Cumhurbaşkanı maaşı, net 35 bin 295 liraydı…

2018 için 39 bin 71 liraya yükseldi…

ZAM: Yüzde 10,7…

ARTIŞ: 3.776 LİRA…

Yasa gereği, eski cumhurbaşkanlarına, Cumhurbaşkanı brüt maaşının yüzde 40’ı net ödeniyor…

Abdullah Gül ve Ahmet Necdet Sezer’in maaşları 21 bin 300 liraydı.

2018’de 23 bin 600 lira olacak…

ZAM: Yüzde 10,7…

ARTIŞ: 2.300 LİRA…

Kaybettiğimiz cumhurbaşkanlarımızın hayatta olan eşlerine ödenen emekli maaşı 15 bin 973 liraydı…

2018’de 17 bin 682 lira olacak…

ZAM: Yüzde 10,7…

ARTIŞ: 1.709 LİRA…

Başbakanlıktan inmiş başbakanların da emekli maaşı 15 bin 973 liraydı…

2018’de Yıldırım Akbulut, Tansu Çiller, Mesut Yılmaz ve Ahmet Davutoğlu’nun maaşları da 17 bin 682 lira olacak…

ZAM: Yüzde 10,7…

ARTIŞ: 1.709 LİRA…

Bir süre milletvekilliği yapıp ayrılmış olanların aldıkları emekli maaşları da 9 bin 585 liraydı…

2018’de 10 bin 620 lira olacak…

ZAM: Yüzde 10,7…

ARTIŞ: 1.035 LİRA…

Memur ve memur emeklisine 2018 için takdir edilen

ZAM: Yüzde 4…

ARTIŞ: En düşük memur ve memur emeklisi için 74 LİRA…

İşçi ve Bağ-Kur emeklisine 2018 için layık görülen

ZAM: Yüzde 3,4…

ARTIŞ: Bağ-Kur’da 34 LİRA ile 58 LİRA arasında, SSK emeklisinde taş çatlasa 90 LİRA...

Yüzdelerdeki “takdir-i adaletsizlik” anlaşılır gibi değil…

Yukarıdakilere neden 10,7 de, aşağıya yüzde 3,4?..

Var mı bunun bir izahı?.. Üstelik “yüzde adaletsizliği” bir yana, maaş artışındaki rakamlara baktığımızda, devleti yöneten ya da yönetmiş olanlara yapılan zam kadar bile maaş almayan bir emekli kitlesi var…

Bunların sayısı 12 milyon…

Yıllarca EŞŞEK gibi çalışmışlar, devlete primlerini peşin peşin ödemişler, yaşlanmışlar ve bunların karşılığını TAM ALMAK istiyorlar…

Bu ülkede YOKSULLUK SINIRI: 5.030 LİRA…

Bu ülkede AÇLIK SINIRI: 1.544 LİRA…

Bu ülkede ASGARİ ÜCRET: 1.404 LİRA…

Bu ülkede EMEKLİ MAAŞI ORTALAMASI 1.500 LİRA…

Ülkenin 12 milyonu emekli… HEM AÇ, HEM YOKSUL…

Ülke çalışanının en az 15 milyonu asgari ücretli… Onlar da HEM AÇ HEM YOKSUL…

Bu ülkenin gerçeği; yüzde 10,7 ZAM mı, yoksa yüzde 3,4 ZAM mı?..

Hangisi doğru?..

Bir millet; onurlu, karnı tok ve namuslu yaşamak için bu kadar da zorlanır mı!..

Tütün sara sara DOLMA SARMAYI; efkarlanıp iki kadeh içmek için KİMYAGERLİĞİ öğrenen bu millet, bundan sonra neyi öğrenmeli sizce?

ÇALMAYI MI?..

ÖLMEYİ Mİ!..