Türkiye’de 4 kişiden birinin hayatını kaybetmesine neden olan hipertansiyon dahil bir çok rahatsızlık, gün içinde tüketilen tuz miktarının azaltılmasıyla önlenebiliyor. Yemeklerdeki tuz miktarının 1 gram azaltılması; felç vakalarını %5, kalp krizlerini ise %3 oranında düşürürken, günde 9 gram az tuz kullanılması felci %34, kalp krizini %24 azaltabiliyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Ferit Kerim Küçükler, “12-18 Mart Dünya Tuza Dikkat Haftası” öncesi tuz tüketiminde dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
İhtiyacımızın 3 katı tuz tüketiyoruz
Tuz, vücuttaki su ve kan basıncını sağlamasının yanında yaşam için son derece önemli ve hassas olan asit baz dengesini düzenlemektedir. Sinir kas sistemindeki uyarıların iletilmesini de sağlayan tuz sağlıklı yaşam için son derece önemlidir. Bir çay kaşığında yaklaşık 6 gram tuz bulunur ve günlük ihtiyacı karşılamak için bu oran yeterlidir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) günlük en fazla iki bin mg sodyum yani 5 gr tuz alımı önermektedir. Türkiye’de son yıllarda tuz tüketimindeki hassasiyet artmasına rağmen günlük tuz tüketimi hala 15 gram yani tavsiye edilenin 3 katıdır.
Tuzu 1 gram azaltmanız bile hayatınızı kurtarabilir
Günlük tuz ihtiyacının çoğunluğu, işlenmiş besinlerdeki tuz ve doğal olarak tuz içeren besinlerden karşılanmaktadır. Türkiye’de tuzun yarısından fazlası yemeklere eklenen tuzdan, üçte biri ekmek tuzundan, %10’unu ise sofra tuzundan alınmaktadır. Sorun yemekler pişirilirken eklenen tuzdan kaynaklanmaktadır.
4 kişiden 1’i hipertansiyona bağlı hayatını kaybediyor
Türkiye’de her dört ölümden birinin nedeni hipertansiyondur. Dünyada hipertansiyon nedeniyle her yıl 7,5 milyon kişi hayatını kaybetmektedir.Gereğinden fazla tuz tüketmenin yarattığı en büyük problem de hipertansiyondur. Türkiye’de 18 yaş üzerindeki her 3 kişiden birinde hipertansiyon vardır. Yüksek kan basıncının neden olduğu en önemli sağlık problemleri ise, kalp krizi gibi kalp damar hastalıkları, böbrek rahatsızlıkları ve felçtir. Dünyada ölümler için en önemli risk faktörü hipertansiyondur ve inmelerin %62’sinden, kalp hastalıklarının %49’undan sorumludur. Bunun yanı sıra idrar ile protein ve kalsiyum kaçağı, kemik erimesi, böbrek taşı ve astım atakları ile ilişkilidir. Yüksek oranda tuz tüketimi asitli içeceklerin kullanımını arttırarak obeziteye de neden olabilmektedir. Ayrıca mide-bağırsak ülserleri ve mide kanserlerine neden olan Helicobacter pylori enfeksiyonu tuz alımı ile ilişkilidir.
Fazlası kadar azı da zarar
Vücut sodyum değeri normalin üzerine çıkarsa; huzursuzluk, baş ağrısı, uyku hali, bilinç bulanıklığı, kas seyirmeleri ve nöbet geçirme görülebilmektedir. Genellikle hastanede yatan ciddi hastalığı olan hastalarda görülür. Vücut sodyum değerinin normalin altına düştüğü durumlarda ise; baş ağrısı, kusma, bilinç bulanıklığı, kas yorgunluğu, ağrılar ve solunum yetersizliği yaşanabilmektedir. Sodyum yetersizliği, hormonal nedenlerden böbrek hastalıklarına kadar pek çok durumda görülebilmektedir.
Çocuğunuzu erken yaşta tuzla tanıştırmayın
Fazla tuz tüketiminde çocuklar da risk altındadır. Fast food, hazır gıda ve cips gibi gıdaları fazlasıyla tüketen çocuklar 3-4 yaşlarından itibaren tuz tüketimiyle tanışmaktadır. Erişkinler kadar tuz tüketen çocuklarda sağlık sorunları çok daha erken yaşlarda ortaya çıkabilmektedir.
Sofradan tuzluğu kaldırmak faydalı olabilir
Zeka geriliğinden guatra kadar çeşitli hastalıklara neden olabilen iyot eksikliğinin önüne geçebilmek için Türkiye’de uzun yıllardır sofra tuzlarına iyot katılmaktadır. Tuz tüketimini azaltılırken iyot eksikliği yaşanmaması için işlenmiş iyotlu tuz alınması gereklidir. İçeriği bilinmeyen kaya tuzlarının bilinçsizce tüketilmesi istenmeyen sağlık sorunlarına yol açabilir. Tuz tüketiminin azaltılması için Sağlık Bakanlığı’nın başlattığı eylem planı ile ekmekteki tuz oranı %25, domates salçasındaki tuz miktarı % 64, zeytindeki tuz oranı %50 azaltılmıştır.Masalardan tuzlukların kaldırılması, küçük paketlerde iyotlu tuzların bulundurulması gibi önlemlerle tuz tüketimini azaltmak mümkündür.