İzmir Gzeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu adına yapılan yazılı açıklamada şöyle denildi;
"2018 yılı da maalesef farklı değildi.
Medya kuruluşlarının var olma savaşı verdiği, işsizliğin hüküm sürdüğü, basın özgürlüğü karnemizin kırıklarla dolu olduğu bir süreç yaşamaktayız.
· Çok sayıda medya kurumu yayın hayatına son verdi.
· Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın açıkladığı verilere göre, Dünya basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülke içinde 157.sırada yer alıyoruz. 142 gazeteci cezaevlerinde tutuklu. İşsizlikte ise yüzde 30 ile tüm işkolları içinde basın sektörü birinci sırada. 2018’in son 7 ayında 700 gazeteci işsiz kaldı.
· İşsizliğin yanı sıra sektördeki ekonomik koşulların ağırlığına paralel olarak ücretler çok düşük kaldı.
· Basın Kartları Yönetmeliği’ndeki son değişiklikle sarı basın kartı almak zorlaştı ve İletişim Daire Başkanlığı’nın yetkileri genişletildi.
· Gazeteciler hakkında, yaptıkları haberler dolayısıyla ödeme gücünü aşan astronomik rakamlı tazminat davaları açıldı.
· Yoğun olarak tehdit, soruşturma, hedef gösterme, sansür ve oto sansür baskısı yaşandı.
· Basın mensupları bu yıl da yapamadıkları gazetecilik görevleri yerine farklı iş kollarına yönelmek zorunda kaldı.
MÜCADELEMİZ SÜRECEK
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü layıkıyla kutlayabilmek için öncelikle halka doğru haber verme görevini yapan gazetecilerin, görevlerini yaparken temel hak ve özgürlükleri kullanabileceği, sorduğu sorular, yaptığı haberler yüzünden tehdit ve baskıya uğramayacağı, cezaevine gönderilmeyeceği, ücretlerin yoksulluk sınırının üzerine geçeceği, basın kuruluşlarının kapanmayacağı bir Türkiye diliyoruz.
Bütün şartlara rağmen, mesleklerini sürdürebilme mücadelesi veren bütün değerli ve saygın meslektaşlarımızın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutluyor ancak çalışamayan ve mesleğini uygun koşullar içerisinde sürdüremeyen tüm meslektaşlarımız adına mücadelemizin devam edeceğini bir kez daha vurgulamak istiyoruz."