İzmir Bayraklı'da, ailesinin 38 katlı gökdelen yaptırmasına engel olan iş adamı olarak da tanınan Mehmet Refik Soyer, Ilıca Şantiye evlerinde evi olduğunu, Ilıca denizi ve sahilinin de yakıt kirliliğinden etkilendiğini, dolayısıyla kendisinin, ailesinin ve çevrenin zarar gördüğünü belirterek, tespit davası açtı.
"Ulusal ve uluslararası çevresel duyarlılıkla ilgilenilmesi gereken bir konu"
Avukat Senih Özay ve Avukat Murat Fatih Ülkü'ye dava açmaları için vekalet veren Soyer, verilen dava dilekçesinde, "Mahkemenizce de bilindiği gibi, gemi kazası sonucunda denize yayılan yakıttan, tespit isteyenin taşınmazının da bulunduğu dünyaca ünlü Ilıca sahili de ağır ve doğrudan biçimde zarar görmüştür. Yaşanan bu gemi kazası nedeniyle, tespit isteyenin ve taşınmazının zarar gördükleri açıktır. Ayrıca, davacı, örnek de olarak, kişiliği ve mücadele pratiği sahibi oluşu ile, yukarıda anlatıldığı üzere, bölgede taşınmazı olması, gemi kazasının yarattığı riskler ve tehlikelerin kendisi, ailesi, çocukları, çevresi, yakınları, yörenin doğal yapısı açısından yaratacağı sorunlarla ilgili bir tepki göstermesi gerekliliği ile hareket ederek, olayla ilgili araştırmasını derinleştirip, yaratacağı/yaratabileceği felaketleri öğrenince, konunun yerel bir ilgiden fazla olarak, ulusal ve uluslararası çevresel duyarlılıkla ilgilenilmesi gereken bir konu olduğunu görmüştür. Türk hukukunda da Anayasa’nın 56. Maddesi, devletle birlikte vatandaşlara da 'çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek' ödevini ve görevini yüklemektedir. Çevre Yasasının 30. maddesi de, herkese çevre kirlilikleri ile ilgili başvuru hakkı tanımaktadır" denildi.
Zararın tespiti istendi
Dava dilekçesinde, gemi kazası nedeniyle zarar gören bölgede, mahkemece bir ya da üç kişiden oluşan ve üniversiteden tercih edilmesi beklenen bilirkişi heyeti ile; Yaz sezonu boyunca ve genel olarak önümüzdeki yıllara yayılmış dönemde meydana gelecek turizm zararının, Denizde, yöre kıyılarında deniz bitkileri ve canlıları başta olmak üzere tüm canlı yaşamlarında meydana gelecek olası zararların, Balıkçılık sektörüne verilen zararların, Deniz dokusundaki kalıcı zararların, Yöredeki, yatırımlara etkisi, işletmelerin uğrayacağı zararların ve yöredeki taşınmazlarda, değer kaybı başta olmak üzere meydana gelecek zararların tespiti talep edildi.