24 Ocak 1993’te hain bir saldırı sonucu yaşamını yitiren gazeteci yazar Uğur Mumcu'nun kalemini toplumu aydınlatmak için kullandığını bunun sonucunda karanlık güçler tarafından katledildiğini belirten İGC Başkanı Dikmen, saldırının faillerinin halen bulunmadığını vurguladı.
Mumcu'nun yıllar önce yaptığı uyarıların günümüzde geçerliliğini koruduğunu kaydeden Dikmen, “Mumcu, bir yazısında 'Kanıtlanan bir gerçek de hukuk devleti sisteminin vazgeçilmez varlığı ve önemidir. Hukuk devletinin zedelendiği her ülke kargaşalarla, zorbalıklarla, diktatörlüklerle karşılaşmak yazgısı ile karşı karşıyadır. Hukuk devleti, bireylerin olduğu gibi, sendikaların, partilerin ve kurumların ortak güvencesidir' diyerek bizlere uyarıda bulunuyordu.
Mesleğimiz zorlu dönemlerden geçiyor. Uğur Mumcu gibi gazetecilik yapmak giderek imkansızlaşıyor. Toplum neredeyse tek sese mahkum ediliyor.
Mumcu, Cumhuriyet Gazetesi'nde 25 Mart 1981 tarihindeki yazısında 'Gazetelerin, işadamları ve müteahhitler eliyle basın dışı alanlardaki kazanç kapılarının kalkanı olarak kullanılması, hiç şüphesiz, basın özgürlüğü için çok olumsuz bir gelişme olmuştur' diyerek günümüzde devam eden bir soruna değiniyor.
Bizler, Mumcu ve diğer basın şehitlerimiz gibi basın özgürlüğü, laik demokratik Türkiye ideali için mücadelimizi sürdüreceğiz. Güzel günler göreceğimizi biliyoruz. Tek sese mahkum olduğumuz son dönemde sanırım Mumcu'nun bu yazdıklarına bir kez daha kulak vermemiz gerekiyor;
'Okumayan, yazmayan, düşünmeyen toplumlar içten içe çürürler. Türkiye böyle bir sürece sokulmuştur. İş bitirmeye, köşe dönmeye koşullandırılmış bir toplum, eninde sonunda bu hovardalığın faturasını öder. Gidiş, o gidiştir...'
Anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.”