Geçtiğimiz hafta Çeşme’nin gündemi oldukça yoğundu. 

15 Eylül Alaçatı’nın, 16 Eylül Çeşme’nin düşman işgalinden kurtuluş günü iken 19 Eylül bu vatan uğruna bedenleri siper eden Gazilerimizin günüydü. 

Bu yoğunluğun arasına nedense aceleyle sıkıştırılmış 6. Ovacık Tarım ve Sakız Festivali yapıldı. 

Duyup, görüp gidebilen oldu mu bilmiyorum. Ben gitmedim festivale ama o gün Ovacık’ta oturan bir arkadaşımı ziyaret ettim. Yanına gittiğimde kendisi çok üzgün bir şekilde evinin bahçesinde oturuyordu.

Ne oldu arkadaşım, niye festivale gitmedin, neden böyle durgunsun, diye sordum.

O da bana;

“-Amaaan  festivale gidecek huzur mu bıraktılar adamda. Oturduğum ev yıkılacak, bu yüzden ev sahibim çık dedi. Bir aydan fazladır Ovacık’ta da, Çeşme’de de ev arıyorum bulamadım.  Kiralar çok yüksek 3 bin/ 3 bin beş yüzden aşağı kiralık ev yok. Kışta geliyor ne yapacağım ben.” dedi.

Çocuklarına kırtasiye yardımında bulunmak için başka bir ailemize gidecektim, hadi gel seni de götürüyüm biraz hava değiştirirsin dedim.

Atladık ikimiz arabaya diğer ailemizin yanına gittik. Gittiğimiz ailenin evinin alt katı boşalmış, orayı gören arkadaşımın gözleri parladı birden. Evi gezmek için izin aldık. Oldukça bakımsız eski 1+1 ev.

Biz gezerken başka birileri daha geldi.

Kaç lira istiyorlar? diye sorduk.

1.600 tl dediler.

Arkadaşım evin eski ve bakımsız olmasına değil de ücret kısmına takılmıştı.

“Eşim inşaat işçisi, biraz indirim yapsınlar, biz evin bakımını yaparız.” dedi. 

Kendisine çok fazla belli etmedim ama ayrıldıktan sonra ben de çok üzüldüm durumuna...

Yıllar önce memleketlerini bırakıp, çalışmak için Çeşme’ye gelen bu insanlarımızın mutlaka barınma/ konut problemlerinin çözülmesi gerekiyor.

22 Temmuz 2020 tarihinde, Şehr-i eminimiz! ManşetTürkiye Gazetesi sahibi Hasan Çölmekçi’ye verdiği beyanatta;

“Çeşme'de konut ihtiyacı çok büyük. Çok pahalı. Kiralar çok yüksek.

Geçen gün bir şehit evine gittim. Şehit haberi vermeye gittim. Çeşme'de belki de 15 aylık görev sürecimin en zor görevini Kaymakam Bey ve Jandarma Komutanı ile ifa ettim. Küçücük ev. İki göz oda, 1500 lira kirası. Asgari ücretin 2 bin 200 lira olduğu bir yerde, bir ülkede 1500 lira en düşük kira normal değil.

Dolayısıyla Çeşme’de konuta ihtiyaç var. Çeşme Belediyesi, konut ihtiyacının farkında ve bununla ilgili de iki toplu konut projesini başlatma aşamasındayız... 

Bu projeyi tek başımıza yapabilecek gücümüz var.

Projenin biri Reisdere, diğeri Ildır yolu üzerinde. Birisi 430, diğeri 720 konutluk.

Reisdere ve Ildır yolu üzerinde iki tane gecekondu engelleme alanımız var. Gecekonduları engellemek, önüne geçmek için bu konutları yapmak zorundayız.

Bütün belediyelerin görevi olduğu gibi bizim de görevimiz bu, ucuz konut yapacağız. Üreteceğiz ve satacağız. Ve bunu yıllardır Çeşme'de ikamet eden, düşük gelirlilere vereceğiz ...” böyle demiş.

Bildiğim kadarıyla, önceki dönem Belediye Başkanımız Muhittin Dalgıç bu konuda bir girişimde bulunmuş. Bir Çeşme Belediyesi kuruluşu olan Çeşme Rüzgarlı Kent Yapı Kooperatifi tarafından 400 adet konut projesini gerçekleştireceklerini bildirmişti.

Sonradan öğrendik ki, kooperatifçe Belediye Meclisine sunulan, tahsis talebi iptal edilmiş. Ardından kooperatif ile Belediye mahkemelik olmuş. Mahkemenin yıllarca süreceği düşünülürse, Çeşme ailesinin toplu konut ihtiyacı ve umudu başka bahara kalacak gibi

Eko Başkan!

Devlette ve Tüzel Kuruluşlarda devamlılık esastır. 

Hazır kurulmuş bir belediye kooperatifi varken ve 400 adet toplu konut yapımının önünde hiç bir engel yokken, neden tahsis talebini iptal ettirdiniz?

Konuyu yargıya taşıyarak konut ihtiyacı olan insanlarımızı neden böyle mağdur bıraktınız.

Haydi! 

2 buçuk yıl oldu seçileli.

Bırakın şu Show Belediyeciliğini de, söz verdiğiniz gibi Çeşme Ailenizin ihtiyaç duyduğu “Sosyal Belediyeciliğe!” geçin bir an önce.

Zira şimdi başlasınız bile önümüzde ki seçime zor yetiştirirsiniz.