Dokuz Eylül Üniversitesi SDeniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü ile yürütülen proje kapsamında Çeşme Marina’ya bırakılan Akdeniz Midyeleri deniz suyu kalitesinin arttırılmasında kullanılacak.IC Çeşme Marina ve Dokuz Eylül Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Türkiye ve Avrupa’da ilk kez uygulanacak proje ile Akdeniz midyelerini kullanarak deniz suyu kalitesini arttıracak.
Proje kapsamında ilk etapta 80 çuval midyenin Çeşme marina sularına bırakıldığını açıklayan IC Çeşme Marina Genel Müdürü Can Akaltan, “ Bu proje ile Türkiye ve Avrupa’da diğer işletmelere örnek olmayı hedefliyoruz” dedi.
Akaltan, proje ortaklarının Aqua Group ve Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri Teknolojisi Enstitüsü olduğunu belirterek, “ Benim Üniversitedeki Yüksek Lisans tezim marinalardaki çevre uygulamaları üzerine olmuştu. Bu bağlamda yaptığım araştırmalarda bir midyenin günde 150 litre suyu filtre edebildiğini öğrendim. Tabi bu midyenin cinsine ve nerede yaşadığına göre değişebiliyor. Marinamızda dere suyundan kaynaklanan bir sirkülasyon problemi olduğu için bu fikir aklımıza geldi. Yağmur yağdığı zaman dereden gelen çamurlu su marinamıza karışıyor. Bu da tekne sahipleri için çok büyük bir önem arz ediyor. Çevre dediğiniz zaman bir yatçının aklına gelen ilk şey deniz suyunun kalitesi oluyor. Bu iş için çözüm ararken bütçe masrafı olmamasına ve doğal yollardan bunun yapılmasını hedefledik. Bunun için de midye projesi ortaya çıktı” şeklinde konuştu.
Can Akaltan, AQUA Group ile bir anlaşma yaptıklarını ve midyeleri temin ettiklerini dile getirerek, “ Eğer bu projede başarılı olursak diğer tüm marinalara da bu projeyi önerebiliriz. Bu bizi oldukça heyecanlandıran bir proje. Geçen yıl işletmemiz içerisinde bulunan zeytin ağaçlarımız ile ‘Yeşil Elma’ ödülünü kazanarak çevre konusundaki duyarlılığımızı ortaya koymuştuk. Şimdi de midye projesinde başarılı olabilirsek diğer marina işletmelerine de bu projeyi önereceğiz. En önemlisi de doğal yollardan deniz suyu kalitesini arttırmış olacağız” diye konuştu.
IC Çeşme Marina Genel Müdürü Can Akaltan, projenin başarıya ulaşması durumunda patent başvurusu yapacaklarını da sözlerine ekleyerek, “ Bu projede ilk etapta 20 tam çuval midyeyi marinaya taşıdık. Devamında ise 20 çuvalı azaltarak 80 çuvala çıkardık ve tüm marinaya yaydık. Akdeniz midyesi çok çabuk büyüdüğü için bu işlemi yaptık. Su Ürünleri Fakültesinden bir heyet gelip midyelerdeki ağır metal miktarlarındaki değişimi ölçecekler. Üç hafta önce hayata geçirdiğimiz bu projede, midyelerin yaşam alanları olan iki su arasındaki farkı ölçüp bir değer ortaya çıkacak. Bir yıl sonra bu sonuçlar akademik bir rapor olarak açıklanacak” diyerek sözlerini tamamladı.