlara sahip çıkanlara.

Her yıl aynı resim, aynı hikaye; yenilenen  eski yazlıkların hemen  yanı başı moloz tepesi, çöplerin yanında sökülüp atılmış klozet, lavabo, koltuk eskileri var

Kaçak yapılar, göçmen kuşların hayatı pahasına, güya yasal olduğu söylenen! gerçekte yasanın etrafından dolanan yapılar var.

Alt yapı iflas etmiş, artık kaldırmıyor. 

İlçede helikopteri ile havadan kupon arazi arayıp, beğenen var.

Çeşme Belediyesi logosuyla kurulan yeni baz istasyonlarımız var.

 “Sen benim kim olduğumu biliyor musun?” dayılanmaları ile karakolluk olanlar, çocuk yüzünden kavga edip gece gece  birbirini vuranlar, Çeşme Belediye’nin zabıta müdürlüğünü basıp cam, kapı pencere aşağı indirenler var.

Rant patlamış vaziyette adeta...

Bir yıl süren pandemi’nin de acısını çıkarırcasına...

Daha geçen sene 450 bin liraya satılan evler, şu anda 1 milyon yüz bin lira olmuş.

Tarlasını taklasını, evini satıp, sattığı yerde bekçilik yaparak eşi ve çocukları ile geçinmeye çalışan insanlar var. Bir zamanların mülk sahipleri, şimdi çalışan...

 Bu nasıl bir ruh hali, nasıl bir tatil kafası bilmem ama önlem alınmazsa, zorbalıkla,magandalıkla, küstahlıkla, şımarıklıkla, sonradan görmelikle Nirvana’ya ulaşan görüntüler ÇEŞME ve ALAÇATI MARKASINI TÜKETİP BİTİRECEK, BENDEN SÖYLEMESİ!

Bütün bunlara rağmen, her ilkbahar ayında limon çiçeklerinin açmasıyla birlikte Çeşme’ye tekrar sevdalanan ve Eylül’de herkes elini ayağını çektiğinde iyi burdayım diyen Çeşme Sevdalıları var.