ÇYDD Çeşme Şubesi Türkan Saylan Eğitimevi'nde yapılan, moderatörlüğünü Ege Kadın Buluşması İzmir Sekreteri Şengül Baysak'ın yaptığı bilgilendirme toplantısına, İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi Avukatlarından Bedriye Kurtuluş Türk ve Çocuk İzleme Merkezi Adli Görüşmecisi Psikolog Aynur Emre konuşmacı olarak katıldı.
Bilgilendirme toplantısı hakkında açıklama yapan ÇYDD Çeşme Şubesi Başkanı Hamide Bal, giderek yoğunlaşan çocuk istismarının toplumsal bir yara haline geldiğini belirterek, "İzmir'deki Ege Kadın Buluşması ile işbirliği yaparak, Çeşme'deki aileleri çocuk ihmal ve istismarı konusunda bilgilendirmek istedik. Ege Kadın Buluşması'nın bu bilgilendirme toplantısı, Ege'nin 8 ilinde eş zamanlı olarak gerçekleştiriliyor. ÇYDD Çeşme Şubesi olarak, bu toplumsal yaranın üzerine gitmeye ve ailelerimizi bilgilendirmeye devam edeceğiz" dedi.
"Hassas konunun görünmeyen boyutu çok daha fazla"
Bilgilendirme toplantısının moderatörlüğünü yapan Ege Kadın Buluşması İzmir Sekreteri Şengül Baysak da yaptığı açıklamada, çocuk ihmali ve istismarının hukuki ve psikolojik boyutunu anlatmak için geldiklerini belirterek, "Bu, Ege Kadın Buluşması'nın bir projesidir. Ege Kadın Buluşması, 2009 yılında Muğla'da kurulmuş ve Ege'nin 8 ilinde sivil toplum örgütlerinin oluşturduğu bölgesel bir kadın platformudur. Amacımız kadın derneklerini güçlendirmek, yeni dernekler kurmak, kadın kooperatifleri kurmak, kadının el emeğini görünür kılmak ve pazarlama konusunda kurumlarla işbirliği yaparak satış imkanları sağlamak, yerel yönetimler, üniversitelerin kadın merkezleri ve barolarla işbirliği yaparak kadınları güçlendirmek. Bir buçuk yıldır da, İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi ve Kadın Merkezi ile çalışıyoruz. Çocuk ihmal ve istismarı hakkında bilgilendirme ve farkındalık eğitimleri veriyoruz. Çocuk istismarının hukuki ve ruhsal boyutunu anlatıyoruz. Kadın derneklerini, EÇEV'in eğitim merkezlerini ve ÇYDD şubelerini dolaşıyoruz. Salon toplantılarını tercih etmiyoruz. Konu çok hassas olduğu için küçük gruplar halinde, interaktif sohbet toplantıları düzenliyoruz. Tabi ki, biz bu hassas konunun görünen yüzünü biliyoruz. Aslında görünmeyen boyutunun çok daha fazla olduğunu hepimiz biliyoruz" diye konuştu.
"Ailelerde farkındalık yaratıyoruz"
Bilgilendirme toplantısının konuşmacılarından birisi olan, İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi Avukatı Bedriye Kurtuluş Türk de yaptığı açıklamada, projede özellikle aileleri baz aldıklarını belirterek, "Çünkü toplumu şekillendiren ailedir. Dolayısıyla annelerimizde, çocuk ihmal ve istismarı ile ilgili bir farkındalık yaratır isek, bunun da etkili sonuçlar doğurabileceğini düşündük. Sunumumuzu slaytla yapmıyoruz. İnteraktif diyebileceğimiz, katılımcıların da görüşlerini alarak paylaşım toplantıları yapıyoruz. Ailelerin bu işin hukuki boyutunda nerelere başvurabileceklerini açıklıyoruz. Hukuki noyutunu anlatırken, aileleri kanun maddelerini anlatarak sıkmıyorum. Amacımız onlara ipuçları vermek. Ailelere, istismar ile karşılaştıklarında ne yapacaklarını, nerelere başvuracakları bilgisini veriyoruz. İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi'nin hafta içi her gün, sabah 09.00'dan 17.00'ye kadar açık ve ücretsiz olduğunu, sadece mağdur ya da suça sürüklenen çocuğa değil, koruma ihtiyacı içinde olan çocuklara da destek olduğumuzun bilgisini veriyoruz. Bize müracaatları ile destek olacağımızı anlatıyoruz. Bu da, özellikle sosyal medya kullanmayan ailelerde farkındalık yaratıyor. Okuma yazma bilmeyen aileler bile var. Bizim anlattıklarımız, onlar için bir ışık oluyor. Bu anlamda geri dönüşlerden çok memnunuz. Bu projemizi sürdüreceğiz" diye açıkladı.
"Çocukların adli ve sağlık muayenelerini de yapıyoruz"
Toplantının konuşmacılarından Çocuk İzleme Merkezi Adli Görüşmecisi, psikolog Aynur Emre de yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi; "Çocuk İzleme Merkezi, 2009 yılında Ankara'da, 2011 yılında İzmir'de kuruldu. Kurulduğu günden itibaren, bizler rehber öğretmen olarak, aile hekimleri ve yardımcı personeli, kolluk kuvvetleri gibi birimlere, çocuk cinsel istismarı ve ihmali konusunda bilgilendirici, farkındalığı arttırıcı eğitimler veriyoruz. Bu eğitimler sonucunda da aldığımız geri dönüşümler oldukça olumlu. Hem meslek elemanlarına, böyle bir durumla karşılaştıklarında ne yapacakları, nasıl bir adım atacakları konusunda bilgilenmiş oluyorlar, hem de çocukların davranış özelliklerinin farkına vararak, makul şüphe oluştuğunda nerelere bildirim yapacaklarını öğreniyorlar. Çocuk İzleme Merkezi'nde amaç, çocuğun yaşamış olduğu travmatik olayı, en uygun koşullarda, çocuk dilinden anlayan uzmanlarca ifadesini ve yaşadığı ayrıntılı bilgileri alıp, aynı merkezde, eğer gerekiyorsa adli beden muayenesinin yapılması, aynı zamanda ruh sağlığı yönünden değerlendirilmesi, aileyle görüşülerek destek verilmesi, bundan sonraki süreçte ne yapacakları konusunda bilgilendirilmesi, ailenin de yaşadığı travma ile ilgili nasıl tedbirler alması gerektiği konularında bilgilendirme yapmak. Adli muayenenin dışında çocuğun sağlık konusundaki muayenesi de uzman sağlık ekibi tarafından sağlanıyor. Çocuklar bir nevi taramadan geçiriliyor" diye anlattı.