Cahiliyye nedir bilir misiniz?

“Cahiliyye, insanın Allah'ı gereği gibi tanımaması, ona kulluk etmekten uzaklaşması, onun ilâhî hükümlerine değil de kişinin kendi hevâ ve hevesine uyması, insanların koyduğu emir ve yasaklara, siyasî sistem ve düşüncelere inanmasıdır…”

İslam Tarihi, bunu böyle açıklıyor…

Güzel bir şey midir, kötü bir şey midir, bilmem…

Ama “para ettiği” kesin!..

Günümüz Türkiye’sinde, din, sadece araç… Allah korkusu olmadığı net!.. Eğitimi bırakın, okur yazar olmasa bile “insanların koyduğu emir ve yasaklara, siyasi sistem ve düşüncelere inananlar” para kazanıyor…

Ama üniversite mezunları kaybediyor…

Sosyolojik bir saptama diyor ki, “Eğitim düzeyi arttıkça, AKP’nin oyu azalıyor…”

Yapılan bir araştırma, bunun aslında AKP ile ilişkisinden çok, daha başka bir noktayı işaret ediyor ki; bence bu hem bir “ayıp” hem bir “talihsizlik” hem de bir “realite”…

Bakın! Madde madde aktarıyorum…

- Türkiye’de son 10 yılda üniversite mezunları yoksullaşırken okuryazar olmayanlar yoksulluktan kurtuldu.

- 10 yılda “okuryazar olmayan yoksul” sayısı 446 bin azaldı.

- Aynı sürede, üniversite mezunlarından yoksullaşanların sayısı 126 bin artarak 150 bine ulaştı

- Türkiye’de üretilen gelirden yüzde 20’lik dilimin aldığı pay, yüzde 46.5’ten 47.2’ye çıktı

- Orta direk sayılacak yüzde 60’lık kesimin ortalama kişi başı 821 liralık geliri eriyip zenginlerin cebine gitti.

- 2006’da Türkiye’de yoksul olan eğitimli sayısı 24 bin iken 2015’te bu rakam 129 bine ve 2016’da ise 150 bine ulaştı

- Son 1 yılda bile üniversite mezunu yoksul sayısı 21 bin arttı.

- Son 10 yılda ilkokul bile bitirmeyen 521 bin kişi yoksulluktan kurtuldu.

- 10 yıl önce okuryazar olmayanların ortalama geliri yıllık 3 bin 269 lira iken, bu rakam tam yüzde 231 artışla 2016 sonunda 10 bin 815 liraya ulaştı. Son bir yıldaki artış yüzde 29’u buldu.

Tablo korkunç değil mi?..

İşte o yüzden bu yıl üniversite kontenjanlarının 3’te 1’i boş kaldı…

Gençlik baktı ki; ekmek parası, okumakla kazanılmıyor….

Gençlik gördü ki; hakkını almak için, eğitimli olmak gerekmiyor….

Gençlik gördü k; okumasa daha zengin oluyor…

Vazgeçti okulundan….

Ben çevremde tanık oluyorum…

Adam, iktidarla yakınlığıyla tanınıyor, parayla oynuyor, ama çişi gelse söylemekten aciz, altına yapıyor…

Sosyal değil, eğitimli değil, öğretimli değil, ama milli gelirin aslan payını alanlar arasına rahatlıkla yerleşiyor…

Öte yanda, üniversite bitirmiş, eğitimli, öğretimli, düşünür, yaratıcı, sosyal… Ama atanamıyor, asgari ücretle bile iş bulamıyor…

Ülke olarak böyle günlerden geçiyoruz…

Cehaletin desteğiyle iktidar olanlar, kendi söylemleriyle “düşünme yeteneği olmayan kitleyi” kandıranlar, aldıkları oyların karşılığını ödüyor… Hem de yıllardır…

Ama düşünen, bilen, karar veren, tepki gösteren, hakkını arayan aydın kesim eziliyor, milli gelirden bile hakkını alamıyor, aç  kalıyor…

Tablo gösteriyor ki, cehaletin “servete”; eğitimin “işsizliğe ve yoksulluğa” neden olduğu bir ülkedeyiz…

Tarih bunu yazdığında, torunlarımız bizim için ne düşünecek acaba?

Çok merak ediyorum….

Ne demiş düşünür?

“Cehalet ne güzel… Her şeyi biliyorsun!..”

Öyle değil aslında…

“Cehalet ne güzel… Çişini bile söyleyemeyen bir cücüksün; ama biat ediyor, köşeyi dönüyorsun!..”